Learn how to use yedi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English
Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
Translate from Turkish to English
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
Translate from Turkish to English
Saat şimdi yedi kırk beş.
Translate from Turkish to English
O önümüzdeki şubat ayında on yedi yaşında olacak.
Translate from Turkish to English
O önümüzdeki şubat ayında on yedi yaşına basacak.
Translate from Turkish to English
Yedi dolar, lütfen.
Translate from Turkish to English
Öğle yemeğini evde yedi.
Translate from Turkish to English
Dünyada yedi bini aşkın dil vardır.
Translate from Turkish to English
Yüz, iki yüz, üç yüz, dört yüz, beş yüz, altı yüz, yedi yüz, sekiz yüz, dokuz yüz, bin.
Translate from Turkish to English
Mısır piramitleri dünyanın yedi harikasından biridir.
Translate from Turkish to English
Gökkuşağı yedi renklidir.
Translate from Turkish to English
Aile, akşam yemeğini birlikte yedi.
Translate from Turkish to English
Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.
Translate from Turkish to English
Köpek ayakkabımı yedi.
Translate from Turkish to English
Ekmeği tereyağıyla yedi.
Translate from Turkish to English
İki kere yedi on dörttür.
Translate from Turkish to English
Roger Miller Amerikan Birleşik Devletleri Ordusu'na on yedi yaşında katıldı. Atlanta, Georgia'ya yakın bir üsse gönderildi.
Translate from Turkish to English
O, üç tane yedi ve yine aynı sayıda yiyebileceğini söyledi.
Translate from Turkish to English
O sadece 1 değil, 3 armut yedi.
Translate from Turkish to English
O çok az şey yedi.
Translate from Turkish to English
Tom gençken, her gün üç yumurta yedi.
Translate from Turkish to English
Sabahları her zaman yedi civarında uyanırım.
Translate from Turkish to English
Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
Translate from Turkish to English
Üç ile dördü toplarsanız yedi yapar.
Translate from Turkish to English
Ben o zaman sadece yedi yaşında bir kızdım.
Translate from Turkish to English
Gökkuşağının yedi rengi vardır.
Translate from Turkish to English
O açlıktan öldüğü için bir parça tost yedi.
Translate from Turkish to English
Aslan tavşanı bir lokmada yedi.
Translate from Turkish to English
O, akşam yemeğini yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bu sabah sebze çorbası yedi.
Translate from Turkish to English
Tom son dilim ekmeği yedi bu yüzden Mary'nin yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile yemeği ummasına rağmen tek başına yedi.
Translate from Turkish to English
O, şubatta on yedi olacak.
Translate from Turkish to English
Sadece yirmi yedi kişi hayır oyu verdi.
Translate from Turkish to English
Yedi polis öldürüldü.
Translate from Turkish to English
Tom az önce öğle yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir zamanlar ucuz bir restoranda yemek yedi ve gıda zehirlenmesi oldu, bu yüzden artık nerede yemek yediği hakkında çok dikkatli.
Translate from Turkish to English
Tom ikinci fincan kahveyi içti ve bir çörek daha yedi.
Translate from Turkish to English
Tom beş dakikadan daha az bir sürede üç elma yedi.
Translate from Turkish to English
Tom tam köşedeki pahalı bir restoranda suşi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom biraz bozulmuş yiyecek yedi ve hastalandı.
Translate from Turkish to English
Tom benim pastırmalı, marullu ve domatesli sandviçimi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom tabağındaki her şeyi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom beklediğimden çok daha fazla yedi.
Translate from Turkish to English
Tom dün ilk kez Japon-usulü bir kahvaltı yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir kase deniz tarağı çorbası yedi.
Translate from Turkish to English
Yarın doğum günüm ve on yedi olacağım.
Translate from Turkish to English
Tom çok fazla pamuk şekeri yedi.
Translate from Turkish to English
Tom çok sayıda jöleli börek yedi.
Translate from Turkish to English
Tom üç sosisli sandviç yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bütün pizayı tek başına yedi.
Translate from Turkish to English
Tom tavuğu parmaklarıyla yedi.
Translate from Turkish to English
Tom biraz baharatlı Hint yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
Tom çabucak yedi.
Translate from Turkish to English
Tom, sade ve basit bir yemek yedi.
Translate from Turkish to English
Tom jambonun bir kısmını yedi, ve sonra geriye kalanını buzdolabına koydu.
Translate from Turkish to English
Tom kahvaltıda gözleme yedi.
Translate from Turkish to English
Tom sadece üç ya da dört lokma yedi sonra yemeği tükürdü.
Translate from Turkish to English
Tom öğle yemeği için sadece üç havuç yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir dilim İsviçre peyniri yedi.
Translate from Turkish to English
Tom yarım şeftali yedi ve artanını bana uzattı.
Translate from Turkish to English
Tom yarım paket patates kızartması yedi.
Translate from Turkish to English
Tom kendi başına akşam yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
Tom yaklaşık bir saat önce akşam yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
Tom yemek masaya konur konmaz yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bütün ekmeği yedi, bu yüzden hiç kalmadı.
Translate from Turkish to English
Tom yemek istediği her şeyi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bütün yemeklerini odasında yedi.
Translate from Turkish to English
Tom tüm bir paket hatmi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir kaşık dolusu fıstık ezmesi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom hızlı bir öğle yemeği yedi sonra işe geri döndü.
Translate from Turkish to English
Tom bir parça sarımsaklı ekmek yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir sürü dondurma yedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir avuç dolusu kuru üzüm yedi.
Translate from Turkish to English
Tom tek başına bir düzine çöreğin hepsini yedi.
Translate from Turkish to English
Midori en çok portakal yedi.
Translate from Turkish to English
Emily akşam yemeğinde soya peyniri yedi.
Translate from Turkish to English
Mayuko tüm kurabiyeleri yedi.
Translate from Turkish to English
Adem'in yasak meyveyi neden yedi?
Translate from Turkish to English
George kahvaltıda çok peynir yedi.
Translate from Turkish to English
Şu anda yedi milyarız.
Translate from Turkish to English
Helen on yedi yaşında .
Translate from Turkish to English
John çok uzun boylu. O, yaklaşık yedi fit duruyor.
Translate from Turkish to English
Bir hafta yedi gündür.
Translate from Turkish to English
Tom bir çanta elma satın aldı ve bir günde bunların üçte birini yedi
Translate from Turkish to English
Tom aç olamaz. O az önce akşam yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
Yedi gibi görüşürüz.
Translate from Turkish to English
O onun hepsini yedi.
Translate from Turkish to English
Şu adam ekmek yedi.
Translate from Turkish to English
Saat yedi otuzdu.
Translate from Turkish to English
Kızı doğduğunda, o yedi yıl boyunca Nagano'da yaşıyordu.
Translate from Turkish to English
O yedi yıl boyunca Matsue'de yaşadı.
Translate from Turkish to English
Onu çabucak yedi.
Translate from Turkish to English
O, sadece yağsız et yedi.
Translate from Turkish to English
Köpeğim ev ödevimi yedi.
Translate from Turkish to English
Tom istediğini yedi.
Translate from Turkish to English
Yedi şanslı bir sayıdır.
Translate from Turkish to English
O, elmanın hepsini yedi.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary ile öğle yemeği yedi.
Translate from Turkish to English
O zaten öğle yemeği yedi.
Translate from Turkish to English