Turkish example sentences with "kişisel"

Learn how to use kişisel in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Kişisel özgürlük demokrasinin ruhudur.
Translate from Turkish to English

Dün yeni bir kişisel bilgisayar satın aldım.
Translate from Turkish to English

Kilo almak, kişisel gelişimin en kolay metodudur.
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgisayarlar çok faydalıdırlar.
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgisayarlar çok kullanışlıdır.
Translate from Turkish to English

Buradaki kişisel bilgisayar sistemi değiştiremediği için hiçbir şey yapılamaz.
Translate from Turkish to English

Kişisel bir şey değil.
Translate from Turkish to English

Kişisel bir bilgisayarı nasıl kullanacağınızı biliyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Benim kişisel bakış açıma göre onun fikri doğrudur.
Translate from Turkish to English

Sana benim kişisel görüşümü vereyim.
Translate from Turkish to English

Daha sonra kralların kişisel muhafızlarına uydular deniyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye birçok kişisel soru sordu.
Translate from Turkish to English

Böylesine kişisel bir soru sorduğum için lütfen beni affet.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom çevrimiçi çok fazla kişisel bilgi paylaşıyor.
Translate from Turkish to English

O kişisel görünüşünü çok umursar.
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgisayarın benimki ile aynı.
Translate from Turkish to English

Onların hepsi benim kişisel eşyalarım.
Translate from Turkish to English

İşini kişisel işlerin ile karıştırmaman gerekir.
Translate from Turkish to English

Benim kişisel bilgisayarıma Microsoft Office yükledim, bu yüzden bana eklenti gönderdiğinde lütfen onun dosya formatını kullan.
Translate from Turkish to English

Bob Jane'e onun kişisel işlerine karışmamasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Kişisel nedenlerden dolayı şirketten ayrıldı.
Translate from Turkish to English

O benim kişisel kullanımım için.
Translate from Turkish to English

Onu kişisel olarak almayın.
Translate from Turkish to English

Kişisel olarak sizi ziyaret edeceğim.
Translate from Turkish to English

Ben kişisel bir bilgisayar istiyorum.
Translate from Turkish to English

O, onun kişisel fikriydi.
Translate from Turkish to English

O, onunla kişisel olarak ilgilendi.
Translate from Turkish to English

O, onu kişisel bir çeki kabul etmesi için ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

Kişisel deneyimlerimden, onunla tartışmanın ağzında kötü bir tat bırakacağını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Kişisel olarak, bundan hoşlandım.
Translate from Turkish to English

Bütün bunlar kişisel eşyalarınız mı?
Translate from Turkish to English

Kişisel sebeplerden ötürü reddettim.
Translate from Turkish to English

Kişisel sorular sormamalısın.
Translate from Turkish to English

Kızına bir kişisel bilgisayar aldı.
Translate from Turkish to English

Başkan konuyla ilgili kişisel görüşünü belirtti.
Translate from Turkish to English

Bu kişisel.
Translate from Turkish to English

Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Bu çok kişisel.
Translate from Turkish to English

O çok kişisel.
Translate from Turkish to English

Bunu kişisel olarak alma, Tom.
Translate from Turkish to English

Tom'la konuşacak kişisel bir şeyim var.
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgilerimi daha iyi korumalıydın, bu senin en büyük hatan.
Translate from Turkish to English

Tom onu kişisel olarak almadı.
Translate from Turkish to English

Kişisel aşk diye bir şey yok, genel aşk var ve bu benim hoşuma gitti, gidiyor, gidecek.
Translate from Turkish to English

Ben kişisel ayrıcalık ve çıkar beklemeden fikirlerimi sunmaya hazırım.
Translate from Turkish to English

Şimdi bu kişisel.
Translate from Turkish to English

Gerçekten kişisel.
Translate from Turkish to English

Kişisel değildi.
Translate from Turkish to English

Kişisel görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Kişisel olma.
Translate from Turkish to English

Bunun hepsi benim kişisel kullanımım içindir.
Translate from Turkish to English

Kişisel hayatıma çok burnunu sokuyorsun.
Translate from Turkish to English

Neden kişisel hayatıma burnunu sokuyorsun?
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgiyi vermemek bizim prensibimizdir.
Translate from Turkish to English

İnsanların kişisel bilgilerini almak ve satmak önemli bir sorun oluyor.
Translate from Turkish to English

Size kişisel bir soru sorabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Bütün plân sadece onun kişisel görüşleri üzerine kurulu.
Translate from Turkish to English

Seninle görüşecek kişisel bir şeyim var.
Translate from Turkish to English

İlgilenecek biraz kişisel işim var.
Translate from Turkish to English

Bunu kişisel olarak almayın.
Translate from Turkish to English

Tom benim kişisel yardımcım.
Translate from Turkish to English

Sana cevap vermek istemeyebileceğin bazı kişisel sorular sormak zorundayım.
Translate from Turkish to English

Tom'un kişisel hayatı hakkında çok şey bilmiyoruz.
Translate from Turkish to English

Bunu neden bu kadar kişisel alıyorsun?
Translate from Turkish to English

Bu sadece benim kişisel görüşüm.
Translate from Turkish to English

Dünyada kişisel çıkarlarını milli çıkarlardan önde tutan politikacılardan nefret ediyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye cevap vermeyi reddettiği bazı çok kişisel sorular sordu.
Translate from Turkish to English

Çok üzgünüm. Toplantı tarihini kişisel nedenlerle 6 Mart olarak değiştirmenizi rica etmek zorundayım..
Translate from Turkish to English

Bu kişisel değil.
Translate from Turkish to English

Sence ahlak genel ve kişisel diye ikiye ayrılır mı?
Translate from Turkish to English

O beni kişisel olarak davet etti.
Translate from Turkish to English

Geç kalması kişisel özelliğidir.
Translate from Turkish to English

Yalnızca kişisel eşyalarım var.
Translate from Turkish to English

Portekiz kişisel kullanım için uyuşturucu bulundurmayı suç olmaktan çıkardı.
Translate from Turkish to English

Kişisel yaşamı hakkında çok bilgimiz yok.
Translate from Turkish to English

Kişisel bilgisayarı kullanabilen tek kişi o.
Translate from Turkish to English

Goethe'nin kişisel sözcük dağarcığı neredeyse seksen bin sözcükten oluşuyordu.
Translate from Turkish to English

Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı.
Translate from Turkish to English

Kişisel olarak güvenliğini garanti ederim.
Translate from Turkish to English

Tom, yakın kişisel ilişkilerden rahatsız.
Translate from Turkish to English

Bu biraz kişisel.
Translate from Turkish to English

Bu kişisel bir mesele.
Translate from Turkish to English

Kadınlar kişisel ilişkileri sürdürmek için konuşmayı kullanırlar.
Translate from Turkish to English

Bu sadece benim kişisel fikrim.
Translate from Turkish to English

Kişisel nedenlerden dolayı.
Translate from Turkish to English

Tom kişisel hayatı hakkında benimle konuşmadı.
Translate from Turkish to English

Bu benim kendi kişisel fikrim.
Translate from Turkish to English

Yeni bir kişisel bilgisayar almak için para biriktiriyorum.
Translate from Turkish to English

Seninle kişisel bir sorunu tartışmak için buraya geldim.
Translate from Turkish to English

Size kişisel bir soru sormamın bir sakıncası var mı?
Translate from Turkish to English

Bu çok kişisel bir soru.
Translate from Turkish to English

Tom kişisel olarak tanıdığım Fransızca konuşabilen tek kişidir.
Translate from Turkish to English

Okulda kişisel dijital yardımcıya izin verilmez.
Translate from Turkish to English

Bu kişisel bir konu.
Translate from Turkish to English

Hayır, bu kişisel bir karar değildi.
Translate from Turkish to English

Herkesin kişisel özgürlük hakkı vardır.
Translate from Turkish to English

Kişisel bir şey için bütün emeklerini sokağa atma.
Translate from Turkish to English

500.000 yenlik bir kişisel vergi muafiyetin var.
Translate from Turkish to English

Kişisel Kurtarıcınız olarak İsa Mesih'i kabul ediyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom kişisel eşyalarının hepsini sattı.
Translate from Turkish to English

Onları kişisel olarak tanıdın mı?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: gerekiyor, yarım, bitti, Deli, Saatin, Duvarda, Saatinde, göndermeyi, döneceğim, Otele.