Turkish example sentences with "dek"

Learn how to use dek in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sonsuza dek burada kalamam.

O sır sonsuza dek saklanamaz.

O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti.

O sonsuza dek Japonya'ya terk etti.

Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin.

Sizinle yapılan takaslar sonsuza dek sürecek gibi görünüyor.

Birçok gökbilimci evrenin sonsuza dek büyümeye devam edeceğini varsayıyor.

Ben ona kadar sayıncaya dek bekleyin.

O onu sonsuza dek sevecek.

Sonsuza dek birlikte olacağız.

Ölene dek mutlu yaşadılar.

Yemeğimi bitirene dek bekle!

köye ulaşıncaya dek beraber yuruduler fakat sonra yolları ayrıldı

İnsan sonsuza dek yaşayamaz.

Mary'yi sonsuza dek seveceğim.

Sonsuza dek yaşamak istiyorum.

Tom geri dönene dek burada kalmak zorundayız.

O kadar sıcak bir geceydi ki gece yarısına dek uyuyamadım.

Seni seviyorum ve ölene dek seveceğim ve ondan sonra yaşam varsa, sonrasında da seveceğim.

Şerefin kadar konuş desem, sonsuza dek susacak insanlar tanıyorum!

Şimdiye dek Tom'a bir şey söyledin mi?

Seni sonsuza dek seveceğim!

Şimdiye dek arkadaş edindin mi?

Mary, beni sonsuza dek görmezden gelemezsin.

Şimdiye dek benim hakkımda Tom'la konuştun mu?

Ona dikkat et. Onun silahı dildir, o isterse sizinle ölene dek konuşur.

Sonsuza dek hoşça kal!

Lütfen terminale ulaşana dek ayağa kalkma.

Oradan tek parça hâlinde çıkana dek kimseye teşekkür etmem, Tom.

Eğer Tom bunca zamandır ona yalan söylediğini anlarsa, onu sonsuza dek kaybedersin.

Ben sonsuza dek birlikte olacağımızı düşündüm.

Sonsuza dek burada kalamayız.

Vampirler sonsuza dek yaşar.

Sonsuza dek yaşayamazsın.

Şu ana dek görmüş olduğum kadarıyla bu bölgede çok yaya trafiği yok.

Bu sonsuza dek sürebilir.

Onun yüzünden müzik dünyası sonsuza dek değişti.

Refahın sonsuza dek sürmeyeceğini fark etmelisin.

Tatoeba'daki her cümle tamamen açıklığa kavuşana dek yorumlanmalı ve cümlenin çevirisi tartışılmalıdır.

Kesin olarak senin Japonya'da sonsuza dek kalacağını düşünüyordum.

Sonsuza dek saklanamam.

İnsanlar sonsuza dek yaşamazlar.

Ne mutluluk ne de sefalet sonsuza dek sürmez.

Sonsuza dek yaşamak istemiyorum.

Gerçekten sonsuza dek genç kalmak istiyor musunuz?

Tom'un hayatı sonsuza dek değişmek üzereydi.

Sonsuza dek yaşamaya çalışma. Başaramayacaksın.

Sonsuza dek kalbimizde yaşayacak.

Tom sonsuza dek bana kızgın kalamaz.

Şimdiye dek yaptığım en iyi şey.

Tom şimdiye dek Boston'a gitmedi.

Sonsuza dek saklanamazsın.

Sonsuza dek bana kızgın kalamazsın.

Tom'un sonsuza dek yaşayacağını düşündüm.

Mary'yi sonsuza dek kaybettiğimi düşündüm.

Bir gün, İsa bizim için geri dönecek ve biz sonsuza dek onunla olacağız.

Onu sonsuza dek benden saklayamazsın.

Şimdiye dek beni ziyarete gelen tek kişi sensin.

Dan sonsuza dek Londra'da yaşamayı düşünüyor.

Şimdiye dek gördüğüm en güzel şey.

Hoşuna gitsin ya da gitmesin Dan sonsuza dek burada kalıyor.

Seni sonsuza dek saklayamam.

Sonsuza dek benim olacaksın.

Onları sonsuza dek karanlıkta saklayamayız.

Bu sonsuza dek süremez.

Çabuk ol! Şimdiye dek hazır olman gerekir.

Onun hafızası sonsuza dek yaşayacak.

Sonsuza dek minnettar olacağım.

Hiçbir şeyin sonsuza dek sürmediğini biliyorum.

Bebekler sonsuza dek bebek kalmazlar.

Baskıcı rejimler sonsuza dek yaşamaz.

Aşkımız sonsuza dek sürecek.

Seni sonsuza dek kaybettiğimi düşündüm.

Sevinç sonsuza dek sürmeyecek.

Şimdi yaşadığın hayatı sonsuza dek yaşamak ister misin?

Sonsuza dek ölümsüz olacağım.

Sonsuza dek yaşamak mümkün değil.

Keşke sonsuza dek burada kalabilsek.

Sonsuza dek birlikte olalım.

Tom'u sonsuza dek koruyamazsın.

Dan bu ülkenin bir vatandaşı ve sonsuza dek burada kalacak.

Sonsuza dek koşamazsın, Tom.

Seni sonsuza dek görmedim.

Bizim erzak sonsuza dek sürmeyecek.

Ve tarih sonsuza dek değişti.

Neden sarhoş olana dek içiyorsun?

Bunu sonsuza dek yapabilirim.

Resesyon sonsuza dek sürmeyecek.

Tom'u sonsuza dek tanıyorum gibi hissediyorum.

Sonsuza dek bir genç olmak istiyorum.

Biz sonsuza dek dünyada değiliz ama bir süre boyunca.

Bu günü sonsuza dek bekliyorum.

Saniyeler içinde Dan'ın hayatı sonsuza dek değişecek.

Birbirimize daha önce şimdiye dek olduğundan daha fazla ihtiyaç duyuyoruz.

Şimdiye dek harika bir hayat yaşadım.

Bu sonsuza dek sürecek gibi görünüyor.

Sizi sonsuza dek seveceğim.

Bu şanslı çizgi sonsuza dek sürmeyecek.

Tom sonsuza dek etrafta olacak.

Kötü hava sonsuza dek sürmez; Insan acısı sonsuza kadar sürmez.

Sonsuza dek orada olacağım.

Also check out the following words: ki, konuşmaya, vakti, yoktu, işe, aşina, New, York'ta, yaşıyor, sesli.