Turkish example sentences with "işe"

Learn how to use işe in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

John işe aşina.
Translate from Turkish to English

Acele işe şeytan karışır.
Translate from Turkish to English

Ne zaman işe gidersin?
Translate from Turkish to English

O bazen işe arabayla gider.
Translate from Turkish to English

Her gün işe giderim.
Translate from Turkish to English

Pekâlâ, şimdilik işe yarar.
Translate from Turkish to English

Havadan şikâyet etmen bir işe yaramaz.
Translate from Turkish to English

Onun işe genellikle geç gelmesi yeterince kötüydü fakat sarhoş gelmesi bardağı taşıran son damlaydı ve ben onun işine son verdireceğim.
Translate from Turkish to English

Bugün işe arabayla geldim.
Translate from Turkish to English

Gecikmeden o işe başlamalıyım.
Translate from Turkish to English

Patronum sık sık işe gelmediğim için beni azarladı.
Translate from Turkish to English

Patronum benim işe uygun olduğumu düşünmüyor.
Translate from Turkish to English

Neden bu işe başvurmuyorsun?
Translate from Turkish to English

Yakında işe alışacaksın.
Translate from Turkish to English

Ben hasta olduğum için işe gidemedim.
Translate from Turkish to English

Onun işe yarayacağını düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom ve kuzeni birlikte işe gitti.
Translate from Turkish to English

Şu ayakkabılar tırmanma için işe yaramaz.
Translate from Turkish to English

Biz işe gitmek için aynı otobüse bineriz.
Translate from Turkish to English

Bir haftadır işe gelmiyor.
Translate from Turkish to English

Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Çok uzun bir tatil birini tekrar işe başlamak için isteksiz yapar.
Translate from Turkish to English

Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.
Translate from Turkish to English

İnan bana, o özür işe yaramayacak.
Translate from Turkish to English

Bu fikrin işe yarayacağını farz ediyorum.
Translate from Turkish to English

Akıllıca kullanılırsa, para çok işe yarar.
Translate from Turkish to English

O, bazen araba ile işe gider.
Translate from Turkish to English

O, işe alıştı.
Translate from Turkish to English

O bu işe başladığından beri oldukça iyi durumda.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin müzik video üretimini denetlemesi için işe alındı.
Translate from Turkish to English

Siz işe katılmak zorundasınız.
Translate from Turkish to English

O genellikle saat 8'de işe gider.
Translate from Turkish to English

Tom işe geç geldiği için patronu tarafından çağrıldı.
Translate from Turkish to English

Tom daha iyi ödeme yapan bir işe başvurmayı düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom işe başvurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bir hayvan eğiticisi olarak işe alındı.
Translate from Turkish to English

Tom bu sabah tekrar işe geç kalmıştı.
Translate from Turkish to English

Tom sık sık işe geç kalır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den kalmasını rica etti fakat o işe geri dönmek zorundaydı.
Translate from Turkish to English

Mary'yi öptükten sonra, Tom işe gitti.
Translate from Turkish to English

Eğer gerçekten bir işe ihtiyacın varsa, niçin Tom için çalışmayı düşünmüyorsun?
Translate from Turkish to English

O otobüsle mi işe gider?
Translate from Turkish to English

Ben işe az önce uçarak geldim.
Translate from Turkish to English

Tom bu işe başvurmalı.
Translate from Turkish to English

Ben işe gitmeliyim.
Translate from Turkish to English

Tom işe geri döndü.
Translate from Turkish to English

Onun şakaları işe yaramadı.
Translate from Turkish to English

Zamanı boşa harcamayı bırakalım ve bu işe devam edelim.
Translate from Turkish to English

Tom genellikle işe bir otobüsle gider.
Translate from Turkish to English

Tom Patronuna Mary'nin o gün işe gelmeyeceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi yalnız bırakma fikrinden nefret etti fakat işe gitmek zorundaydı.
Translate from Turkish to English

Tom genellikle otobüsle işe gider.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi işe arabayla bıraktı.
Translate from Turkish to English

Tom her gün işe arabasıyla gider.
Translate from Turkish to English

Tom yarın işe gitmeye korkuyor.
Translate from Turkish to English

Tom onun işe yarayacağını sanmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom işe uygun olduğunu düşünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom pazar günü işe gitmez.
Translate from Turkish to English

Tom bugün işe gelmedi.
Translate from Turkish to English

Planının işe yarayacağını sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom işe geri dönmek zorunda.
Translate from Turkish to English

Tom ilacın işe yarayacağını umuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom işe kimi atayacağına karar veremedi.
Translate from Turkish to English

Tom işe motosikletle gidip geliyor.
Translate from Turkish to English

Tom işe yalnız gitmeyi seçti.
Translate from Turkish to English

Mary işe geri dönmeye karar verse, Tom kesinlikle memnun olmaz.
Translate from Turkish to English

Tom kesnlikle zor bir işe sahip.
Translate from Turkish to English

Süpermarket birçok part-time çalışanı işe aldı.
Translate from Turkish to English

Tom'un iş için kimi işe aldığı kimsenin umurunda değil.
Translate from Turkish to English

Mary evini boyaması için Tom'u işe aldı.
Translate from Turkish to English

Sen her ne zaman hazır olursan, ben işe başlamaya hazırım.
Translate from Turkish to English

Ben sadece kendi ana dillerine çeviri yapmaları için insanları işe almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

İnşallah planın işe yarar.
Translate from Turkish to English

Tüm dikkatini yaptığın işe ver.
Translate from Turkish to English

Eğer dürüstsen, seni işe alacağım.
Translate from Turkish to English

Üniversiteye mi gideceğimden ya da bir işe mi gireceğimden henüz emin değilim.
Translate from Turkish to English

Görünüşe bakılırsa, onların eylemleri işe yaramadı.
Translate from Turkish to English

Sorun planın işe yarayıp yaramayacağıdır.
Translate from Turkish to English

Teklifiniz işe yaramaz.
Translate from Turkish to English

O şimdi öğle yemeğinde dışarıda olacak, bu yüzden hemen aramamız bir işe yaramaz.
Translate from Turkish to English

O, zor işe alışkındır.
Translate from Turkish to English

Tom hızlı bir öğle yemeği yedi sonra işe geri döndü.
Translate from Turkish to English

Tom bir İngilizce öğretmeni olarak bir işe başvurdu.
Translate from Turkish to English

Tom hemen hemen her zaman işe yürüyerek gider.
Translate from Turkish to English

Tom neredeyse işe her zaman arabayla gider.
Translate from Turkish to English

John sahtekâr satıcının işe yaramaz bir makine parçasını alırken onu kandırdığını iddia etti.
Translate from Turkish to English

Lütfen işe giderken bu paketi Jones'ların evine bırak.
Translate from Turkish to English

Paula acil bir işe çağrıldı.
Translate from Turkish to English

Ben işe giderken, bu paketi Jones'ın evine bırakacağım.
Translate from Turkish to English

Tom yılda bir ya da iki kez çocuklarını yanında işe getirir.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletle arabadan daha hızlı işe gidebilir.
Translate from Turkish to English

Tom, işe mi gireceğine yoksa üniversiteye mi gideceğine karar veremiyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir işe başlamaya karar verdi.
Translate from Turkish to English

Herhangi biri işe yarar.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir işe ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Bu şu an için işe yarar.
Translate from Turkish to English

Fren işe yaramadı.
Translate from Turkish to English

Tom bu işe uygun değildir.
Translate from Turkish to English

Tom işe gitmek zorundadır.
Translate from Turkish to English

O kitap işe yaramaz.
Translate from Turkish to English

O, işe alışkındır.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Adamı, Kadının, fotoğrafını, çekiyorum, Kadın, okuyor, Pekin, Çin'in, başkentidir, tatlı.