Turkish example sentences with "orta"

Learn how to use orta in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

En uzun parmak orta parmaktır.
Translate from Turkish to English

Bu muhteşem katedral Orta Çağ'a dayanır.
Translate from Turkish to English

O tapınak türü, başta Mısır olmak üzere tüm Orta Doğu'yu etkiledi.
Translate from Turkish to English

Elin beş parmağı var: başparmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı ve serçe parmak.
Translate from Turkish to English

Bifteğimi orta büyüklükte severim.
Translate from Turkish to English

Orta çağ Rönesansa yol açtı.
Translate from Turkish to English

Orta derecede egzersiz sana iyi gelecektir.
Translate from Turkish to English

Soğuk Savaş aynı zamanda Orta Doğuyu da etkiledi.
Translate from Turkish to English

Tom Orta Amerika'yı ziyaret etmek istedi.
Translate from Turkish to English

Senin evinin ve benimkinin arasında orta noktada buluşalım.
Translate from Turkish to English

Onlar orta düzeyde öğrenciler.
Translate from Turkish to English

O, orta tabakadandır.
Translate from Turkish to English

Orta yaşta bir genç her gün ne kadar televizyon izler?
Translate from Turkish to English

Kazancımız ve giderimiz arasında orta yolu bulmalıyız.
Translate from Turkish to English

O, orta yaşlı şişman bir kadındır.
Translate from Turkish to English

"Kahvenizi nasıl istersiniz?" "Orta lütfen."
Translate from Turkish to English

Ben her zaman orta hızda araba sürerim.
Translate from Turkish to English

Bifteğimi orta pişmiş severim.
Translate from Turkish to English

Esas branşım orta çağ Avrupa tarihidir.
Translate from Turkish to English

Avusturya, Orta Avrupa'da parlamenter bir cumhuriyettir ve dokuz federal eyaletten oluşur.
Translate from Turkish to English

Orta Asya'daki seyahatlerinden döndü.
Translate from Turkish to English

İspanyolca üç kelimeyi bir araya getiremiyor, ve orta düzey olduğunu iddia ediyor.
Translate from Turkish to English

Başkan Barack Obama Orta Doğuda ve başka yerde demokrasileri isteyenler için örnek olarak Polonya'yı övdü.
Translate from Turkish to English

Benim dışında orta çağ müziğinden hoşlanan bildiğim tek kişisin.
Translate from Turkish to English

Kazakistan, Orta Asya'nın gelişmiş ülkelerinden biridir.
Translate from Turkish to English

Fransızca'yı orta seviyede anlayabiliyorum, fakat konuşamıyorum.
Translate from Turkish to English

Develerin Orta Doğuda çok yararlı olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Kayakla atlama İskandinav ülkeleri ve Orta Avrupa'da popülerdir.
Translate from Turkish to English

Onun kökenini belirlemek için orta çağlara geri gitmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Kazakistan, Orta Asya'daki gelişmiş ülkelerden biridir.
Translate from Turkish to English

Orta çağ tarihinde uzmanlaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Yemen, Orta Doğu'da bir ülkedir.
Translate from Turkish to English

Tanrım! Frankfurt Orta Doğu'da değil Almanya'da.
Translate from Turkish to English

Orta Doğu petrol fiyatları varil başına beş dolar fırladı.
Translate from Turkish to English

Orta sınıfım.
Translate from Turkish to English

Kazakistan, Orta Asya'daki en geniş ülkedir.
Translate from Turkish to English

Böyle şeyler ulu orta konuşulmaz.
Translate from Turkish to English

Tom parkta çekici orta yaşlı bir bayan gördü.
Translate from Turkish to English

Tom orta yaş krizi geçiriyor.
Translate from Turkish to English

Onlar orta sınıfın üyeleriydi
Translate from Turkish to English

Obama yukarıdan aşağıya ekonominin asla işe yaramadığını söyledi. Ülke sadece çok üstte olanlar iyi yaptıkları zaman ülke başarılı olmaz.Biz orta tabaka daha da büyüdüğü zaman, daha fazla güvenlik hissettiğinde başarılı oluruz.
Translate from Turkish to English

Hava korsanları orta doğu ülkelerindendi.
Translate from Turkish to English

ABC haberine göre, diğer jet yolcu uçağı Orta Doğu'da kaçırıldı.
Translate from Turkish to English

Maria orta direk bir çevrede yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Orta dereceli egzersiz hem aklımızı hem bedenimizi tazeler.
Translate from Turkish to English

Tom orta tabaka, değil mi?
Translate from Turkish to English

"Burjuva" terimi hem orta hem de üst sınıflara bir hakaret olarak kullanılabilir.
Translate from Turkish to English

Ben orta tabaka değilim.
Translate from Turkish to English

Meryem klasik bir orta sınıf Amerikan annesi.
Translate from Turkish to English

"Kahvenizi nasıl alırsınız?" "Sütlü ve orta şekerli, bir zahmet."
Translate from Turkish to English

1342 seli orta Avrupa tarihinin en büyük seliydi.
Translate from Turkish to English

Loncalar orta çağda toplumun önemli bir parçasıydı.
Translate from Turkish to English

Ben orta çağ müziğinden son derece etkilendim.
Translate from Turkish to English

Konferans salonundaki en kötü koltuk ses mühendisinin tam arkasında 12. sıradaki orta koltuktur.
Translate from Turkish to English

Orta Doğu hâlâ barut fıçısı olarak kabul ediliyor.
Translate from Turkish to English

Orta çağ 1.000 yıl sürdü.
Translate from Turkish to English

Profesör Orta Doğu hakkında ders verdi.
Translate from Turkish to English

Profesör, Orta Doğu üzerine bir ders verdi.
Translate from Turkish to English

Ulu orta birinin eşini öpmesi, bazı ülkelerde normal bir davranış olarak görülür.
Translate from Turkish to English

Örneğin Orta Doğu'nun Orta Amerika'dan daha önemli olduğunu sana düşündürten şey ne?
Translate from Turkish to English

Örneğin Orta Doğu'nun Orta Amerika'dan daha önemli olduğunu sana düşündürten şey ne?
Translate from Turkish to English

Akşamları orta derecede egzersiz uyumaya yardım eder.
Translate from Turkish to English

Orta Çağda din çok önemliydi.
Translate from Turkish to English

Yolun orta şeridinde seyretme.
Translate from Turkish to English

Suudi Arabistan Orta Doğu'nun en büyük ülkesidir.
Translate from Turkish to English

Orta yaşlı kadınlar yol boyunca yüksek sesle konuşmaya devam ettiler.
Translate from Turkish to English

Orta Afrika Cumhuriyetine Sango dilinde "Ködörösêse tî Bêafrîka" denilmektedir.
Translate from Turkish to English

Bu lastik izleri orta boy bir araç tarafından yapıldı.
Translate from Turkish to English

Bush Orta Asya petrolünü kontrol etmek için savaşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Ben komplo teorilerine inanmam. Ben sadece Orta doğu'da tükenmiş uranyum patlayıcı ve fosfor bombalarının kullanımı ve petrol ve diğer stratejik hedefler için Irak ve Afganistanın imhası gibi gerçeklere inanıyorum.
Translate from Turkish to English

Avusturya, Orta Avrupa'da yer almaktadır.
Translate from Turkish to English

Din, Orta Çağ'da önemli bir rol oynamıştır.
Translate from Turkish to English

Nikaragua Orta Amerika'nın en büyük ülkesidir.
Translate from Turkish to English

Spiker orta yaşlıdır.
Translate from Turkish to English

Amerika büyük sanayilere yatırım yaparken, İtalya küçük ve orta ölçekli sanayilere yatırım yapıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin bir orta çağ düğünü vardı.
Translate from Turkish to English

Onun babası orta sınıftan bir İngiliz erkeği.
Translate from Turkish to English

Macaristan, Orta Avrupa'da yer alan bir devlettir.
Translate from Turkish to English

Geçen sene orta ikideydin, değil mi?
Translate from Turkish to English

Orta Çağ'da onur, özgür insanların ve de Hristiyanların hayatının temelini oluşturuyordu.
Translate from Turkish to English

Mesut Özil dünyanın en iyi orta saha oyuncularından biridir.
Translate from Turkish to English

Orta ve ileri dil kursları öğretilen dilde verilir.
Translate from Turkish to English

Tom orta sınıf bir mahallede büyüdü.
Translate from Turkish to English

Üzengi örs ve iç kulak arasında, orta kulakta bir kemiktir.
Translate from Turkish to English

Orta Doğu'nun Andes'ten daha önemli olduğunu sana ne düşündürüyor?
Translate from Turkish to English

Orta Doğu'nun Avustralya'nın büyük çöllerinden daha önemli olduğunu sana ne düşündürüyor?
Translate from Turkish to English

O, orta yaşlı bir kadındı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir orta çağ evinde yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Orta yaşlı adam tecavüz ile suçlandı.
Translate from Turkish to English

Tom, Etsy'de bir Orta Çağ gömleği satın aldı.
Translate from Turkish to English

Bazı Orta Doğulular daha dindar çözümler arıyor.
Translate from Turkish to English

Son zamanlarda top gibi bir göbek büyütüyorum. Bu orta yaş olmalı.
Translate from Turkish to English

Almanya Orta Avrupa'dadır.
Translate from Turkish to English

Demirhindi, birçok Güney Asya ve Orta Amerika mutfaklarında popüler.
Translate from Turkish to English

Bu bir üst orta sınıf komşuluğu olarak düşünülmektedir.
Translate from Turkish to English

Mary egzotik bir orta doğu güzeliydi.
Translate from Turkish to English

Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse Orta Doğu'da bir savaş olup olmayacağını bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Burası bir orta doğu ülkesi.
Translate from Turkish to English

Çatal kullanıcıları temel olarak Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika'da; yemek çubuğu kullanıcıları Doğu Asya'da ve parmak kullanıcıları ise Afrika, Orta Doğu, Endonezya ve Hindistan'dadırlar.
Translate from Turkish to English

Paris'teki Notre Dame Katedrali Orta Çağ'dan kalmadır.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: saat, uyumak, zorundayız, Sporu, rekabet, zevk, yapıyorum, Japonca, konuşamıyorum, birkaç.