Turkish example sentences with "para"

Learn how to use para in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Maria kıyafete çok para harcıyor.
Translate from Turkish to English

Ne kadar para istiyorsun?
Translate from Turkish to English

O harcadığından daha fazla para kazanıyor.
Translate from Turkish to English

10 kâğıt tabak kaç para?
Translate from Turkish to English

O aşırı para harcıyor.
Translate from Turkish to English

Bana biraz para verebilir misin?
Translate from Turkish to English

Ne kadar para?
Translate from Turkish to English

Mac bir yabani at almak istediğinden dolayı para biriktiriyor.
Translate from Turkish to English

Para tüm kötülüklerin köküdür.
Translate from Turkish to English

Benden para isteme.
Translate from Turkish to English

Para bütün kötülüğün köküdür.
Translate from Turkish to English

Yaz tatiline hazırlık için ne kadar para biriktirildi?
Translate from Turkish to English

O her zaman para istiyor.
Translate from Turkish to English

Fransa'nın para birimi franktı ve sembolü "₣" idi. Frank Fransa'da artık kullanılmıyor ama Gine gibi bazı eski Fransız kolonilerinde hâlâ kullanılmaktadır.
Translate from Turkish to English

Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü "₤" idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
Translate from Turkish to English

Arjantin'in eski para birimi Austral'di. Sembolü "₳" idi.
Translate from Turkish to English

Cüzdanımda daha fazla para yok.
Translate from Turkish to English

Para kazanmak onun dinidir.
Translate from Turkish to English

Para kazanmak hayattaki asıl amacıdır.
Translate from Turkish to English

Hayattaki yegâne hedef para kazanmak değildir.
Translate from Turkish to English

Kara para skandalı, 11 Eylül, euronun yayılması, Eski Avrupa, IV. Hartz, Bayan Başbakan, vantilatör mili, iklim felaketi, mali kriz, enkaz primi ve kızgın vatandaş, Almanya'da yılın son 10 kelimesidir.
Translate from Turkish to English

Para tüm kötülüklerin anasıdır.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşim babamın kazandığının yarısı kadar daha az para kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Sıkıntılı günlere karşı biraz para biriktirmelisiniz.
Translate from Turkish to English

Şu anda istediğim para değil, fakat zamandır.
Translate from Turkish to English

Para yönünden cömerttir.
Translate from Turkish to English

Para konuşur.
Translate from Turkish to English

Tom şehirde yaşamaya yetecek kadar para kazanıyor mu?
Translate from Turkish to English

Bir grup gangster para çaldı.
Translate from Turkish to English

Bir banka bize faizle ödünç para verir.
Translate from Turkish to English

Bankaya para yatırdığında, onu biriktirirsin.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar başarıyı çok para kazanma olarak tanımlarlar.
Translate from Turkish to English

Bana biraz ödünç para verecek kadar nazikti.
Translate from Turkish to English

Onun fikirleri ona hiç para kazandırmadı.
Translate from Turkish to English

Hükümet sanayiye daha çok para yatırmalı.
Translate from Turkish to English

Para harca ve hayatın tadını çıkar!
Translate from Turkish to English

Para harca ve hayattan zevk al!
Translate from Turkish to English

Para için o kadar çok kaygılanma.
Translate from Turkish to English

Gazete dağıtarak para kazandı.
Translate from Turkish to English

Para her kapıyı açar.
Translate from Turkish to English

Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Borsa yatırımında çok para kaybetti.
Translate from Turkish to English

Minnettarlık göstergesi olarak bana biraz para verdi.
Translate from Turkish to English

O her zaman benden borç para alıyor.
Translate from Turkish to English

Gezi çok fazla para gerektirir.
Translate from Turkish to English

Sahip olduğum çok az para çalındı.
Translate from Turkish to English

Önce para kazanmak için sağlığımızı sonra da sağlığımızı geri kazanmak için paramızı harcarız.
Translate from Turkish to English

O, para biriktirmek için kendi planını uygulamaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Güçsüz bir prens olan Eric Danimarkalılar arasında büyük hoşnutsuzluğa sebep olan kötü bir para sistemi çıkardı.
Translate from Turkish to English

Yurt dışındaki Japon turistler çok para harcarlar.
Translate from Turkish to English

Tom para bağışlamak istiyor.
Translate from Turkish to English

O işten hiç para kazandın mı?
Translate from Turkish to English

Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
Translate from Turkish to English

Bana biraz para vermeyecek misin?
Translate from Turkish to English

Küçük erkek kardeşim biraz para istedi.
Translate from Turkish to English

Ben, para sayesinde yurtdışında eğitim yapabildim.
Translate from Turkish to English

Yanımda para yok.
Translate from Turkish to English

O, para ile birlikte kaçtı.
Translate from Turkish to English

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.
Translate from Turkish to English

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.
Translate from Turkish to English

Diğerlerine yardım etme ve para kazanma fikrine cezbedildim.
Translate from Turkish to English

Diğerlerine yardım etme ve para kazanma fikri beni cezbetti.
Translate from Turkish to English

Ondan para üstünü istediğimde, onu bana verdi.
Translate from Turkish to English

Biz onlara para ve giysi sağladık.
Translate from Turkish to English

IMF Uluslararası Para Fonu (IMF) anlamına gelir.
Translate from Turkish to English

Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.Gerçek para yapmanın tek yolu her kuruşu kazanmaktır.
Translate from Turkish to English

Ben borç para alırım.
Translate from Turkish to English

Sadece para hakkında mı?
Translate from Turkish to English

O, onu para için yaptı.
Translate from Turkish to English

Bu para değil.
Translate from Turkish to English

İnsanlar buradan beş para etmez görünüyor.
Translate from Turkish to English

Ken hızdan dolayı 7.000 yen para cezasına çarptırıldı.
Translate from Turkish to English

Ben biraz para istiyorum.
Translate from Turkish to English

Her zaman bir kötümserden ödünç para al; o, geri ödenmesini beklemez.
Translate from Turkish to English

O, tatiline çok para harcadı.
Translate from Turkish to English

Para döşeme tahtalarının altında gizlenmişti.
Translate from Turkish to English

Para gerçekten ödenildi mi?
Translate from Turkish to English

Gereğinden daha fazla para harcamadı.
Translate from Turkish to English

O süt satarak çok para yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye biraz para bıraktı.
Translate from Turkish to English

O, son çare olarak babasından ödünç para aldı.
Translate from Turkish to English

Bana hem nasihat hem de para verdi.
Translate from Turkish to English

Tom eskisi kadar çok para harcamak istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Akıllıca kullanılırsa, para çok işe yarar.
Translate from Turkish to English

Oda arkadaşım, filmlere para harcama söz konusu olduğunda, müsriftir; o fiyatı ne olursa olsun, onları piyasaya çıktığı gün alıyor.
Translate from Turkish to English

Para emrinizde.
Translate from Turkish to English

Para evrak çantasından çalındı.
Translate from Turkish to English

Sana borç para vereceğim, ama aklında bulunsun, bu son kez.
Translate from Turkish to English

Para spor salonunun yapımı için ayrılmıştır.
Translate from Turkish to English

Ondan biraz daha para istemek için sonunda cesaretini topladı.
Translate from Turkish to English

Ben beş para etmez bir serseriyim.
Translate from Turkish to English

Para istiyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Para her zaman insan ilişkilerinde çok önemli sayılmaz.
Translate from Turkish to English

Zengin olsaydım, ben sana biraz para verirdim.
Translate from Turkish to English

Biraz para yatırmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Beklenmeyen bir para erkek kardeşimin ve karısının maddi durumunu düzeltti.
Translate from Turkish to English

O bankaya büyük miktarda bir para yatırdı.
Translate from Turkish to English

Jane biraz para çekmek için bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

New York'ta bir sürü para yaptı ve doğduğu küçük kasabaya geri döndü.
Translate from Turkish to English

Çek birine para ödeme yöntemidir.
Translate from Turkish to English

Yanında bozuk para var mı?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: şüphelenmiş, olmalılar, ticareti, yapıyorlar, dominosunun, keyfini, çıkardılar, inanabilirsin, bel, bağlayamazsın.