Turkish example sentences with "zorluk"

Learn how to use zorluk in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.
Translate from Turkish to English

Bu tür müzik, daha yaşlı insanların anlamakta zorluk çektiği bir şeydir.
Translate from Turkish to English

Otobüs durağını bulmakta çok zorluk çektik.
Translate from Turkish to English

Planı uygulamada zorluk çekmedim.
Translate from Turkish to English

Hayatta zorluk seçimdir.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary herhangi bir zorluk olmadan görevlerini tamamladı.
Translate from Turkish to English

Tom kararlar vermede zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom arkadaş edinmede zorluk çekiyordu.
Translate from Turkish to English

Ben konsantre olmakta zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Evini bulmakta zorluk çekmedim.
Translate from Turkish to English

Nefes almada zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom işitmekte zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Konsantre olmada zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

O, gizemi açıklamada zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

İşi herhangi bir zorluk olmadan yaptı.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar özür dilemekte zorluk çekerler.
Translate from Turkish to English

Problemi çözmede bir zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

Havaalanına giderken zorluk çektim.
Translate from Turkish to English

Bu problemi çözmede zorluk çektim.
Translate from Turkish to English

Sorunu çözmede zorluk çektim.
Translate from Turkish to English

Onun evini bulmada zorluk çekmedim.
Translate from Turkish to English

Onun evini bulmakta biraz zorluk çektik.
Translate from Turkish to English

Onun ofisini bulmada zorluk çekmedim.
Translate from Turkish to English

Sana telefonla ulaşmakta zorluk çektik.
Translate from Turkish to English

Gizemi açıklamada zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

Nehri yüzerek geçmede zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Neden onaylamakta zorluk çekiyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Çevremdeki oyunu anlıyorum fakat büyük oyunu anlamakta zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Jenny Japonca çalıştığından Japonya'da zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

Tom herhangi bir zorluk olmadan işi bitirdi.
Translate from Turkish to English

Tom ciddi bir zorluk içinde.
Translate from Turkish to English

İklim değişimi, iç savaş,finansal zorluk ve altyapısal kaosun hepsi bu ülkede karışıklığa neden olmuştu.
Translate from Turkish to English

Sana zorluk çıkarmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Görevlerini bir zorluk olmadan tamamladılar.
Translate from Turkish to English

O büyük zorluk içinde.
Translate from Turkish to English

Dikkatli ol. Bir zorluk istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu günde konuşmakta zorluk çektim.
Translate from Turkish to English

Sadece bir zorluk var.
Translate from Turkish to English

Tom nefes almada zorluk yaşıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Birbiri ardına bir zorluk vardı.
Translate from Turkish to English

Nefes almada biraz zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom konuşmada zorluk yaşıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom yürümede zorluk yaşıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom biraz zorluk yaşıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Aşılması gereken birkaç ciddi zorluk olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Zorluk zamanlarında bize yardımcı olur.
Translate from Turkish to English

Golf oynamakta zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Dil öğrenmekte zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Eğer zorluk oluşursa, beni arayın.
Translate from Turkish to English

Zorluk olması halinde, sorabilirsin.
Translate from Turkish to English

Finansal zorluk çekiyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom nefes almada zorluk yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom nefes almada zorluk çekiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom oraya gidip gitmemeye karar vermede zorluk yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Onu yaparken herhangi bir zorluk yaşıyor musun?
Translate from Turkish to English

Onunla irtibat kurmada bir sürü zorluk yaşadım.
Translate from Turkish to English

Kiramı ödemede zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom hapları yutarken zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom herhangi bir zorluk olmadan işi yapabildi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi işinden ayrılmaya ikna etmekte zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom işini bırakması gerektiği konusunda Mary'yi ikna etmekte zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Pilot, uçağı kontrol ederken zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom ciddi zorluk içinde olabilir.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin ne dediğini anlamakta zorluk çekti.
Translate from Turkish to English

Tom halka açık bir telefon bulmakta zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom bana uyumakta zorluk çektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Bugün çok zorluk yaşadım.
Translate from Turkish to English

Tom hatalı olduğunu kabul etmekte zorluk çekiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom birçok zorluk içinde.
Translate from Turkish to English

Tom'un birçok zorluk içinde olduğunu biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom uykuya dalmakta zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom nefes almakta zorluk çekti.
Translate from Turkish to English

Onun İngilizce mesajı anlamasını sağlamada zorluk çektim.
Translate from Turkish to English

Biz senin otelini bulmakta zorluk yaşadık.
Translate from Turkish to English

Tom problemin çözümünde hiçbir zorluk çekmedi.
Translate from Turkish to English

Bunu bulmada zorluk yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Ben hiç uykuya dalmakta zorluk yaşamadım.
Translate from Turkish to English

Gerçekten herhangi bir zorluk yoktu.
Translate from Turkish to English

O, ağaçlara tırmanmada zorluk çekmiyor.
Translate from Turkish to English

O herhangi bir zorluk olmadan ofisi buldu.
Translate from Turkish to English

Onlar hedeflerine ulaşmakta zorluk yaşadılar.
Translate from Turkish to English

Onu anlamakta zorluk çekiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom onu yaparken zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Evimizi bulmada zorluk yaşadığın için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Uyumakta zorluk mu yaşıyorsunuz?
Translate from Turkish to English

O nefes almakta zorluk yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Ben dil öğrenmekte zorluk yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

İsyan, zorluk olmadan bastırıldı.
Translate from Turkish to English

Biz zorluk olmadan sorunun üstesinden gelebiliriz.
Translate from Turkish to English

O herhangi bir zorluk olmadan işi yaptı.
Translate from Turkish to English

Yaşlı insanlar zamanın yeni teknolojisini anlamakta zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom onunla dansa gitmesi için Mary'yi ikna etmede zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Başlangıçta büyük zorluk yaşadım.
Translate from Turkish to English

O, zorluk olmadan ağaca çıkar.
Translate from Turkish to English

Tom zorluk içinde.
Translate from Turkish to English

Tom maaşı ile geçinmede zorluk yaşadı.
Translate from Turkish to English

Uyumakta hiç zorluk çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Nefes alırken herhangi bir zorluk yaşıyor musun?
Translate from Turkish to English

Uyumada herhangi bir zorluk çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: seyahat, etmenin, imkansız, olduğu, düşünülüyor, otobüs, elli, kişilik, John, cebinden.