Babam bir lisede İngilizce dersine giriyor.
Translate from Turkish to English

Cuma gecesi lisede bir dans olacak.
Translate from Turkish to English

Daha sonra, lisede, kimyayı vitamin haplarını aldığım şekilde alacaktım.
Translate from Turkish to English

Tom bana lisede tanıdığım birini hatırlatıyor.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ lisede.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ lisede iken evsizler barınağında bir gönüllü olarak çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary lisede arkadaştı ve mezun olduktan birkaç yıl sonra çıkmaya başladılar.
Translate from Turkish to English

Tom yerel bir lisede hademe olarak işi kabul etti.
Translate from Turkish to English

Lisede bir yılım daha var.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki nisan ayında lisede olacağım.
Translate from Turkish to English

Lisede tenis oynardım.
Translate from Turkish to English

Lisede birçok konuda ders alıyoruz.
Translate from Turkish to English

Klasik Japon edebiyatını son kez lisede okudum.
Translate from Turkish to English

Tom lisede öğretmek için nitelikli değil.
Translate from Turkish to English

Lisede matematikte iyiydi.
Translate from Turkish to English

Lisede İngilizce dil bilgisi öğretir.
Translate from Turkish to English

Caddenin yukarısındaki lisede Fransızca öğretirim.
Translate from Turkish to English

Lisede Fransızca öğretirim.
Translate from Turkish to English

Lisede Fransızca öğrenmek zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Tom bir lisede Fransızca öğretiyor.
Translate from Turkish to English

Lisede, Fransızca benim sevdiğim dersti.
Translate from Turkish to English

Keşke lisede Fransızca öğrenme fırsatım olsaydı.
Translate from Turkish to English

Lisede Fransızca öğrendiğini sanıyorum.
Translate from Turkish to English

Geçmişte lisede, her sabah altıda kalkardım.
Translate from Turkish to English

Tom lisede en popüler olmayan çocuktu.
Translate from Turkish to English

Artık lisede değiliz.
Translate from Turkish to English

Tom lisede çok daha eğlenceli görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom lisede özellikle iyi bir öğrenci değildi.
Translate from Turkish to English

Lisede herkes böyle aptalca şeyler yapar.
Translate from Turkish to English

Herkes lisede öyle aptalca şeyler yapar.
Translate from Turkish to English

Lisede bir kızım var.
Translate from Turkish to English

Tom lisede benim en iyi arkadaşımdı.
Translate from Turkish to English

Tom bana lisede Fransızca eğitimi almadığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Ben klasik bir lisede okuyorum.
Translate from Turkish to English

Şehirdeki en büyük lisede tarih öğretiyorum.
Translate from Turkish to English

Lisede popüler miydin?
Translate from Turkish to English

Tom'la Mary lisede benim en iyi arkadaşlarımdı.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ lisede, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom o lakabı lisede aldı.
Translate from Turkish to English

Biz lisede flört ettik.
Translate from Turkish to English

Lisede Tom'la flört ettiğin doğru mu?
Translate from Turkish to English

Lisede çıktığın şu şişman kızın adı nedir?
Translate from Turkish to English

Şimdi senin evin yanındaki lisede öğretmenlik yaptığımı sana söyledim mi?
Translate from Turkish to English

Lisede notların nasıldı?
Translate from Turkish to English

Siz ikiniz lisede arkadaş mıydınız?
Translate from Turkish to English

Lisede çok çalıştın mı?
Translate from Turkish to English

Bizim lisede, Framsızca seçmeli dersti.
Translate from Turkish to English

Lisede öğrenci kurulu başkanıydım.
Translate from Turkish to English

Bu lisede kaç tane İspanyolca öğretmeni var?
Translate from Turkish to English

Oğlum şimdi lisede.
Translate from Turkish to English

Tom, caddenin karşısındaki lisede tarih dersi vermektedir.
Translate from Turkish to English

Ben öğretmenim, bir lisede çalışıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bir lisede tarih dersleri veriyor.
Translate from Turkish to English

O, lisede çok iyi yapıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom lisede basketbol oynadı.
Translate from Turkish to English

Tom üniversitede ama onun kız arkadaşı hâlâ lisede.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary lisede tanıştılar.
Translate from Turkish to English

Öğretmen bir lisede çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Onlar lisede tanıştılar.
Translate from Turkish to English

Bizim lisede Fransızca seçmeli derstir.
Translate from Turkish to English

Tom lisede son sınıf öğrencisidir.
Translate from Turkish to English

Kızım lisede ders vermek istiyor.
Translate from Turkish to English

Bu lisede öğrencileri sebep olmaksızın cezalandırırız.
Translate from Turkish to English

"Lisede Mary ile arkadaş mıydınız? Tam olarak değil."
Translate from Turkish to English

Onlar lisede favori gruplarımdan biriydi.
Translate from Turkish to English

Mary lisede benim en iyi arkadaşlarımdan biriydi.
Translate from Turkish to English

Basketbol lisede benim favori sporumdu.
Translate from Turkish to English

Bu, lisede benim favori sporumdu.
Translate from Turkish to English

Ben yüzmeyi severdim. O, lisede favori sporumdu.
Translate from Turkish to English

O, lisede bir atletti.
Translate from Turkish to English

Ben lisede iken benim sevdiğim dersler coğrafya ve tarihti.
Translate from Turkish to English

O, lisede en iyi arkadaşımdı.
Translate from Turkish to English

Tom henüz lisede değil.
Translate from Turkish to English

Sen lisede bir zorbaydın.
Translate from Turkish to English

O lisede, spor, derslerden daha önemlidir.
Translate from Turkish to English

Lisede voleybol oynamaya başladım.
Translate from Turkish to English

O, lisede, ama erkek arkadaşı üniversitededir.
Translate from Turkish to English

Onlar lisede sevgiliydi.
Translate from Turkish to English

Seni lisede zorlukla tanıyordum.
Translate from Turkish to English

"Lisede nasıldın?" "Ben sakindim ama gerçekten kimyada iyiydim.
Translate from Turkish to English

Onunla lisede çıkmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom yerel bir lisede Fransızca öğretir.
Translate from Turkish to English

Tom lisede Mary'nin en yakın arkadaşıydı.
Translate from Turkish to English

Mary, lisede Kate'in en yakın arkadaşıydı.
Translate from Turkish to English

Lisede popülerdim.
Translate from Turkish to English

Lisede popüler değildim.
Translate from Turkish to English

Hala lisede misin?
Translate from Turkish to English

Tom ile lisede çok alay edildi.
Translate from Turkish to English

Ben Boston'da bir lisede Fransızca öğrettim.
Translate from Turkish to English

Lisede en sevdiğiniz öğretmen kimdi?
Translate from Turkish to English

Lisede basketbol takımında mıydın?
Translate from Turkish to English

Leyla lisede Sami ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Lisede beyzbol oynadın mı?
Translate from Turkish to English

Hâlâ lisede değil misin?
Translate from Turkish to English

Sami yerel bir lisede öğretmendir.
Translate from Turkish to English

Leyla lisede popüler bir kızdı.
Translate from Turkish to English

Leyla lisede sevilen bir kızdı.
Translate from Turkish to English

Tom lisede Gazabın Üzümlerini okudu.
Translate from Turkish to English

Mary lisede Tom'un konuştuğu tek kızdı.
Translate from Turkish to English

Tom lisede zorbalığa maruz kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom lisede çok popülerdi.
Translate from Turkish to English