Turkish example sentences with "gitti"

Learn how to use gitti in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Son olarak o Amerika'ya gitti.

O, yürüyüşe gitti.

Yumi oraya kendi gitti.

Onlar plaja gitti.

Röportajın nasıl gitti?

Müzik okumak için Avusturya'ya gitti.

Vahşi hayvanları görmek için Afrika'ya gitti.

Yabani hayvanları görmek için Afrika'ya gitti.

Dün kız kardeşim Kobe'ye gitti.

Yeni çift balayında Hawaii'ye gitti.

Paris'e ilk kez gitti.

O, Paris'e iki yıl önce gitti.

Bir ay önce Londra'ya gitti.

Babam Çin'e gitti.

Öğrenci olduğu zamanlar diskoya sadece bir kez gitti.

O, mağazaya gitti.

Bay White Kanada'ya gitti.

Tokyo'dan Avrupa'ya gitti.

Aceleyle havaalanına gitti.

Roosevelt sabah kiliseye gitti.

Az önce gitti.

Gezmek için Hawaii'ye gitti.

Sanırım birisi oraya gitti.

O, Brezilya'ya gitti ve orada kaldı.

Çocukluğunda Paris'e 3 kere gitti.

Spot da gitti mi?

Dün eve gitti.

O neden istasyona gitti?

Genç çift, eğlenmek için Kyoto'ya gitti.

O, bana bir yalan söyleyecek kadar çok ileri gitti.

Erkek kardeşim hukuk öğrenimi için Amerika'ya gitti.

Beş itfaiye aracı yangın mahalline aceleyle gitti.

O bir geziye gitti.

İşini bitirdikten birkaç dakika sonra, o yatmaya gitti.

O, alışverişe gitti.

O, müzeye taksiyle gitti.

Sibirya yoluyla Avrupa'ya gitti.

Birçok öğrenci sınıfı temizlemeden eve gitti.

O yüzmek için denize gitti.

O az önce izinli gitti.

O, yemek yemek için dışarı gitti.

Binlerce insan yunusu görmek için plaja gitti.

O, ona vuracak kadar ileri gitti.

O, Amerika'ya seyahate gitti.

O, Amerika'ya gitti.

Jim dışarı gitti, ama Mary evde kaldı

Linda müzik dinlemek için parka gitti.

Tom ve büyükannesi kitapçıya gitti.

Tom ve arkadaşları sirke gitti.

Tom ve arkadaşları sahile doğru gitti.

Tom ve kuzeni birlikte işe gitti.

Çok sayıda aile sınırda yeni bir hayat kurmak için batıya gitti.

Anne az önce alışverişe gitti.

Anne mağazaya alışverişe gitti.

Anne biraz ekmek almak için şehre gitti.

Her ikisi de dışarıya bakmak için pencereye gitti.

O plaja gitti, ve denizin üzerinden ufka doğru baktı.

Yoğun trafikten kaçınmak için tali yoldan gitti.

Bir kurnaz avcı, Christopher Columbus bir zamanlar kırmızı bir başlık giydi ve ormana gitti. Şüphesiz, o büyük kötü kurdu cezbetti, onu yakaladı, ve bağıran kurdu gemisine geri götürdü.

Ona gitmemesini rica ettim, fakat yine de gitti.

Köpek sahibinin arkasından gitti.

Sezonun çoğu günü ava gitti.

Tom artık ağrıya tahammül edemediği zaman, hastaneye gitti.

O, gösteriden sonra kulise gitti.

At yolun aşağısına doğru tırıs gitti.

Ne yazık ki o, temelli gitti.

Binlerce insan Başkan Lincoln'u görmeye gitti.

O, yurtdışına gitti.

O dışarı gitti.

Oğlum, Londra'ya, doğduğum yere, gitti.

Oğlum tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.

O geçen ayın sonunda Paris'e gitti.

O, öğretmenini yolcu etmek için istasyona gitti.

O, öğretmenini yolcu etmek için istasyona gitti mi?

O hızla merdivenlerden yukarı gitti.

Hastaneye taksiyle gitti.

Polis herhangi bir şey bulmadan gitti.

O müzik eğitimi amacıyla İtalya'ya gitti.

O, müzik öğrenimi için İtalya'ya gitti.

O, müzik öğrenmek için İtalya'ya gitti.

O müzik eğitimi amacıyla Avusturya'ya gitti.

Bizim için sürpriz oldu, o Brezilya'ya tek başına gitti.

"Nasıl gitti?" "Onun akut apandisit olduğunu söylediler."

O şimdi orada olmalı çünkü o bir saat önce gitti.

Kendi başına Meksika'ya gitti.

Kaptan on dokuz yaşındayken denize gitti.

Gemi kıyıya doğru gitti.

Tekne Pasifik Okyanusu açıklarında gitti.

Tom East Coast'ta üniversiteye gitti.

O, treni kaçırmamak için hızla istasyona gitti.

Bir araba müthiş bir hızda gitti.

O, Kyoto'ya araba ile gitti.

O haftada bir kez pazara gitti.

Joe hariç herkes partiye gitti.

Otobüs çoktan gitti.

Tam kapanacakken o mağazaya gitti.

O üst kata yatak odasına gitti.

O, geçen gün onu görmeye gitti.

O yorgun olduğu için, yatmaya erken gitti.

Biz itiraz ettik ama o yine de dışarı gitti.

Tim'i bulamıyorum, o önceden gitti mi?

Also check out the following words: arayabilir, alabilirsiniz, tipik, sorabilirsiniz, ilgi, çekicidir, cümlelerle, çevirisi, Svahilice, dolaylı.