Learn how to use kızı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Kızı onunla her yere gitmeye hevesli.
Translate from Turkish to English
Onun Mary adında bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Kızı onunla birlikte herhangi bir yere gitmeye isteklidir.
Translate from Turkish to English
Sevimli olan bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Kralın kızı bir prensestir.
Translate from Turkish to English
Onun Mary adlı bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
O, ne zaman bir seyahatten geri gelse, kızı için bir hediye getirir.
Translate from Turkish to English
O güzel görünümlü kızı tanıyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Karısı ona iki kızı ve bir erkek çocuk doğurdu
Translate from Turkish to English
O kızı daha önce gördüm.
Translate from Turkish to English
Onun bir doğumda iki güzel kızı oldu.
Translate from Turkish to English
Adam kızı bileğinden yakaladı.
Translate from Turkish to English
Onların sadece küçük bir kızı vardı.
Translate from Turkish to English
O kızı ile gurur duyabilir.
Translate from Turkish to English
Kızı kurtaran Tom'du.
Translate from Turkish to English
Tom kızı Boston'da yaşayan bir adam tanıyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un küçük kızı evlidir.
Translate from Turkish to English
Tom'un büyük kızı hâlâ bekardır.
Translate from Turkish to English
Tom kızı doğmadan önce cimri bir adamdı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye en genç kızı için ne zaman bir çift yeni ayakkabı alacağını sordu.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary'nin bir kızı ve iki oğlu var.
Translate from Turkish to English
Helen kızı hakkında çok endişeli.
Translate from Turkish to English
Chris onun en sevdiği kızı, Kate'i gördü, Beth ile özel görüşüyordu.
Translate from Turkish to English
Kızı tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onun bir kızı vardı.
Translate from Turkish to English
Kızı doğduğunda, o yedi yıl boyunca Nagano'da yaşıyordu.
Translate from Turkish to English
Onun kızı bir hemşiredir.
Translate from Turkish to English
Tom'un üç kızı vardır.
Translate from Turkish to English
Onlar kızı bulmaya çalıştılar.
Translate from Turkish to English
Geçen gün kızı gördüm.
Translate from Turkish to English
O, küçük kızı evlatlık aldı.
Translate from Turkish to English
O, kızı ile gurur duyuyordu.
Translate from Turkish to English
Onun kızı yemek pişirmede kötüdür.
Translate from Turkish to English
Tenis oynayan kızı tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onun bir oğlu ve iki kızı vardır.
Translate from Turkish to English
Uzun olan bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Tom'un yaklaşık senin yaşında bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Onun kızı birçok şiiri ezbere okuyabilir.
Translate from Turkish to English
Onun büyük kızı evlidir.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary adında bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Küçük kızı elinden tuttum.
Translate from Turkish to English
Kızı dürüstlüğü için övdü.
Translate from Turkish to English
O kızı bir yerde görmüş olabilirim.
Translate from Turkish to English
Bir kocası ve iki kızı vardır.
Translate from Turkish to English
Onun çok sevimli olan bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Nehirde yüzen kızı gördüm.
Translate from Turkish to English
Tom'un müzisyen olan bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Kızı için yeni bir elbise yaptı.
Translate from Turkish to English
Cadı zavallı küçük kızı lanetledi.
Translate from Turkish to English
Tom'un adı Mary olan bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Bir gün o kızı tekrar görmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
O şarkı bana belirli bir kızı hatırlatıyor.
Translate from Turkish to English
Kızı minyon tipli olarak tanımladılar.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye kendi kızı gibi davrandı.
Translate from Turkish to English
Oğlu kadar kızı da ünlüydü.
Translate from Turkish to English
Kızı için hep endişelenir.
Translate from Turkish to English
Kızı oğlu kadar ünlüydü.
Translate from Turkish to English
O, onun kızı.
Translate from Turkish to English
Kızı hakkında her zaman endişeleniyor.
Translate from Turkish to English
Onun kızı ve benim oğlum iyi arkadaşlar.
Translate from Turkish to English
Onun kızı bir sürü şiiri ezbere okuyabilir.
Translate from Turkish to English
Kızı güzel bir kadın oldu.
Translate from Turkish to English
Genç adam kızı boğulmaktan kurtardı.
Translate from Turkish to English
O, kızı gördü.
Translate from Turkish to English
O kızı tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onun kızı hasta.
Translate from Turkish to English
Mary bir parti kızı.
Translate from Turkish to English
Bu kızı beğeniyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Onun kızı, artık eski kıyafetleri gelmeyecek kadar büyümüş.
Translate from Turkish to English
Üç kızı var.
Translate from Turkish to English
Kızı hareketlerinde hızlıdır.
Translate from Turkish to English
Tom'un yetişkin bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary'nin genç bir kızı var.
Translate from Turkish to English
O, Tom'un kızı.
Translate from Turkish to English
Onun evli iki kızı var.
Translate from Turkish to English
Finceyi sadece o kızı sevdin diye mi öğrendin?
Translate from Turkish to English
Mary'nin kızı bir kazada öldü.
Translate from Turkish to English
Sen Tom'un kızı mısın?
Translate from Turkish to English
Onların kızı hemşire.
Translate from Turkish to English
Onun kızı eti kızarttı.
Translate from Turkish to English
Bir kızı hiç öpmedim.
Translate from Turkish to English
Sevgilisi okul oyunu için başka bir kızı öpmek zorunda olduğu için Mary mutsuz.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi öpmeden önce bir kızı asla öpmemişti.
Translate from Turkish to English
Tom her zaman kızı hakkında endişelenir.
Translate from Turkish to English
Tom'un kızı ona bir resim çizdi.
Translate from Turkish to English
Kızı genç bir yazarla kaçtı.
Translate from Turkish to English
O kızı hiç düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom'un iki kızı var. Her ikisi de evli.
Translate from Turkish to English
O kızı gerçekten seviyorum.
Translate from Turkish to English
Bir kızı boğulmaktan kurtardığı için ona ödül verildi.
Translate from Turkish to English
Tom bir okul kızı kadar uçarıdır.
Translate from Turkish to English
Onun iki kızı var.
Translate from Turkish to English
O kasabanın en çekici kızı.
Translate from Turkish to English
Tom bir kızı öptü ve tüm gece onunla dans etti.
Translate from Turkish to English
Tom'un güzel bir kızı var.
Translate from Turkish to English
Tom'un bir kızı olduğunu neden söylemedin bana?
Translate from Turkish to English
Belediye başkanının kızı kaçırıldı.
Translate from Turkish to English
Bir kızı oldu.
Translate from Turkish to English
Kızı işe alacağım çünkü Fransızca konuşabiliyor.
Translate from Turkish to English
Bu müzik bana o kızı hatırlatır.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: sürüyor, Plaj, tarafta, rezervasyonu, yaptırmak, güvenliğine, hoşlanıyorum, çatal, eksik, bıçak.