Turkish example sentences with "verdim"

Learn how to use verdim in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Kitapları bu öğrenciye verdim.

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi.

Birini ben aldım, diğer elmaları ise küçük kız kardeşime verdim.

Anneler Günü'nde anneme 19 çiçek verdim.

Soruya cevap verdim.

Müzik dinleyerek kendime moral verdim.

Onunla ilişkimi tamamen bitirmeye kesin karar verdim.

Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.

Yurtdışında okumaya karar verdim.

Arp çalmayı öğrenmeye karar verdim.

Beni öldürmekle tehdit ettiler, bu yüzden cüzdanımı onlara verdim.

Steno öğrenmeye karar verdim.

Babama bir ipek kravat verdim.

Plağı Ken'e verdim.

Tom ve Paula'ya kameramı ödünç verdim.

Ben eğitime devam etmek için karar verdim.

Köpeğe bir kemik verdim, havlaması durdu.

Kedi yavrusuna Tama adını verdim.

Yeni bir baba olarak, ben ilk çocuğuma pek çok kitap verdim.

Kate'e eve gitmesi için izin verdim.

Mary'nin benimle evlenmesini istemek için kararımı verdim.

Önce plandan hoşlandığımı düşündüm fakat ikinci düşünüşümde ona karşı çıkmaya karar verdim.

İstediğini yapması için ona izin verdim.

Onu küçük çocuğa verdim.

Geçen yıl Japonya'ya gelmeye karar verdim.

Ona söylememek için söz verdim.

Sahip olduğum tüm parayı ona verdim.

Oğluma her ne isterse verdim.

Her sabah koşmaya karar verdim.

Bu ayın kirasını ödemesi için Mary'ye ödünç para verdim.

Ben tekrar bir köpek bulundurmamaya karar verdim.

Arkadaş olarak, ben bir fikir verdim.

Bir doktor olmaya karar verdim.

Tom'un beni affetmesini rica etmek için kararımı verdim.

Sahip olduğum az parayı çocuğa verdim.

Mary'ye bir kitap verdim.

Çantayı Ken'e geri verdim.

Plağı Ken'e verdim, Koji'ye değil.

Margaret ile evlenmeye karar verdim.

Ona bir CD ödünç verdim.

Ona bir kitap verdim.

Gitmemeye karar verdim.

Ona kitabı verdim.

Kararımı verdim.

Kameramı ona ödünç verdim.

Ona bir dergi ödünç verdim.

Ona adresimi verdim.

Ona bir harita verdim.

Tekrar denemeye karar verdim.

Bir araba almaya karar verdim.

Ona biraz nasihat verdim.

Ona birkaç kitap verdim.

Atımın koşmasına izin verdim.

Ona benim kalemimi ödünç verdim.

Ona bir altın saat verdim

Emekli olmaya karar verdim.

Ona bazı kitaplar verdim.

Bir avukat olmaya karar verdim.

Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.

Biraz kilo verdim.

Kedinin odama girmesine izin verdim.

Gitmeye karar verdim.

Ben onu küçük bir çocuğa verdim.

Fransızcada uzmanlaşmaya karar verdim.

Her gün çalışmaya karar verdim.

Arabamı satmak için reklam verdim.

Sahip olduğum bütün parayı ona verdim.

Onu yapmak için bir söz verdim.

Erkek kardeşime bir sözlük verdim.

Onunla evlenmeye karar verdim.

Ona biraz yararlı tavsiye verdim.

Yerimi yaşlı bayana verdim.

Ona sözlüğünü geri verdim.

Dün raporumu verdim.

Ona tam olarak ihtiyacı olan şeyi verdim.

Ona okumak için komik bir kitap verdim.

Arkadaşıma biraz para ödünç verdim.

Doktor olmaya karar verdim.

Oraya gitmeye karar verdim.

Daha çok çalışmak için karar verdim.

Bugün geleceğime dair ona söz verdim.

Daha çok kitap okumak için kendime söz verdim.

Ona dokuza kadar eve döneceğime söz verdim.

Kız kardeşime doğum gününde bir inci gerdanlık verdim.

Arkadaşıma bir demet çiçek verdim.

Jane ile partiye gitmek için söz verdim, ve onun yüzünü kara çıkaramam.

Ona karşı teklif verdim.

Ben kedinin içeri girmesine izin verdim.

Ben burada kalmaya karar verdim.

Kız kardeşime bir sözlük verdim.

Ben köpeklere biraz su verdim.

Arabaya yavaş gitmesi için sinyal verdim.

Üzerimdeki az miktarda parayı ona verdim.

Ona gitmesi için izin verdim.

Onun partiye gitmesine izin verdim.

Yerimi yaşlı bir bayana verdim.

Köpeğe iki parça et verdim.

Onların her birine bin yen verdim.

Onu tekrar yapmayacağıma ona söz verdim.

Stenografi okumaya karar verdim.

Sahip olduğum az miktarda parayı ona verdim.

Also check out the following words: bileceğiz, çocuğun, annesi, sunucu, bilerek, yaptın, kasten, Biwa, gölünden, aşırı.