Turkish example sentences with "seyahat"

Learn how to use seyahat in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Zamanda geçmişe seyahat etmenin imkansız olduğu düşünülüyor.

Seninle seyahat etmek istiyorum.

Seyahat, insanları bilgili yapar.

Seyahat etmeyi severim.

Seyahat çekiyle ödeyebilir miyim?

Seyahat acentelerinin karları hızla arttı.

Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?

Yurt dışına seyahat etmek benim en sevdiğim şeylerden biridir.

Yurt dışında seyahat şimdi daha popüler.

Yurt dışında seyahat etme fırsatım oldu.

Yurt dışında seyahat söz konusu değil.

Yurt dışına seyahat edersen, genellikle bir pasaporta ihtiyacın vardır

O en çok seyahat etmekten hoşlanır.

O, seyahat etmeye alışkındır.

Bir insanı tanımak için, onunla sadece bir hafta seyahat etmelisin.

Ben, makaleyi bir seyahat dergisi tarafından kabul ettirdim.

Yurt dışına seyahat ettiğinizde, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız olur.

O günlerde çok az sayıda kişi yurtdışına seyahat edebiliyordu.

Ben aya seyahat etmek istiyorum.

Yurt dışına bazen yalnız seyahat ederdim.

Biz ülkenin her yerinde seyahat ettik.

Tom'un tek başına seyahat etmek istemesi çok zayıf bir olasılıktır.

Işık dünyanın etrafında bir saniyenin 7.5 katı hızında seyahat eder.

Son gelişmeler onların seyahat planlarını değiştirmelerine neden oldu.

Benim bir yön duyum yok bu yüzden her zaman bir pusula ile seyahat ederim.

Bir bilet olmadan trende seyahat etmemelisin.

Roger batıda şehirden şehire seyahat etti.

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.

Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.

O, bu yaz Tohoku bölgesinde seyahat etti.

Amerikalıların Çin'e seyahat etmeleri için bir vizeye ihtiyaçları var.

Parasızlık seyahat planlarımı bozdu.

Deniz yoluyla mı veya hava yoluyla mı seyahat edersiniz?

Bugüne kadar gemi ile yurtdışına seyahat ettin mi?

Babam hava yoluyla dünyanın her yerine seyahat etti.

Tom'un Boston'a seyahat etme şansı vardı.

Tom hava yoluyla seyahat etmekten kaçınmaya çalışır.

Tom ve Mary Japonya etrafında seyahat etti.

Seyahat etmek eğlencelidir.

Büyük gruplar halinde seyahat etmeyi sevmiyorum.

O yabancı ülkelerde seyahat etti.

Yurtdışına seyahat ederseniz, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız vardır.

Yurt dışına seyahat ederseniz genellikle bir pasaport gereklidir.

Tom seyahat etmeyi sever.

O, seyahat yapmaya alışkındır.

Onun seyahat için büyük bir merakı var.

Ben üniversitede iken sıkı İngilizce eğitimi alsaydım, herhangi bir zamanda yurtdışına seyahat edebilirdim.

Her şeyi hesaba katarsak, seyahat eğlenceliydi.

Büyükannem tren ile seyahat etmeyi sever.

Ertesi sabah onu trenle seyahat ederken buldum.

Onun büyük geliri ona her yıl yurt dışında seyahat etmesini mümkün kılıyor.

Seyahat çeki ile ödeme yapabilir miyim?

Tom uçakla seyahat etmeyi göze alamaz.

Ben sık sık seyahat ederim.

Tek başıma seyahat ettim.

Yalnız seyahat edecekmisin?

Seyahat etmekten hoşlanır mısınız.

O seyahat etmeyi sever.

Yalnız seyahat etmeyi severim.

Japonya'da seyahat ediyordum.

O tek başına seyahat etmeyi sever.

Bir seyahat acentesine soralım.

Babam seyahat ederdi.

Hava yolu ile seyahat etmeyi tercih ediyorum.

Trenle seyahat etmeyi severim.

O yurt dışında seyahat etmeyi sever.

O, seyahat etmekten hoşlanmadı.

O trenle batıya seyahat etti.

Tek başıma seyahat etmeyi severim.

Ben seyahat çeklerimi kaybettim.

Ben bir seyahat acentesi için çalışıyorum.

Ben birçok kez seyahat ettim.

Tom seyahat etmeyi sevmez.

Ben yalnız seyahat etmek istiyorum.

Arabamda seyahat etmeyi tercih ederim.

Uçakla seyahat etmek istiyorum.

Güney Amerika'da seyahat ettik.

O, yalnız seyahat etmekten korkardı.

O, özel bir trenle seyahat etti.

Geçen Yaz İtalya'ya seyahat ettim.

Seyahat çekleriyle ödeyeceğim.

Arabamda seyahat etmeyi severim.

O, gelecek yıl yurtdışına seyahat edecek.

Hiç uçakla seyahat ettiniz mi?

Ben seyahat için hazırlanmakla meşgulüm.

O, seyahat etmeyi gerçekten çok sever.

O, seyahat yapmayı sever.

Seyahat etmek için en iyi yol nedir?

Sık sık seyahat ederim.

O, yalnız seyahat etmek için yeterince yaşlıdır.

Hiç seyahat çekiniz var mı?

Seyahat edecek zamanım yok.

Tekneyle seyahat etmek çok eğlencelidir.

O, ülke çapında seyahat etti.

Bu seyahat acentesini hiç kimse biliyor mu?

Bugünlerde birçok insan arabayla seyahat ediyor.

Bir seyahat çeki bozdurmak istiyorum.

O sık sık yabancı ülkelere seyahat eder.

O, şirket için sadece bir köpekle seyahat etti.

Büyük gruplarda seyahat etmeyi sevmiyorum.

Seyahat edersem, hava yoluyla seyahat etmeyi tercih ederim.

Also check out the following words: gidebilirsin, İngiltere'den, geliyor, Hayaletler, Çiçeklerin, ağaçların, temiz, havaya, taze, suya.