Turkish example sentences with "ortasında"

Learn how to use ortasında in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Dersin ortasında konuşma.
Translate from Turkish to English

O yer hiçbir yerin ortasında değildir.
Translate from Turkish to English

Konuşmasının ortasında bayıldı.
Translate from Turkish to English

"Ben polisim. Karakola kadar gelir misiniz?” "N-neden?" “Şehrin ortasında silahla ateş etmenin suç olmadığını mı düşünüyorsun?”
Translate from Turkish to English

Istasyon şehrin ortasında.
Translate from Turkish to English

Otobüs caddenin ortasında aniden durdu.
Translate from Turkish to English

Tom odanın ortasında durdu.
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında uyandı.
Translate from Turkish to English

Parkın ortasında bir gölet bulunmaktadır.
Translate from Turkish to English

Robert telefon konuşmasının ortasında kırılıp ayrıldı.
Translate from Turkish to English

Yolun ortasında bir kamyon duruyordu.
Translate from Turkish to English

Kavşağın ortasında benzinimiz bitti.
Translate from Turkish to English

Konferansın ortasında uyuya kaldık.
Translate from Turkish to English

Bu taşın ortasında bir deliği var.
Translate from Turkish to English

Şehrin ortasında bir yangın patlak verdi.
Translate from Turkish to English

Şehrin ortasında yangın çıktı.
Translate from Turkish to English

Konuşmasının ortasında sustu.
Translate from Turkish to English

Bebek gecenin ortasında uyandı.
Translate from Turkish to English

Sahnenin ortasında tek başına bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Çölün ortasında benzinimiz bitti.
Translate from Turkish to English

Mayıs ayı ortasında Japonya'ya dönecek.
Translate from Turkish to English

Neden ofisin ortasında oturuyorsun?
Translate from Turkish to English

Araba yolun ortasında istop etti.
Translate from Turkish to English

Milletin ortasında böyle konuşma.
Translate from Turkish to English

Bir zaman kendimi problemlerin ortasında buluyorum.
Translate from Turkish to English

Tartışmanın ortasında kalktı ve gitti.
Translate from Turkish to English

Mağaza şehrin tam ortasında.
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında terk edilmiş sokaktan aşağıya doğru yürürken biraz huzursuz hissetti.
Translate from Turkish to English

Gecenin ortasında uyanık kalmaya devam ediyorum.
Translate from Turkish to English

Hiçbir yerin ortasında değiliz.
Translate from Turkish to English

Tom odanın ortasında duruyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un arabası yolun ortasında park edilmiş.
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında gitti.
Translate from Turkish to English

Tom bir şeyin ortasında.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir tartışmanın ortasında gibi görünüyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir kavganın ortasında gibi görünüyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom onun dikkatini çekmek için gecenin ortasında Mary'nin penceresine taşlar attı fakat bunun yerine onun camını kırarak sonuçlandı ve Mary'nin babası polisi aradı.
Translate from Turkish to English

Kutsal ağaç kutsal ağaçlığın ortasında durur.
Translate from Turkish to English

Ada gölün ortasında bulunuyor.
Translate from Turkish to English

Ve sonra, harika bir yemeğin ortasında geğirmeye başladı! Nasıl da rahatsız edici!
Translate from Turkish to English

Tokyo'da soğuk mevsim kasım ortasında başlar.
Translate from Turkish to English

Coca-Cola, Fanta'yı 2. Dünya Savaşının ortasında Alman pazarı için icat etti.
Translate from Turkish to English

Neden 5 ve 50 yenlik bozuk paraların ortasında boşluk var?
Translate from Turkish to English

Gemi okyanusun ortasında devrildi.
Translate from Turkish to English

Kentin ortasında bir çeşme var.
Translate from Turkish to English

Arabamız caddenin ortasında bozuldu.
Translate from Turkish to English

O, partinin ortasında geldi.
Translate from Turkish to English

Bir şeyin ortasında mısın?
Translate from Turkish to English

Sen hiç gecenin ortasında duş aldın mı?
Translate from Turkish to English

Bir oyuncu oyunun tam ortasında bayıldı.
Translate from Turkish to English

Toplantı gün ortasında bitti.
Translate from Turkish to English

Tom odanın ortasında duruyor.
Translate from Turkish to English

Tom odanın ortasında.
Translate from Turkish to English

Sınav ortasında mideniz guruldarsa, bu oldukça utandırıcı bir durum olur.
Translate from Turkish to English

Kütüphanenin ortasında tamamen dergilerle kaplı bir masa vardı.
Translate from Turkish to English

Bir durgunluğun ortasında bile bir işi bırakmak zorunda olduğumuz zamanlar vardır.
Translate from Turkish to English

Fındık sonbaharın ortasında hasat edilir.
Translate from Turkish to English

Tom felaketin ortasında her zaman hakkında gülecek bir şey bulan kişi türüdür.
Translate from Turkish to English

Bu tayfunun ortasında çırılçıplak dışarı gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Çocuklar caddenin ortasında oyuyordu.
Translate from Turkish to English

Noel kaktüsümüz her zaman ekimin ortasında çiçek açar.
Translate from Turkish to English

Tom oturma odasının ortasında oturuyordu.
Translate from Turkish to English

Birçok çiçek türleri nisanın ortasında çıkarlar.
Translate from Turkish to English

Bir gece rüyasında, güzel mor bir çiçek bulduğunu ve çiçeğin ortasında da değerli bir mücevher bulunduğunu gördü.
Translate from Turkish to English

Ambulans yoğun bir caddenin ortasında bozuldu.
Translate from Turkish to English

Bütün sahipsiz mal yarın gün ortasında atılacak.
Translate from Turkish to English

Parkın ortasında büyük bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Arızalı bir araba yolun ortasında duruyordu.
Translate from Turkish to English

Turun ortasında onlar ana gruptan ayrıldılar.
Translate from Turkish to English

Aniden, Mary kendini bir tartışmanın ortasında buldu.
Translate from Turkish to English

Yuvarlak bir lamba, tavanın ortasında asılıyor.
Translate from Turkish to English

O, gecenin ortasında uyandı.
Translate from Turkish to English

Telefon gecenin ortasında çaldığında o hemen bir şeyin kötü olduğunu bildi.
Translate from Turkish to English

Burada bir şeyin ortasında olduğumu göremiyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında uyandı ve bütün bir torba kurabiyeyi yedi.
Translate from Turkish to English

Biz odanın ortasında durduk.
Translate from Turkish to English

Mary odanın ortasında duruyordu.
Translate from Turkish to English

O, gecenin ortasında ormana gider ve şimdi karanlıktan korkuyormuş gibi davranıyor.
Translate from Turkish to English

Gecenin ortasında Taninna'yı aradığın doğru mu?
Translate from Turkish to English

Pasifiğin ortasında onların yakıtı bitti.
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında Mary'nin evine geldi.
Translate from Turkish to English

Hawaii, Pasifik ortasında yalnız bir ada gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Ben ülkenin ortasında yaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Okul bahçesinin ortasında duruyorum.
Translate from Turkish to English

Ben konserin ortasında tiyatroyu terk etmek zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Konserin ortasında tiyatroyu terk etmek zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Bazen gecenin ortasında aç hissediyorum.
Translate from Turkish to English

Bu kadar soğukken neden yaz mevsiminin ortasında gibi giyiniyorsun?
Translate from Turkish to English

Yolun ortasında beyaz bir çizgi var.
Translate from Turkish to English

Amerika aşırı dozda bir ilaç salgınının ortasında.
Translate from Turkish to English

Boston'un ortasında bir ofis kiralamak çok pahalı.
Translate from Turkish to English

Tom öğleden sonranın ortasında Mary'nin evine vardı.
Translate from Turkish to English

O gecenin ortasında ona sinsice yaklaştı.
Translate from Turkish to English

Kütüphane şehrin ortasında.
Translate from Turkish to English

O, odanın ortasında durdu.
Translate from Turkish to English

Benim evim şehrin ortasında.
Translate from Turkish to English

Tony ve annesi şehrin ortasında bir otobüse bindiler.
Translate from Turkish to English

Daha önce gün ortasında hiç bira içmedim.
Translate from Turkish to English

Tom geceleyin göğsünün ortasında yanan bir ağrı ile uyandı.
Translate from Turkish to English

Tom gecenin ortasında bana bir mesaj gönderdi.
Translate from Turkish to English

Bizim gün ortasında öğle yemeğimiz var.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: rekabet, zevk, yapıyorum, Japonca, konuşamıyorum, birkaç, kişi, vaktinde, geldi, Sadece.