Learn how to use kalmış in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
İş için kimi seçeceğine karar vermek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu iş için başvuruda bulunmak size kalmış.
Translate from Turkish to English
Ne yapılacağı size kalmış.
Translate from Turkish to English
Yarım kalmış işten nefret ederim.
Translate from Turkish to English
Bu madde, asite maruz kalmış olmalı.
Translate from Turkish to English
Saatim beş dakika geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Kararı vermek size kalmış.
Translate from Turkish to English
Zaman size kalmış.
Translate from Turkish to English
Saat on dakika geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Tom donanmada kalmış olmayı dilemeye başladı.
Translate from Turkish to English
O, fikrini ifade etmede geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Dün toplantıya geç kalmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Akşam yemeğini nerede yediğimiz benim için dert değil. O tamamen sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu size kalmış.
Translate from Turkish to English
Tamamen size kalmış.
Translate from Turkish to English
Fiyat sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Size kalmış.
Translate from Turkish to English
Karar vermek size kalmış.
Translate from Turkish to English
Onu yapmak sana kalmış.
Translate from Turkish to English
O tamamen sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Karar vermek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Seçim tamamen size kalmış.
Translate from Turkish to English
Oraya gidip gitmeyeceğimize karar vermek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Saatimi ayarlamalıyım. Geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Ne yapacağına karar vermek size kalmış.
Translate from Turkish to English
Cebimde kalmış para bulmadım.
Translate from Turkish to English
Geç kalmış sayılmazsın.
Translate from Turkish to English
Bu konuda karar vermek size kalmış.
Translate from Turkish to English
Ne yapacağına karar vermek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Alıp almamak size kalmış.
Translate from Turkish to English
İsterseniz gidebilirsiniz, size kalmış.
Translate from Turkish to English
Çalışıp çalışmamak size kalmış.
Translate from Turkish to English
Gidip gitmemek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Gitmek isteyip istemediğinize karar vermek size kalmış.
Translate from Turkish to English
O sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Seçim size kalmış.
Translate from Turkish to English
Kol saatim geri kalmış olmalı.
Translate from Turkish to English
Bence ikimize kalmış.
Translate from Turkish to English
Belki Tom'un kalmış biraz şekeri vardır.
Translate from Turkish to English
Onunla ne yapacağınız size kalmış.
Translate from Turkish to English
Onlarla ne yapacağınız size kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu tamamen Tom'a kalmış.
Translate from Turkish to English
O Tom'a kalmış.
Translate from Turkish to English
O size kalmış.
Translate from Turkish to English
Şimdi onlara kalmış bir şey.
Translate from Turkish to English
Bu bize kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu sana ve bana kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu şimdi size kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu sana kalmış, Tom.
Translate from Turkish to English
Bu tamamen size kalmış.
Translate from Turkish to English
Şişenin dibinde kalmış biraz su vardı.
Translate from Turkish to English
Lütfen saati ayarlar mısınız. Geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Mademki yetişkinsin, ne yapacağına karar vermek sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Şişede kalmış biraz şarap var.
Translate from Turkish to English
Ben söyleyeceğimi söyledim, şimdi gerisi sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Hiçbir zaman hiçbir şey için geç kalmış sayılmayız.
Translate from Turkish to English
Tom muhtemelen Boston'da kalmış olabilir.
Translate from Turkish to English
Bu tamamen sana kalmış.
Translate from Turkish to English
Sana geç kalmış mutlu bir doğum günü diliyorum.
Translate from Turkish to English
Tren geç kalmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Şimdi bana kalmış.
Translate from Turkish to English
O onlara kalmış.
Translate from Turkish to English
O ona kalmış.
Translate from Turkish to English
O onlara kalmış, bana değil.
Translate from Turkish to English
O tamamen onlara kalmış.
Translate from Turkish to English
Bir adamın 11 tane koyunu varsa ve onların 9'u öldüyse geriye kaç tane koyunu kalmış olur?
Translate from Turkish to English
Çok fazla kalmış elma yok.
Translate from Turkish to English
Bu Tom'a kalmış, bana değil.
Translate from Turkish to English
Yemeği nerede yediğimiz umurumda değil. Bu tamamen sana kalmış.
Translate from Turkish to English
O seni öldürmek ya da yaşamana izin vermek bana kalmış!
Translate from Turkish to English
Tom ağzı açık kalmış görünüyordu.
Translate from Turkish to English
Boş zamanınızı nasıl geçireceğiniz size kalmış.
Translate from Turkish to English
O öfkeden nefes nefes kalmış.
Translate from Turkish to English
Üzülerek söylüyorum ki bu karar bize kalmış bir şey değil.
Translate from Turkish to English
Tom bir şeyi yarım kalmış bırakmayı sevmiyor.
Translate from Turkish to English
Karar sana kalmış ama ben ikinci seçeneği öneririm.
Translate from Turkish to English
Bunu yapmak bize kalmış.
Translate from Turkish to English
Tom'un arabası bir hizmet için geç kalmış.
Translate from Turkish to English
Mary'nin yapması gereken şeyi yaptığından emin olmak Tom'a kalmış.
Translate from Turkish to English
Yirmi dokuz yıldır Çernobil'de radyasyona maruz kalmış tilkiler artık insanlardan korkmuyor ve onların ellerinden yemeye hazırlar.
Translate from Turkish to English
Bu size kalmış değil.
Translate from Turkish to English
Şimdi Tom'a kalmış.
Translate from Turkish to English
Tom'un bunu yapmadığından emin olmak bize kalmış.
Translate from Turkish to English
En kötü ihtimalle sadece otuz dakika geç kalmış olacaksın.
Translate from Turkish to English
Ruslar Donetsk'i Ukraynalılara geri verdiğinde, orada ayakta kalmış tek bir bina olmayacak.
Translate from Turkish to English
Bardağın dibinde kalmış biraz şarap var.
Translate from Turkish to English
Yarım kalmış işleri sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
İlgilenmem gereken yarım kalmış işler var.
Translate from Turkish to English
O saat geri kalmış.
Translate from Turkish to English
Marika neden Japonlara bu kadar hayran kalmış?
Translate from Turkish to English
Bu tünelin çökmeyeceğinden emin olmak mühendislere kalmış.
Translate from Turkish to English
ıssız bir sahilde mahsur kalmış harap bir gemi
Translate from Turkish to English
Tom geçmişte saplanıp kalmış.
Translate from Turkish to English
Rosenfelderler geç kalmış olabilirler.
Translate from Turkish to English
Tom nerede kalmış olabilir?
Translate from Turkish to English
Son karar öğrencilere kalmış.
Translate from Turkish to English
Son söz öğrencilere kalmış.
Translate from Turkish to English
Kurbanların bilinmeyen sayısı moloz altında kalmış olabilir.
Translate from Turkish to English
Eğer varsa, şişede kalmış biraz şarap var.
Translate from Turkish to English
Tom'a yazmak ya da yazmamak size kalmış.
Translate from Turkish to English
Bu gerçekten size kalmış .
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: ödeyebilir, miyim, yardım, edebilir, Susadım, Nasılsınız, parlayan, altın, kılıcım, Singapurluyum.