Turkish example sentences with "varmış"

Learn how to use varmış in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

O çoktan varmış olmalıydı.
Translate from Turkish to English

Bu hayvanın, bazı kalıtsal sorunları varmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tuhaf değil mi? Biz çoktan varmış olmalıydık.
Translate from Turkish to English

Tom bir silahı varmış gibi yaptı.
Translate from Turkish to English

Sen başlamadan önce onlar oraya varmış olacak.
Translate from Turkish to English

O, şimdiye kadar New York'a varmış olmalıydı.
Translate from Turkish to English

O, şimdiye kadar oraya varmış olmalıydı.
Translate from Turkish to English

O, şimdiye kadar Osaka'ya varmış olacak.
Translate from Turkish to English

Bu ormanda hayalet varmış.
Translate from Turkish to English

Saat sekizde başladığından şimdiye kadar varmış olması lazım.
Translate from Turkish to English

İstasyona varmış olmalı.
Translate from Turkish to English

Efsaneye göre bu ormanda bir zamanlar hayalatler varmış, o yüzden de insanlar girmezlermiş.
Translate from Turkish to English

İşitme güçlüğü varmış gibi davrandı.
Translate from Turkish to English

Şimdiye kadar eve varmış olmalı.
Translate from Turkish to English

Duydum ki yeni bir kız arkadaşın varmış.
Translate from Turkish to English

Bugün bir toplantın varmış.
Translate from Turkish to English

Eskiden radyoda arkası yarın varmış. Ne güzel değil mi?
Translate from Turkish to English

Adalet varmış demek ki.
Translate from Turkish to English

Tom farkına varmış gibi görünmüyordu.
Translate from Turkish to English

Bir sorun varmış gibi gözüküyor.
Translate from Turkish to English

Yollarını kaybettiler, yoksa çoktan varmış olurlardı.
Translate from Turkish to English

Bir padişahın altı oğlu varmış.
Translate from Turkish to English

Eski zamanda bir han varmış.
Translate from Turkish to English

Onlar öğle zamanı Morioka'ya varmış olacaklar.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar köyün çıkışında küçük güzel bir ev varmış.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar güzel bir prenses varmış.
Translate from Turkish to English

Tom şimdiye ofise varmış olmalıydı.
Translate from Turkish to English

Bir saat sonra Ankara’ya varmış olacağız.
Translate from Turkish to English

Param varmış.
Translate from Turkish to English

Yüz yüze görüşmek istiyor, söyleyecekleri varmış.
Translate from Turkish to English

Kaderimizde yaşamak varmış, ölmedik!
Translate from Turkish to English

Neyin varmış bakalım?
Translate from Turkish to English

Tom üç saat önce ayrıldı, o yüzden şimdiye kadar varmış olmalı.
Translate from Turkish to English

Tom yakında varmış olacak.
Translate from Turkish to English

Adamda ne kısmet varmış!
Translate from Turkish to English

O bir saat önce gitti bu yüzden şimdiye kadar varmış olmalı.
Translate from Turkish to English

Roket şimdiye kadar aya varmış olacak.
Translate from Turkish to English

Tom olanlardan hiç haberi varmış gibi davranmadı.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar bir kral ve kraliçe ve de Sigurd adında çok güçlü ve aktif ve de yakışıklı oğulları varmış.
Translate from Turkish to English

Dünya varmış!
Translate from Turkish to English

Bir varmış bir yokmuş.
Translate from Turkish to English

Evini arabasını satanlar da varmış!
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar, Bu köyde yaşlı bir adam varmış.
Translate from Turkish to English

Nasıl oldu bilmiyorum, ama olacağı varmış belli ki.
Translate from Turkish to English

Bir padişahın üç oğlu varmış.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar ormanda yaşayan bir cüce varmış.
Translate from Turkish to English

Kölnce de mi varmış?
Translate from Turkish to English

Eskiden ABD'de açık evlilikler varmış.
Translate from Turkish to English

Eskiden ABD'de düellolar varmış.
Translate from Turkish to English

Eskiden Rusya'da düellolar varmış.
Translate from Turkish to English

Eskiden 6 tane varmış şimdi 7 tane olmuş.
Translate from Turkish to English

Problemin sadece birkaç kötü şirket değil de bütün bir sistem olduğunun farkına varmış durumdayız.
Translate from Turkish to English

Yarın bu zamana kadar zaten varmış olacağız.
Translate from Turkish to English

Sevdiğim kişinin birlikte olduğu biri varmış.
Translate from Turkish to English

Ne zaman varmış olacağız?
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar üç kızı olan bir kral varmış.
Translate from Turkish to English

Köyün birinde bir yaşlı adam varmış.
Translate from Turkish to English

Tren saat onda hareket etti, bu yüzden şimdiye kadar varmış olmalı.
Translate from Turkish to English

Mutlu bir evliliğimiz varmış gibi davranalım.
Translate from Turkish to English

İki aptal varmış ama kendini çok zeki sanan Ahmet ile Mehmet onların çocukları daha rahat fingirdesin diye çocuklarının yaşıtı olan keloğlan harcanmaya kalkmış sikerler adamım.
Translate from Turkish to English

Onlar henüz varmış olmayacak.
Translate from Turkish to English

Bir zamanlar, Tango adında bir kedi varmış.
Translate from Turkish to English

Onun ağzı kulaklarına varmış.
Translate from Turkish to English

Uykusu varmış.
Translate from Turkish to English

Dün burada bir sorununuz varmış gibi geldi.
Translate from Turkish to English

Onu bir seçeneğim varmış gibi söylüyorsun.
Translate from Turkish to English

Bu kek içinde peynir varmış gibi tat veriyor.
Translate from Turkish to English

Başka bir anlamı varmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Fadıl'ın karısı ve iki oğluyla iyi bir yaşamı varmış gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom çok parası varmış gibi görünmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Saatimde bir sorun varmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yardıma ihtiyacın varmış gibi görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Senin için olmayan hislerimi varmış gibi davranmaya devam edemem.
Translate from Turkish to English

Hâlâ Tom'tan öğreneceğim çok şey varmış gibi hissediyorum.
Translate from Turkish to English

Leyla içinde bir şeytan varmış gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Hey! Burada bir Uygurca konuşan Amerikalı varmış! Acele edin, buraya gelip onun bilgisayarını kontrol edin.
Translate from Turkish to English

Tom, aklında başka bir şey varmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yarın sabah erkenden oraya varmış olacağım.
Translate from Turkish to English

Her zaman acelem varmış gibi hissediyorum.
Translate from Turkish to English

Sami, Amerikan aksanı varmış gibi davranıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bir silahı varmış numarası yaptı.
Translate from Turkish to English

Dertsiz bir kabak varmış, onun da başını kesip içini oymuşlar.
Translate from Turkish to English

Verilmiş sadakası varmış.
Translate from Turkish to English

Verilmiş sadakan varmış.
Translate from Turkish to English

Verilmiş sadakamız varmış.
Translate from Turkish to English

Olacağı varmış.
Translate from Turkish to English

Olacağı varmış, olmuş.
Translate from Turkish to English

Sami'nin talihi varmış ki Müslüman oldu.
Translate from Turkish to English

O şehirde epey mahalle baskısı varmış.
Translate from Turkish to English

Bir varmış, bir yokmuş.
Translate from Turkish to English

Bir varmış, bir yokmuş. Allah'ın deli kulları pek çokmuş. Çok demesi pek günahmış. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, cinler cirit oynar iken eski hamam içinde, develer tellal, pireler berber, horozlar imam iken, ben ninemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, ninem düştü beşikten, dedem düştü eşikten. Biri kaptı maşayı, biri kaptı şişeyi, gösterdiler köşeyi. Ben kaçtım onlar kovaladı, onlar kovaladı ben kaçtım. Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik, altı ay bir güz gittik. Dönüp bir de arkamıza baktık ki ne görelim? Bir arpa boyu yol gitmişiz. Neyse, bir zamanlar Kaf Dağı'nın ardındaki çok uzak bir memlekette bir padişah yaşarmış.
Translate from Turkish to English

Londra'da ne çok Simit Sarayı varmış.
Translate from Turkish to English

Ne çok sevenim varmış.
Translate from Turkish to English

Dünyalar kadar malı varmış.
Translate from Turkish to English

Bu iki türlü karara varmış olanlar, Osmanlı Devleti'nin bir bütün olarak kalmasını düşünenlerdir.
Translate from Turkish to English

Tom'un şansı varmış, cezalandırılmadı.
Translate from Turkish to English

Dünyayı ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve göğün Rabbi olan Tanrı, elle yapılmış tapınaklarda oturmaz. Herkese yaşam, soluk ve her şeyi veren kendisi olduğuna göre, bir şeye gereksinmesi varmış gibi O'na insan eliyle hizmet edilmez.
Translate from Turkish to English

Tavrımda ne varmış?
Translate from Turkish to English

Meğer ne çok sevenim varmış.
Translate from Turkish to English

"Tom nerede?" "Bilmiyorum. 10 dakika önce buraya varmış olmalıydı."
Translate from Turkish to English

"Tom nerede?" "Bilmiyorum. On dakika önce buraya varmış olmalıydı."
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Köpekleri, severim, Bulaşık, makinesinin, nasıl, çalıştığını, anlatabilir, misin, Zor, durumlarla.