Turkish example sentences with "hayatta"

Learn how to use hayatta in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Sen olmasaydın, o hâlâ hayatta olacaktı.
Translate from Turkish to English

Onun yardımı olmasa, şu an hayatta olmam.
Translate from Turkish to English

Eğer o uçağa binmiş olsaydım şu an hayatta olmazdım.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşlerin her ikisi de hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Seninle gerçek hayatta buluşmak harikaydı.
Translate from Turkish to English

Annem hâlâ hayatta olsaydı, o zaman bana yardımcı olurdu.
Translate from Turkish to English

O süpermarkete giderseniz, günlük hayatta kullandığınız pek çok şeyi satın alabilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Hayatta kalma arzusu ve ölüm korkusu artistik duygulardır.
Translate from Turkish to English

Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Oğlumun hâlâ hayatta olduğunu düşünmek elimde değil.
Translate from Turkish to English

Bu adam hayatta.
Translate from Turkish to English

Hayatta derece yapmak için hepimiz çok çalışırız fakat sadece birkaç kişi başarır.
Translate from Turkish to English

Önemli olan tek şey hayatta olmandır.
Translate from Turkish to English

Hayatta her şey hoş değidir.
Translate from Turkish to English

Hayatta başarı, çalışkanlık ve uyanıklık içinde yatar.
Translate from Turkish to English

Hayatta neyin en önemli olduğu kişiden kişiye değişir.
Translate from Turkish to English

Hayatta hiçbir şey sağlıktan daha önemli değildir.
Translate from Turkish to English

Hayatta herkesin isteği başarılı olmaktır.
Translate from Turkish to English

Hayatta başarı sürekli çaba gerektirir.
Translate from Turkish to English

Hayatta büyük zevk insanların yapamayacağını söylediği şeyi yapmaktır.
Translate from Turkish to English

Hayatta zorluk seçimdir.
Translate from Turkish to English

Hayatta birçok zorluklara katlanmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Hayatta hiçbir şey keyifli değildir.
Translate from Turkish to English

Hayatta birçok gizemler vardır.
Translate from Turkish to English

Her iki erkek kardeş hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Hayatta kalabilmen bir mucize.
Translate from Turkish to English

Hayatta bazı şeyler kontrol etme yeteneğimizin ötesindedir.
Translate from Turkish to English

Tom hayatta kalmak için ne gerektiğini anlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, hayatta kalma şansı olduğunu düşündü.
Translate from Turkish to English

Eğer ambulans biraz daha erken gelseydi Tom hayatta kalabilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom, hayatta olmak için kesinlikle şanslı.
Translate from Turkish to English

Tom ve ailesi depremde hayatta kaldılar.
Translate from Turkish to English

Eğer Tom Mary'ye yardım etmeseydi, onun hayatta kalma şansı olmayacaktı.
Translate from Turkish to English

Tom'un kazada hayatta kalması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Turkish to English

O hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Onların hiçbiri hayatta değil.
Translate from Turkish to English

Keşke o şimdi hayatta olsa.
Translate from Turkish to English

Onun yaşlı kedisi hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Onun zavallı köpeği hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Bütün hayatta kalma umudundan vazgeçtim.
Translate from Turkish to English

Hayatta herkes başarılı olmaz.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de hayatta değiller.
Translate from Turkish to English

Bu adamların nasıl hayatta kaldıklarını görmek oldukça etkileyiciydi.
Translate from Turkish to English

Neredeyse tüm köpekler hayatta.
Translate from Turkish to English

Onun hayatta kalması için her şeyi denedim.
Translate from Turkish to English

Onun ölü mü yoksa hayatta mı olduğunu bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onun hayatta olduğunu duyduğumda rahatladım.
Translate from Turkish to English

Onun hâlâ hayatta olduğundan emin olmak için kontrol ettim.
Translate from Turkish to English

Eğer doktorunun tavsiyesini dinlediyse, o hâlâ hayatta olabilir.
Translate from Turkish to English

Siz her zaman çocuklarınızın hayatta başarılı olmaları için yardım edecek şeyleri yaparak zaman harcamalısınız.
Translate from Turkish to English

O hâlâ hayatta mıdır?
Translate from Turkish to English

Köpeklerin çoğu hayatta.
Translate from Turkish to English

Jack'in hayatta hiçbir amacı yoktur.
Translate from Turkish to English

O, uçak kazasında hayatta kaldı.
Translate from Turkish to English

Onun hâlâ hayatta olduğunu duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Birçoğu bu hastalık yüzünden hayatta kalmaz.
Translate from Turkish to English

Onlar onun hâlâ hayatta olduğunu söylüyorlar.
Translate from Turkish to English

Onun eski kedisi hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

İnsanlar onun hâlâ hayatta olduğunu söylüyorlar.
Translate from Turkish to English

O hâlâ bir yerlerde hayatta olabilir.
Translate from Turkish to English

Oğlunun hâlâ hayatta olduğuna inanıyor.
Translate from Turkish to English

Matematik günlük hayatta önemlidir.
Translate from Turkish to English

Hayatta daha önemli şeyler var.
Translate from Turkish to English

Hayatta olduklarına dair biraz ümit var.
Translate from Turkish to English

Vahşi hayatta tek başına yaşayabilir misin?
Translate from Turkish to English

Kazada hayatta kalan tek kişiydi.
Translate from Turkish to English

Kazadan sonra, hayatta olduğu için mutlu.
Translate from Turkish to English

Güçlü hayatta kalacak ve zayıf ölecek.
Translate from Turkish to English

Adaptasyon hayatta kalmak için anahtardır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ölü mü yoksa hayatta mı olduğunu bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom hayatta mı?
Translate from Turkish to English

Hepimiz sıkı şekilde hayatta derece yapmaya çalışırız fakat sadece birkaç kişi başarır.
Translate from Turkish to English

O zaman savaş alanına gitmeyi reddetseydi, hâlâ hayatta olurdu.
Translate from Turkish to English

Aşk hayatta kalacak.
Translate from Turkish to English

Onlar hayatta kalacak.
Translate from Turkish to English

Kedin hayatta kalacak.
Translate from Turkish to English

O, hayatta kalacak.
Translate from Turkish to English

Ben hayatta kalacağım.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Eğer emniyet kemeri olmasaydı şu an hayatta olmazdım.
Translate from Turkish to English

Tom'a nasıl hayatta kalacağımı öğrettim.
Translate from Turkish to English

Tek başıma hayatta kalabilirim.
Translate from Turkish to English

Tom depremden hayatta kalanlara yardım etmek için Kızıl haça para bağışladı.
Translate from Turkish to English

Ailemi üzmek istemiyorum. Hayatta beni en çok seven insanlar onlardır.
Translate from Turkish to English

Üniversite hayatta kaç kere bitirilir?
Translate from Turkish to English

Tom'un hayatta büyük bir hırsı vardı. O bir yarış arabası sürücüsü olmaktı.
Translate from Turkish to English

Bu hayatta tek suçlu ben olabilirim.
Translate from Turkish to English

Hayatta varoluşumuzu hep sorgulamışımdır.
Translate from Turkish to English

Hiç hayatta kalmadın.
Translate from Turkish to English

Hayatta kalmazdın.
Translate from Turkish to English

Hayatta kalmayacaksın.
Translate from Turkish to English

Hayatta kalacaksın.
Translate from Turkish to English

Hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Hayatta çeşit çeşit insanlar mevcuttur.
Translate from Turkish to English

Hayatta mısın?
Translate from Turkish to English

Onlar hayatta mı?
Translate from Turkish to English

Hayatta kalan var mı?
Translate from Turkish to English

Onlar hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de hayatta.
Translate from Turkish to English

Güçlükle hayatta kaldık.
Translate from Turkish to English

Tom hayatta değil.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Çık, dışarı, keki, kilo, Korece, çalışıyorum, Amerikanım, Fonetik, işaretleri, okuyabiliyor.