Turkish example sentences with "on"

Learn how to use on in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
Translate from Turkish to English

Onu on dolara aldım.
Translate from Turkish to English

Bu köprü on tondan fazlasını taşıyamaz.
Translate from Turkish to English

Dün on yedinci doğum günümdü.
Translate from Turkish to English

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
Translate from Turkish to English

Otobüs on beş dakika içinde istasyona gelecek.
Translate from Turkish to English

Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı.
Translate from Turkish to English

O önümüzdeki şubat ayında on yedi yaşında olacak.
Translate from Turkish to English

O önümüzdeki şubat ayında on yedi yaşına basacak.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin öğlen yemeği zamanı saat on ikiden saat bire kadardır.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin beslenme zamanı on ikiden bire kadar.
Translate from Turkish to English

Büyük deprem meydana geldiğinde ben daha on yaşındaydım.
Translate from Turkish to English

O, on dili konuşabiliyor.
Translate from Turkish to English

Onun on beş dolardan fazla parası yok.
Translate from Turkish to English

Eski radyomuz için on dolar teklif etti.
Translate from Turkish to English

Mikey on üç yaşında.
Translate from Turkish to English

On dakikalık bir başka yürüyüş bizi kıyıya getirdi.
Translate from Turkish to English

Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
Translate from Turkish to English

Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
Translate from Turkish to English

Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir.
Translate from Turkish to English

Şimdi sıcaklık sıfırın altında on derece.
Translate from Turkish to English

Onların on iki çocuğu var.
Translate from Turkish to English

On kişi kazada hafif yaralandı.
Translate from Turkish to English

Benim babam sadece on beş yaşında.
Translate from Turkish to English

Eve ulaştığında saat çoktan on ikiydi.
Translate from Turkish to English

Yarın on saat çalışmak zorunda kalacağım.
Translate from Turkish to English

On yaşına kadar Hiroşima'da yaşamıştı.
Translate from Turkish to English

O, on dil konuşabilir.
Translate from Turkish to English

On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.
Translate from Turkish to English

On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
Translate from Turkish to English

On yaşında mısın?
Translate from Turkish to English

Her on beş dakikada bir kez karıştırın.
Translate from Turkish to English

On bin yen yeterli mi?
Translate from Turkish to English

On sekiz yaşındayım.
Translate from Turkish to English

On taneden fazla kitabım yok.
Translate from Turkish to English

"Kaç yaşındasın?" "On altı yaşındayım."
Translate from Turkish to English

On iki çift beyin siniri vardır.
Translate from Turkish to English

O benimkinin on katı fazla ingilizce kelime biliyor.
Translate from Turkish to English

1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
Translate from Turkish to English

Şu gömlek için sadece on dolar ödedi.
Translate from Turkish to English

Saat zaten on bir.
Translate from Turkish to English

Trende on iki saat geçirdim.
Translate from Turkish to English

Odalar, ayrılış gününde saat on bire kadar boş bırakılmalıydı.
Translate from Turkish to English

Komite on iki üyeden oluşuyor.
Translate from Turkish to English

Savaş başladığında biz on yıl boyunca orada yaşadık.
Translate from Turkish to English

New York Menkul Kıymetler Borsası on günlüğüne kapandı.
Translate from Turkish to English

Saatim on dakika ileri.
Translate from Turkish to English

Son on yıldır hastalanmadım.
Translate from Turkish to English

Gelecek ayın sonunda on yıldır burada yaşamakta olacak.
Translate from Turkish to English

Testi geçebileceğine dair bire on bahse girerim.
Translate from Turkish to English

Bire on testi geçebilirsin.
Translate from Turkish to English

Hava yoksa insan on dakika bile yaşayamaz.
Translate from Turkish to English

On iki müzisyen bir topluluk oluşturdu.
Translate from Turkish to English

Seni on yıla mahkûm ediyorum.
Translate from Turkish to English

Onun fikirleri asla ona on sent kazandırmadı.
Translate from Turkish to English

Bizim okul eve on dakikalık yürüyüş mesafesindedir.
Translate from Turkish to English

On aydır Çin'de okumaktayım.
Translate from Turkish to English

Ben on altı yaşındayım.
Translate from Turkish to English

On aydır Çin'de okuyorum.
Translate from Turkish to English

On yıldır görmemiştim.
Translate from Turkish to English

On bir öğrenci mükafat aldı.
Translate from Turkish to English

1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı.
Translate from Turkish to English

Saat on bir ve o gelmiyor.
Translate from Turkish to English

Bir yıl on iki aya sahiptir.
Translate from Turkish to English

Gel ve saat on birde beni gör.
Translate from Turkish to English

Son olarak, on iki puan Estonya'ya!
Translate from Turkish to English

On yıl uzun bir zamandır.
Translate from Turkish to English

Ania ve Piotr on iki yaşındadır.
Translate from Turkish to English

Magdalena ve Lech on üç yaşındadır.
Translate from Turkish to English

On iki, çift bir sayıdır.
Translate from Turkish to English

Bu şapka on dolara mal oldu.
Translate from Turkish to English

İki kere yedi on dörttür.
Translate from Turkish to English

Roger Miller Amerikan Birleşik Devletleri Ordusu'na on yedi yaşında katıldı. Atlanta, Georgia'ya yakın bir üsse gönderildi.
Translate from Turkish to English

Okulumuz on sınıfa sahiptir.
Translate from Turkish to English

Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.
Translate from Turkish to English

O on yaşındayken yetim oldu.
Translate from Turkish to English

On bir şişe bira içtin!
Translate from Turkish to English

O, şimdi on saattir uyuyor.
Translate from Turkish to English

Tsunami dalgalarının on metre ya da daha az olacağı beklenmektedir.
Translate from Turkish to English

Noktada on polis memuru vardı.
Translate from Turkish to English

Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.
Translate from Turkish to English

Nakavttan on dakika sonra boksör yeniden bilincini kazandı.
Translate from Turkish to English

Çalar saat on dakika ileri.
Translate from Turkish to English

Birçok Avrupalı ​​araştırmacılar on dokuzuncu yüzyılda eski Fars edebiyatı eğitimi almasına rağmen, yeni dünya çağdaş edebiyatımıza dikkat etmiyor.
Translate from Turkish to English

İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
Translate from Turkish to English

Ders on ile başlayacağız.
Translate from Turkish to English

Benim arka bahçe on kişiden daha fazlasını barındırabilir.
Translate from Turkish to English

Yahudiler, İspanyol Engizisyonundan kaçtılar ve on beşinci asırda Osmanlı İmparatorluğu'na sığındılar.
Translate from Turkish to English

Kazada on iki kişi yaralandı.
Translate from Turkish to English

Kazada on beş kişi öldü ya da yaralandı.
Translate from Turkish to English

Kazada on kişi öldü ya da yaralandı.
Translate from Turkish to English

Kazada yaralanan on beş kişi vardı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: içebilir, Meşguldün, sürebilir, Akira, tenisi, oynayabilir, edeceğim, üçünün, büyüğüyüm, ödevime.