Turkish example sentences with "okulun"

Learn how to use okulun in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Okulun nerede?

Dün okulun son günüydü.

Amcam okulun yakınında yaşıyor.

Dayım okulun yakınında yaşıyor.

Sorun bizim okulun prestiji etkiler.

Yarın okulun son günü!

Okulun kapıları saat sekizde açılır.

Tom okulun tiyatro kulübüne katıldı.

Okulun spor salonu genişletildi.

Okulun bu kasabada mı?

Okulun buradan uzakta mı?

Bana okulun hakkında bir şey söyler misin?

Okulun yakıldığına dair haberler şehirde hemen yayıldı.

Debbie, okulun buraya yakın mı?

Biz okulun önünde buluştuk.

Onlar okulun yanında yaşıyorlar.

Bu okulun ısıtması yok.

Okulun bittiğine çok memnunum.

Yeni okulun hakkında ne düşünüyorsun?

Cumartesi günleri okulun var mı?

Bu okulun çok öğrencisi vardır.

Ben bu okulun bir öğrencisiyim.

Otobüs durağı bizim okulun yanındadır.

Bizim okulun yakınında bir otobüs durağı var.

Bu okulun öğrencileri naziktir.

Tom okulun bittiğine çok memnun.

Okulun civarında yaşıyoruz.

O okulun atmosferini sevmiyorum.

Seni okulun önünde bekleyeceğim.

Tom, okulun önünde park edilmiş araba olmadığını fark etti.

Okulun hakkında en sevdiğin şey nedir?

Size bu okulun başlangıcından bahsedeyim.

Bugün okulun var mı?

Tom okulun önünde park etmiş otobüste oturan Mary'ye bakıyordu.

Okulun ne zaman tatile giriyor?

Okulun ne zaman bitiyor?

Babam, büyüdüğümde bir iş bulurken okulun ne kadar da önemli olacağı hakkında konuştu.

Babam, büyüdüğümde bir iş bulmak için okulun ne kadar da önemli olacağı hakkında konuştu.

Bizim okulun dokuz sınıfı var.

Dolaplar okulun malıdır ve sebepsiz aranabilir.

"Tom, bugün okulun var mı?" "Hayır, dersler tayfundan dolayı iptal edildi."

Okulun en güzel kızlarından biri olmasına rağmen Mary'nin hiç oğlan arkadaşı yoktu.

Biz bu okulun öğrencileriyiz.

Okulun güçlü bir yönetimi var.

Okulun önünde öğretmenin heykeli var.

Okulun müspet manada adının duyulmasında, onların da büyük katkıları var.

O okulun entegre edilmiş ortaokul ve lise olduğunu unutma.

Okulun önünde bazı ağaçlar görürsün.

Okulun önünde seni bekleyeceğim.

Bu kız okulun çiçeğidir.

Okulun yeni bir öğretmene ihtiyacı vardı.

Bu okulun müfredatı geniş ve yüzeysel.

Okulun ilk günü Pazartesi başlıyor.

Okulun ne kadar büyüktü?

Okulun ne kadar büyük?

Tom okulun onu hayata hazırlamak için az şey yaptığını söyledi.

Okulun kütüphanesi var.

Okulun etrafında yürüyordum.

Okulun kıyafet kodu saçınızı doğal olmayan bir rengi boyamanızı yasaklıyor.

Tom okulun bir zaman israfı olduğunu düşünüyor.

Okulun bahçesi çok küçüktü.

Okulun kapanışı yoğun kar nedeniyle oldu.

Okulun hakkında konuşalım.

Okulun yakınındaki birçok dükkan şimdi cumartesi günleri kapalı.

Okulun başlamasını bekleyemem.

Bu okulun yeni bir müdüre ihtiyacı var.

Okulun kapıları saat 8'de açılır.

Okulun yakınında bir öğretmenin heykeli var.

Biz okulun yakınında yaşıyoruz.

Tom okulun önündeki büyük meşe ağacına adının baş harflerini kazıdı.

Hastane, okulun yanındadır.

O, okulun yanında onu bekleyen birini gördü.

Bugün okulun yok mu?

Okulun önünde kaykay yapan çocuklar hakkında bir sürü şikayet oldu.

Senin okulun evine çok uzak mı?

Yeni okulun yeri ile ilgili anlaşmazlık vardı.

Yeni okulun yeriyle ilgili ihtilaf vardı.

Tom bütün gün okulun çevresinde takılmayı planladığını söyledi.

Bu okulun öğretmenlerinden sadece yüzde 16'sı kadındır.

Bu okulun kuralları çok katı.

Okulun arkasındaki araç park yeri hemen hemen boş.

Bu okulun öğrencilerinin üçte ikisi erkektir.

Okulun kütüphanesi var mı?

Okulun gammazcısı, Tom'un beden eğitimi salonunun arkasında sigara içtiğini müdüre yetiştirdi.

Okulun yolunu biliyor musun ki?

Bu okulun öğrencileri ders kitaplarını ücretsiz alabilirler.

Bu okulun öğrencileri samimi.

Okulun ne kadar uzakta?

Bu okulun bir sıfır tolerans politikası vardır

Tam okulun önünde caddenin sol tarafında park ettim.

O okulun çevresinde yaşıyor.

Okulun düzeyi yüksektir.

O sınıf, okulun ilk haftası için bir yedek öğretmene sahipti.

Okulun anlamı nedir?

Okulun yanında dur.

Sam okulun basketbol takımına girebildi.

Okulun tatil olma sebebi kardır.

Bisikletimi okulun arkasında park edilmiş buldum.

Her okulun bir okul bahçesi kabadayısı vardır.

Oyuncak mağazası okulun yanında.

Tom'un gittiği okulun bir havuzu var.

Also check out the following words: Onunla, beraber, olduğun, sürece, mutlu, olamazsın, Çocuklar, zorunda, kalacaklar, gibi.