Turkish example sentences with "birine"

Learn how to use birine in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Altmış yaşındaki birine değil altı yaşındaki birine sorun.
Translate from Turkish to English

Altmış yaşındaki birine değil altı yaşındaki birine sorun.
Translate from Turkish to English

Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır.
Translate from Turkish to English

Kaybedecek bir şeyi olmayan birine meydan okuma.
Translate from Turkish to English

Birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Ona bir köpek aldı. Ancak, o köpeklere alerjisi vardı, bu yüzden birine vermek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

O, Almanya'daki arkadaşlarından birine mektup yazmamı rica etti.
Translate from Turkish to English

Bana yardım edecek birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Okul müdürü mezunların her birine diplomasını sundu.
Translate from Turkish to English

Çek birine para ödeme yöntemidir.
Translate from Turkish to English

Nick kırsal alandan gelen birine tepeden bakıyor.
Translate from Turkish to English

O, oğullarının her birine para verdi.
Translate from Turkish to English

Sabah ereksiyonu olmayan birine ödünç para verme.
Translate from Turkish to English

Bize yardımcı olacak birine ihtiyacımız var.
Translate from Turkish to English

Tom herhangi birine ateş etmedi.
Translate from Turkish to English

Tom konuşacak birine sahip olmayı diledi.
Translate from Turkish to English

Tom kütüphanenin önündeki boş alanlardan birine parketti.
Translate from Turkish to English

Tom okula giderken Mary diye birine çarptı.
Translate from Turkish to English

Tom pencerenin yanında oturan birine onu açmasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom sonunda vazgeçecek ve onu başka birine yaptıracak.
Translate from Turkish to English

Birine gözlerini dikerek bakmak kabalıktır.
Translate from Turkish to English

Ev işinde bana yardım edecek birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Ben gerçekten birine vurmalıyım.
Translate from Turkish to English

Tom her birine bir kamera satın aldı.
Translate from Turkish to English

Tom onların her birine bir kamera satın aldı.
Translate from Turkish to English

Tom kuralların birine uymadı ve okuldan atıldı.
Translate from Turkish to English

Tom ayrıntılardan herhangi birine sahip değildi.
Translate from Turkish to English

Lütfen başka birine sor.
Translate from Turkish to English

Onu istediğin birine ver.
Translate from Turkish to English

Konuşmak için birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Onların her birine bir hediye aldım.
Translate from Turkish to English

Onun konuşmak için birine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Tom'un konuşmak için birine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Lütfen onu başka birine yaptır.
Translate from Turkish to English

Onların her birine bir ödül verildi.
Translate from Turkish to English

Tom'un kendisine yardım edecek birine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Tom'un kendisine yardım edecek birine ihtiyacı vardı.
Translate from Turkish to English

Başka birine sormak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English

Bu fotoğrafı isteyen herhangi birine verebilirsin.
Translate from Turkish to English

Yaşlı insanların konuşacak birine ihtiyaçları vardır.
Translate from Turkish to English

Onu anlayacak birine ihtiyacı vardı.
Translate from Turkish to English

Sandalye kırık. Onu birine tamir ettirsen iyi olur.
Translate from Turkish to English

Ondan, onu, evi oğluna ya da başka birine boyattırmaya ikna etmesi rica edildi.
Translate from Turkish to English

O, işini kaybettikten sonra, köpeklerini besleyemedi, bu yüzden onları birine hediye verdi.
Translate from Turkish to English

O, onların her birine bir kurşun kalem verdi.
Translate from Turkish to English

Beni anlayacak birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Birine odayı temizletecek.
Translate from Turkish to English

Onların her birine bin yen verdim.
Translate from Turkish to English

Onlardan her birine üç kurşun kalem verdim.
Translate from Turkish to English

Cesur yeni fikirleri olan birine ihtiyacımız var.
Translate from Turkish to English

Bu çocukların her birine üç parça verin.
Translate from Turkish to English

Bu işi herhangi birine yaptıramam.
Translate from Turkish to English

Yaşlı birine yerini verdi.
Translate from Turkish to English

Çocukların her birine iki elma verdi.
Translate from Turkish to English

Eve giderken arkadaşlarımdan birine rastladım.
Translate from Turkish to English

Tavsiye için baş vuracağı birine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Gerçek adının ne olduğunu herhangi birine söyledin mi?
Translate from Turkish to English

Herhangi birine söylemeyeceğine dair bana söz verdi.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerden herhangi birine kitaplarımı ödünç vermek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Herkesin birine ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Birlikte ingilizce öğreneceğim birine bakıyorum.
Translate from Turkish to English

Birine bir şey öğretmek mümkün değil-o sadece kendisi öğrenebilir.
Translate from Turkish to English

Kendi çocuklarından birine sahip olmak yerine bir çocuk evlat edinmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Bence konuşacak birine ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English

Bilmiyordum saat kaç ancak biliyordum ki eğer durup birine sorarsam o zaman kesin geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English

Onu birine asla yapmayacağıma yemin ettim.
Translate from Turkish to English

Birine söylemeyeceğime yemin ederim.
Translate from Turkish to English

O belgeyi birine göstermediğime yemin ederim.
Translate from Turkish to English

Şimdi birine ihtiyacın yok.
Translate from Turkish to English

Bunlardan birine sahip olmayan biri var mı?
Translate from Turkish to English

Herhangi birine asla zarar vermedim.
Translate from Turkish to English

Yara izini herhangi birine hiç gösterdin mi?
Translate from Turkish to English

Birine hiç Fransızca öğrettin mi?
Translate from Turkish to English

Birine söyleyeceğim.
Translate from Turkish to English

Tom birine yumruk attı.
Translate from Turkish to English

Tom yalnız olmaya alışkın birine benziyor.
Translate from Turkish to English

Eğer birine 20 dolar ödünç verirseniz ve o kişiyi asla yeniden görmezseniz, muhtemelen ona değmiştir.
Translate from Turkish to English

Yoluna çıkan herhangi birine rüşvet vermeye alışmış.
Translate from Turkish to English

Güvenilir olan birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Fransızca konuşabilen birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Tom'la konuşacak birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Beni koruyacak birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Beni tutacak birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Tom'u bulmak için birine ihtiyacım.
Translate from Turkish to English

Bana bir taksi çağıracak birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Güvenebileceğim birine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Asla birine bir şey öğretmedim.
Translate from Turkish to English

Daha önce bunu birine asla söylemedim.
Translate from Turkish to English

Daha önce tam senin gibi birine hiç rastlamadım.
Translate from Turkish to English

Bulduğumu henüz birine söylemedim.
Translate from Turkish to English

Henüz birine sormadım.
Translate from Turkish to English

Ne olduğundan birine bahsederse Tom Mary'yi öldürmekle tehdit etti.
Translate from Turkish to English

"Biriyle" ve "birine" konuşmak arasında önemli bir fark vardır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin mektuplarından herhangi birine cevap vermedi.
Translate from Turkish to English

Tom gerçek kimliğini herhangi birine söylemedi.
Translate from Turkish to English

Tom'a evimizi birine boyatmanın ne kadara mal olacağını düşündüğünü sordum.
Translate from Turkish to English

Tanıdığım herhangi başka birine benzemiyorsun.
Translate from Turkish to English

Başka birine sormalısın.
Translate from Turkish to English

Çocuklarına bakması için benim gibi birine ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English

Benim gibi birine ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English

Onu senin için birine yaptırabilirsin.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: treni, kaçırıyordum, gece, kalmak, Mümkün, , ilginç, Japonya'ya, gidip, Japonları.