Kestirme yoldan gidebilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan her zaman çok sayıda araba geçmektedir.
Translate from Turkish to English

Yoğun trafikten kaçınmak için tali yoldan gitti.
Translate from Turkish to English

Biz yoğun trafikten kaçınmak için, bir arka yoldan gittik.
Translate from Turkish to English

O, hangi yoldan gideceğini şaşırmıştı.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gidersen git istasyona varırsın.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan giderseniz gidin, aynı zamanda götürecektir.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gideceğini ona sorsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan giderseniz gidin, yaklaşık on dakika içinde istasyona varabilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gideceksin?
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gidersen git istasyona varabilirsin.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gideceğini biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Bana hangi yoldan gitmem gerektiğini söyler misiniz?
Translate from Turkish to English

İstediğin herhangi bir yoldan gidebilirsin.
Translate from Turkish to English

İstediğiniz herhangi bir yoldan gidebilirsin.
Translate from Turkish to English

Paris'e en kısa yoldan gidin.
Translate from Turkish to English

Helal yoldan kazanılmayan kazanç, kazanç değildir.
Translate from Turkish to English

Tom yanlış yoldan gitti.
Translate from Turkish to English

Tom geldiği yoldan geri dönmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom yoldan çıktı.
Translate from Turkish to English

Alice uzun yoldan kaydı.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gitmeliyim?
Translate from Turkish to English

Onun bu yoldan geldiğini gördüm.
Translate from Turkish to English

Ben hangi yoldan gideceğimi merak ediyorum.
Translate from Turkish to English

Yoldan uzak durun, lütfen.
Translate from Turkish to English

Sen yoldan çıkmışsın.
Translate from Turkish to English

Geldiğimiz yoldan geri dönelim.
Translate from Turkish to English

Onun evi yoldan içeride duruyor.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gideceğim hakkında tereddüt ettim.
Translate from Turkish to English

Yoldan karşıya geçerken arabalara dikkat et.
Translate from Turkish to English

En kısa yoldan istasyona gittik.
Translate from Turkish to English

Dar ve dolambaçlı bir yoldan aşağıya doğru yürüdük.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan yürü.
Translate from Turkish to English

Sürücü kediye çarpmamak için yoldan çıktığında, kıl payı kurtuldu dedi.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan gidersem, istasyona varır mıyım?
Translate from Turkish to English

Bu yoldan gidelim.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gideceğiz?
Translate from Turkish to English

Yoldan uzakta bulunan annesi ile birlikte, Duke şirketinden zimmetine para geçirme planına devam edebildi.
Translate from Turkish to English

Boston'a hangi yoldan gideceğime karar veremiyorum.
Translate from Turkish to English

Beni görmek için uzun bir yoldan gelmen çok hoş.
Translate from Turkish to English

Dolambaçlı yoldan gitmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Lütfen yoldan çekil ki bu bayan geçebilsin.
Translate from Turkish to English

Yoldan karşıya geçerken mesaj yazmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English

Seni görmek için çok uzun yoldan geldim.
Translate from Turkish to English

Tom'un hangi yoldan gittiğini biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tepenin üstünde bir mahzen kazıldı ve onlar evi yavaşça yoldan tepeye taşıdılar.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin önündeki yoldan aşağı doğru koştu.
Translate from Turkish to English

Diğer yoldan gidelim.
Translate from Turkish to English

Yoldan çık.
Translate from Turkish to English

Neden bu yoldan gidiyoruz?
Translate from Turkish to English

Gözlerini yoldan ayırmamalısın, Tom.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan gidersem nereye varacağımı biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Yoldan geçen masum biri, güpegündüz vurularak öldürüldü.
Translate from Turkish to English

Yoldan çekilin!
Translate from Turkish to English

Uzun yoldan geldik.
Translate from Turkish to English

Belki bu yoldan gitmemeliydik.
Translate from Turkish to English

O, daha iyi bir ödeme ve çalışma şartları için temizlik işçileri grevine barışçıl yoldan yardım etmek için oraya gitti.
Translate from Turkish to English

Onlar yoldan bir engeli kaldırdı.
Translate from Turkish to English

Bunu neden zor yoldan yapıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom geldiği yoldan geri yürümeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom başka bir yoldan gitmiş olmalı.
Translate from Turkish to English

Tom tam zamanında yoldan çıktı.
Translate from Turkish to English

Ana yoldan ayrıldıklarından beri, başka bir arabayla karşılaşmadılar.
Translate from Turkish to English

Tom hangi yoldan gideceğine emin değildi.
Translate from Turkish to English

Onu, onun dediği yoldan yap.
Translate from Turkish to English

Yoldan çıksak iyi olur.
Translate from Turkish to English

Tom bir köpeğe çarpmamak için yoldan çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için yoldan çıktı.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan yürmek yasaktır.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan.
Translate from Turkish to English

Tom dolambaçlı yoldan her şeyi yapar.
Translate from Turkish to English

Tavuk neden yoldan geçti?
Translate from Turkish to English

Köpeğe çarpmayı engellemek için yoldan çıkmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Yoldan karşıya geçerken dikkatli ol.
Translate from Turkish to English

Yoldan adamlar geçti.
Translate from Turkish to English

Araba kullanırken gözünü asla yoldan ayırmamalısın.
Translate from Turkish to English

Araba kullanırken gözünüzü asla yoldan ayırmamalısınız.
Translate from Turkish to English

Paralı yoldan gitmemize gerek var mı? Acelemiz yok.
Translate from Turkish to English

Boston'a en kısa yoldan nasıl ulaşılır?
Translate from Turkish to English

Tom yoldan geçen biri tarafından kurtarıldı.
Translate from Turkish to English

Bir paralı yoldan gitmemize gerek var mı? Acelemiz yok.
Translate from Turkish to English

Aynı yoldan geri dönelim.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan gideceğim.
Translate from Turkish to English

Doğru yoldan gittiğimizden emin misin?
Translate from Turkish to English

Tom arabasının kontrolünü kaybederek yoldan çıktı.
Translate from Turkish to English

Kimin arabasının yoldan çıktığını öğrendim.
Translate from Turkish to English

Tom yoldan geçen biri tarafından kurtuldu.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan hiç gitmedik, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom o dersi zor yoldan öğrendi.
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan gitmeliyiz?
Translate from Turkish to English

Hangi yoldan giderim?
Translate from Turkish to English

Yoldan geçerken az kalsın araba çarpıyordu.
Translate from Turkish to English

Bu yoldan daha önce geçtim.
Translate from Turkish to English

Hatırladığım kadarıyla, Tom'un evi ana yoldan biraz daha uzak.
Translate from Turkish to English

Annem sık sık yoldan geçenlere pastalar verir.
Translate from Turkish to English

Kestirme yoldan halletmeyeceğim.
Translate from Turkish to English

O bunu zor yoldan öğrendi.
Translate from Turkish to English

Ortaklar kolay yoldan para kazanıyorlar.
Translate from Turkish to English

Yoldan çekilmeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Ben onu zor yoldan öğrendim.
Translate from Turkish to English

O yoldan gitmek istemeyiz, değil mi?
Translate from Turkish to English