Frases de ejemplo en Turco con "yerinde"

Aprende a usar yerinde en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.

Prueba la aplicación Mate para Mac

Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.

probar gratis

Prueba la aplicación Mate para iOS

Traduce en Safari, Mail, PDFs y otras aplicaciones con un clic.

Prueba la extensión Mate para Chrome

Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.

Obtén Mate gratis

Prueba las aplicaciones Mate

Instálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.

Obtén Mate gratis

Alain çocukluğuna bağlıdır, her zaman doğum yerinde kalmak istiyor.
Translate from Turco to Español

Dünyanın her yerinde birçok insan barış istiyor.
Translate from Turco to Español

Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
Translate from Turco to Español

Adam köyün her yerinde iyi tanınmıştır.
Translate from Turco to Español

Bankanın ülkenin her yerinde şubeleri var.
Translate from Turco to Español

Biz ülkenin her yerinde seyahat ettik.
Translate from Turco to Español

Olay yerinde bulunduğuna dair ona karşı herhangi bir kanıt yoktu.
Translate from Turco to Español

Bankanın şubeleri Japonya'nın her yerinde bulunmaktadır.
Translate from Turco to Español

İnsanlar dünyanın her yerinde yaşıyorlar.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam derhal eve giderim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, aynı şeyi yaparım.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam, ona güvenirim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onu derhal yaparım.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, işimi bırakırım ve Londra'dan ayrılırım.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onun teklifini kabul ederim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, böyle zor bir durumda aynı şeyi yaparım.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, burs için müracaat ederim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, kendime daha çok dikkat ederim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, öyle bir şey yapmam.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam onu yapmam.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onu yapmam.
Translate from Turco to Español

Yiyecek yokluğundan dolayı şehrin her yerinde şiddet patlak verdi.
Translate from Turco to Español

Tom uygulama sırasında sol dizini incitti, bu yüzden John oyunu yerinde oynamak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

Zavallı Tom'un her yerinde.
Translate from Turco to Español

Tom Boston'un her yerinde birçok yerde bulundu.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam oraya gitmem.
Translate from Turco to Español

Tom, geceyi onun yerinde geçirebileceğimi söyledi.
Translate from Turco to Español

Taş yerinde ağırdır.
Translate from Turco to Español

Tom senin yerinde olmadığı için memnun.
Translate from Turco to Español

Tom'un yerinde olmak istemem.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam başarabilirdim.
Translate from Turco to Español

Onun şuuru yerinde değil.
Translate from Turco to Español

O, iş yerinde, değil mi?
Translate from Turco to Español

O iş yerinde bir kaza geçirdi.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, yapmam.
Translate from Turco to Español

Bu, iş yerinde ortalama bir gündür.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, şunu alırım.
Translate from Turco to Español

O, iş yerinde dalga geçtiği için kovuldu.
Translate from Turco to Español

Bir kalabalık olay yerinde toplandı.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onun nasihatını dinlerim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam ona sorarım.
Translate from Turco to Español

Keyfi yerinde görünüyordu.
Translate from Turco to Español

İş yerinde bir kravat takmam gerekir mi?
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, daha çok çalışırım.
Translate from Turco to Español

Bugün patronun keyfi yerinde mi?
Translate from Turco to Español

Bütün ailemin sağlığı yerinde.
Translate from Turco to Español

Onlar Dünyanın her yerinde yarıştılar.
Translate from Turco to Español

Dünyanın her yerinde arkadaşları vardı.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, böyle kaba bir şey yapmazdım.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, aynısını yaparım.
Translate from Turco to Español

Bugün kocamın keyfi yerinde.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onu maviye boyarım.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam, farklı hareket ederim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, ona evlenme teklif ederim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, ondan uzak dururum.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, onunla yaşamam.
Translate from Turco to Español

Pirinç Dünyanın birçok yerinde yetişir.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam o ata bahis oynamam.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, öyle yapmam.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, parayı bir bankaya koyarım.
Translate from Turco to Español

Polisler hırsızı olay yerinde tutukladı.
Translate from Turco to Español

Onun yerinde olsam, henüz vazgeçmem.
Translate from Turco to Español

Vücudunuzun başka herhangi bir yerinde ağrı hissediyor musunuz?
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, o tür bir şey yapmam.
Translate from Turco to Español

Ben onu ararken sadece bir dakika yerinde kal.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam bunu yapmazdım.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam bunu yapmazdım.
Translate from Turco to Español

O yerinde değil.
Translate from Turco to Español

Onun dikiş sepeti, şifonyer çekmeceleri ve külotlu çorap rafları hepsi sistemli olarak yerli yerinde düzenlenir.
Translate from Turco to Español

Keyfin yerinde mi?
Translate from Turco to Español

Sanırım yerinde olsam aynı şeyi yaparım.
Translate from Turco to Español

Yaklaşık bütün gün süren yürüyüşten sonra Tom'un yerinde bitirdim.
Translate from Turco to Español

Tom yerinde mi?
Translate from Turco to Español

Ne oldu? Dairenin her yerinde su var.
Translate from Turco to Español

Ben, Roma'ya yakın bir yerleşim yerinde çalışıyorum.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsaydım aynı şeyi yapacaktım.
Translate from Turco to Español

Uygun elbiseler iş yerinde çok önemlidir.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olmak istemezdim.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam, çok emin olmam.
Translate from Turco to Español

Ben iş yerinde her gün Fransızca konuşurum.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam bu konuda endişe etmem.
Translate from Turco to Español

Tom'un yerinde sen olsan ne yapardın?
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam ses çıkarmazdım.
Translate from Turco to Español

Tom'un yerinde olsan ne yapardın?
Translate from Turco to Español

Onun yerinde olsan ne yapardın?
Translate from Turco to Español

Öğretmenimizin havası yerinde.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam böyle bir şey yapmazdım.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam bana iyi davranırdım.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam o kadar iyimser olmam.
Translate from Turco to Español

Yerinde olsam Tom'a o kadar yakın oturmazdım.
Translate from Turco to Español

Ben senin yerinde olsam bana kibar davranırdım.
Translate from Turco to Español

Bir ağaç ölürse yerinde bir başkası yetişir.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsaydım, bunu alırdım.
Translate from Turco to Español

Bu iş yerinde, geç kalanlar için sert ve hızlı kurallar var.
Translate from Turco to Español

Katil olay yerinde tutuklandı.
Translate from Turco to Español

İş yerinde bir kaza geçirdim.
Translate from Turco to Español

Senin yerinde olsam giderdim.
Translate from Turco to Español

Ben senin yerinde olsaydım, doktoru arardım.
Translate from Turco to Español

Keyfim yerinde.
Translate from Turco to Español

Keyfim çok yerinde değil.
Translate from Turco to Español

Tom'un düşerken bilincinin yerinde olmadığı görüldü çünkü düşüşünü engellemek için hiçbir şey yapmadı.
Translate from Turco to Español

También echa un vistazo a las siguientes palabras: bekarım, evdeyim, Londra'dayken, Mary, John'la, karşılaştım, Ken'e, inanıyorum, grupla, tanıtmak.