Learn how to use dar in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan tropikal yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyor ki 2000 yılına kadar % 80'i yok olabilir.
Translate from Turkish to English
Arnavut kaldırımlı dar sokaklarda, eve geri dönüş yolunu asla bulmayacaksın.
Translate from Turkish to English
Benim köyümde, bir dere üzerinde küçük, dar bir yaya köprüsü vardır.
Translate from Turkish to English
Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan,tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların yüzde sekseni gitmiş olabilir.
Translate from Turkish to English
Yol arabalar için çok dar.
Translate from Turkish to English
Ne dar merdivenler!
Translate from Turkish to English
Açı çok dar olurdu.
Translate from Turkish to English
Onlar dar bir patika boyunca yürüdüler.
Translate from Turkish to English
Dar bir patika boyunca yürüdük.
Translate from Turkish to English
Kapı araba için çok dar.
Translate from Turkish to English
Köye giden dar bir yol var.
Translate from Turkish to English
Bu yol arabaların geçemeyeceği kadar çok dar.
Translate from Turkish to English
Dar ve dolambaçlı bir yoldan aşağıya doğru yürüdük.
Translate from Turkish to English
Bu yol kamyonların geçemeyeceği kadar çok dar.
Translate from Turkish to English
O dar görüşlü biridir.
Translate from Turkish to English
Dar görüşlü birisin.
Translate from Turkish to English
Kapı o kadar dar ki araba geçemez.
Translate from Turkish to English
Terzi, kıyafeti yanlış adama verdi ve kıyafet o adama dar geldi.
Translate from Turkish to English
Bu çok dar.
Translate from Turkish to English
Bu kaldırım caddenin karşısındakinden daha dar.
Translate from Turkish to English
Bu yol çok dar.
Translate from Turkish to English
Otele çıkan sokak dar.
Translate from Turkish to English
Bu bina çok dar.
Translate from Turkish to English
Cadde kamyonlar için çok dar.
Translate from Turkish to English
Bu ayakkabılar çok dar. Acıtıyorlar.
Translate from Turkish to English
Bahçeye açılan kapı çok dar.
Translate from Turkish to English
Dar görüşlü değilim.
Translate from Turkish to English
Dar görüşlü olduğumu sanmıyorum.
Translate from Turkish to English
Düğün sahibinin bütçesi ne kadar dar ve mütevazı olursa olsun, hokkabaz şarttı.
Translate from Turkish to English
Tom dar görüşlüdür.
Translate from Turkish to English
Tom dar görüşlü görünüyor.
Translate from Turkish to English
Sokak çok dar.
Translate from Turkish to English
Ne dar basamaklar!
Translate from Turkish to English
Onun dar omuzları var.
Translate from Turkish to English
Yüzük dar.
Translate from Turkish to English
Dar bir yol boyunca gittik.
Translate from Turkish to English
Bu ceket çok dar.
Translate from Turkish to English
Sanırım bu kazak sana çok dar.
Translate from Turkish to English
İnsan gözü görülebilir aralık dediğimiz çok dar ışık aralığı hariç neredeyse tüm elektromanyetik spektrum için kördür,
Translate from Turkish to English
Toplam tutulma herhangi bir zamanda sadece dünya yüzeyinin dar bir kesiminden görülebilir
Translate from Turkish to English
Dar görüşlü milliyetçiler gibi değilim.
Translate from Turkish to English
Bu çok dar mı?
Translate from Turkish to English
Tom son derece dar görüşlüdür.
Translate from Turkish to English
Arabam dar sokakta park edilir.
Translate from Turkish to English
Tom çok dar görüşlü, değil mi?
Translate from Turkish to English
Tom dar görüşlü, değil mi?
Translate from Turkish to English
Tom gerçekten dar görüşlü, değil mi?
Translate from Turkish to English
Tom oldukça dar görüşlü, değil mi?
Translate from Turkish to English
Bu dar bir sokak.
Translate from Turkish to English
Tom sadece dar görüşlü davranıyor, değil mi?
Translate from Turkish to English
Mülteciler dar, bakımsız arka sokakta yaşıyordu.
Translate from Turkish to English
Satın aldığım pantolon çok dar.
Translate from Turkish to English
Sadece senin dar görüşlü fikirlerin ilginç.
Translate from Turkish to English
Bu pantolonlar oldukça dar. Diğer bedenleri deneyebilir miyim?
Translate from Turkish to English
Duvarlarda dar delikler var.
Translate from Turkish to English
O, dar görüşlüdür.
Translate from Turkish to English
Onlar dar görüşlüler.
Translate from Turkish to English
Sen dar görüşlüsün.
Translate from Turkish to English
Siz dar görüşlüsünüz.
Translate from Turkish to English
Tom dar görüşlü.
Translate from Turkish to English
Sanırım Tom dar görüşlü.
Translate from Turkish to English
Kapı bir araba için çok dar.
Translate from Turkish to English
O dar görüşlü dindar bir kızdı.
Translate from Turkish to English
Bu pantolon belde biraz çok dar.
Translate from Turkish to English
Evimin önündeki sokak oldukça dar.
Translate from Turkish to English
Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar.
Translate from Turkish to English
Tom yüksek hızla dar tünelden geçti.
Translate from Turkish to English
Bu kadar dar görüşlü olma!
Translate from Turkish to English
Bu kızlar dar ve kısa elbiseler giyiyorlar.
Translate from Turkish to English
Mary dar bir kırmızı elbise giyiyordu.
Translate from Turkish to English
O yol bir arabayı kullanmak için çok dar.
Translate from Turkish to English
Kamyon dar yolda duvar boyunca sıyırdı.
Translate from Turkish to English
Şimdi biraz elim dar ve böyle pahalı bir yemeğe gücüm yetmez.
Translate from Turkish to English
Mühendis sıkıntısı şirketimizin gelişimine büyük dar boğaz.
Translate from Turkish to English
Tom dar merdivenler aşağı koştu.
Translate from Turkish to English
Kıyı bölgeleri nehirlerin kıyısı boyunca yer alan arazinin dar arazi şeritleridir.
Translate from Turkish to English
Kasabanın çok dar şeritleri var.
Translate from Turkish to English
Bu çok küçük ve dar.
Translate from Turkish to English
Çatıya giden merdiven, dar, dik ve karanlık.
Translate from Turkish to English
Ben kilo aldım ve bu pantolon oldukça dar.
Translate from Turkish to English
İnsan dar bir yolda yürüyor.
Translate from Turkish to English
Ne yazık ki o bu değişiklikleri kabul etmek için biraz fazla dar görüşlüdür.
Translate from Turkish to English
Tom'un geniş omuzları ve dar kalçaları vardır.
Translate from Turkish to English
Mary'nin dar omuzları ve geniş kalçaları vardır.
Translate from Turkish to English
Sen dar fikirli bir bireysin.
Translate from Turkish to English
Onun dar bir beli var.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yeni mayosunun ne kadar dar ve kısa olduğunu gördüğüne şaşırmıştı.
Translate from Turkish to English
Tom dar pantolon giymeyi sever.
Translate from Turkish to English
Biz dar yol boyunca gittik.
Translate from Turkish to English
O, dar omuzlara sahip.
Translate from Turkish to English
Serviks rahmin daha alt, daha dar parçasıdır.
Translate from Turkish to English
Dünya oldu bana dar.
Translate from Turkish to English
Tom dar görüşlü olduğumu söylüyor.
Translate from Turkish to English
Merdiven dar.
Translate from Turkish to English
Otele giden yol dar.
Translate from Turkish to English
Tom'un dar omuzları var.
Translate from Turkish to English
Leyla dar görüşlü, kibirli bir kişidir.
Translate from Turkish to English
Leyla gerçekten dogmatik ve dar görüşlü bir kişidir.
Translate from Turkish to English
Bu kazak benim için çok dar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary'nin ikisi de oldukça dar görüşlü, değil mi?
Translate from Turkish to English
Bu dünya ikimize dar gelir!
Translate from Turkish to English