Babam benim köpek bakmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Haydi, Joe. Sadece bir bardak bira zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Sigara içmek çok zarar verir ama hiç fayda vermez.
Translate from Turco to Español

Tom insanların evine girmesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Benim maaşım bizim müsrifçe yaşamamıza izin vermez.
Translate from Turco to Español

John soruya yanıt vermez.
Translate from Turco to Español

Bu otel öğle yemeği hizmeti vermez.
Translate from Turco to Español

Tom senin ona vermesini istediğin mesajı Mary'ye vermez.
Translate from Turco to Español

Tom hafifçe tavsiye vermez.
Translate from Turco to Español

O asla alışkanlığına ara vermez.
Translate from Turco to Español

O, şeyleri asla ödünç almaz ya da vermez.
Translate from Turco to Español

Babam bana Bill ile dışarı çıkmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom çocuklarının Mary ile oynamasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin dışarı çıkması için çok izin vermez.
Translate from Turco to Español

O zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Umarım savaş patlak vermez.
Translate from Turco to Español

O, bitişikte yaşamasına rağmen, bize selam bile vermez.
Translate from Turco to Español

O, öğretmene hiç kulak vermez.
Translate from Turco to Español

O sana herhangi bir zarar vermez.
Translate from Turco to Español

O, Kate'in şarap içmesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Babam buna izin vermez.
Translate from Turco to Español

Bir öğün yemek atlamak size zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Kate'nin şarap içmesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Babam araba sürmeme izin vermez.
Translate from Turco to Español

Onun gururu sorular sormasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom saat ondan sonra Mary'nin TV izlemesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Babam geceleri dışarıya yalnız çıkmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Sanırım denemek zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Tom çağrılarıma hiç cevap vermez.
Translate from Turco to Español

Tom onların ev ödevlerini yapmaları sonrasına kadar çocukların televizyon izlemelerine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom çocuklarının şarap içmesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom çocuklarının abur cubur yemesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom hava karardıktan sonra çocuklarının dışarı çıkmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom çocuklarının günde bir saatten daha fazla televizyon izlemelerine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary'ye selam vermez bile.
Translate from Turco to Español

Tom asla kimseye bişey vermez.
Translate from Turco to Español

Ayı kimseden izin almaz ve tayga ormanlarını vermez.
Translate from Turco to Español

Tom akşam yemeği sırasında asla telefonuna cevap vermez.
Translate from Turco to Español

Bu savaş tesadüfen patlak vermez.
Translate from Turco to Español

Tom bana asla cevap vermez.
Translate from Turco to Español

Tom zengin olduğunu herhangi birinin unutmasına asla izin vermez.
Translate from Turco to Español

O, kesintilere izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom bana hiçbir şey vermez.
Translate from Turco to Español

Tom sana zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Babam bana asla para vermez çünkü çok cimri.
Translate from Turco to Español

Okul, kampüste öğrencilerin sigara içmelerine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Bir içki hiç kimseye zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Karar verir vermez size bildireceğiz.
Translate from Turco to Español

Tom hiç kimsenin kendisine dokunmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Babam sinemalara yalnız gitmeme izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom hiç kimseye asla ödünç para vermez.
Translate from Turco to Español

Babası onun arkadaşları ile şehre gitmesine asla izin vermez.
Translate from Turco to Español

Kur'an Müslümanların içki içmesine izin vermez. Onların doğal içgüdüleri ahlaki olmalarına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Kur'an Müslümanların içki içmesine izin vermez. Onların doğal içgüdüleri ahlaki olmalarına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Boşuna sorma ona. O cevap vermez.
Translate from Turco to Español

Koşullar bana böyle bir tatil izin vermez.
Translate from Turco to Español

Sokak lambaları yeterli ışık vermez.
Translate from Turco to Español

Sorular kimseye zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Tom akşam 10.00'dan sonra çocuklarının TV izlemesine asla izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom ona asla izin vermez.
Translate from Turco to Español

Lezzetli görünümlü yiyecek zorunlu olarak iyi tat vermez.
Translate from Turco to Español

Tom asla birinin bir şey yapmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Arkadaşlar arkadaşlara sarhoş araba sürmelerine izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom asla bizim oynamamıza izin vermez.
Translate from Turco to Español

Yılda bir kez zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Ayrıca telefona da cevap vermez.
Translate from Turco to Español

Babam tek başıma sinemaya gitmeme izin vermez.
Translate from Turco to Español

O asla birine bir şey yapma izni vermez.
Translate from Turco to Español

Daha fazla su içmek size herhangi bir zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Bu makine paranı alır ve karşılığında sana bir şey vermez.
Translate from Turco to Español

Tom onu yapmamıza izin vermez.
Translate from Turco to Español

Dürüstlük her zaman karşılığını vermez.
Translate from Turco to Español

Soğuk bu hayvanlara zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Tom bir şey yapmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Bu hala bize çok zaman vermez.
Translate from Turco to Español

Bütçe bu harcamalar için izin vermez.
Translate from Turco to Español

O, rakibin ona yaklaşmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

O herhangi bir tavsiyeye kulak vermez.
Translate from Turco to Español

Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.
Translate from Turco to Español

Bu ağaç hiç meyve vermez.
Translate from Turco to Español

Bu ağaç meyve vermez.
Translate from Turco to Español

Babam Bill ile çıkmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Biraz yalan kimseye zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Ara sıra gülümsemek sana zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Annem ve babam benim oğlanlarla flört etmeme izin vermez.
Translate from Turco to Español

Annem ve babam benim oğlanlarla çıkmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom asla kazanmama izin vermez.
Translate from Turco to Español

Kitapları ödünç verme; hiç kimse onları geri vermez. Kütüphanemde hala kalan kitaplar diğer insanlardan ödünç aldıklarımdır.
Translate from Turco to Español

Çalıntı para asla meyve vermez.
Translate from Turco to Español

Babam sinemaya yalnız gitmeme izin vermez.
Translate from Turco to Español

Bu ot kıran insanlara zarar vermez.
Translate from Turco to Español

Bütün kalbinle mutluluğu çağırsan, mutluluk kulak vermez. Mutluluk seçilmiş kişileri bulur.
Translate from Turco to Español

İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz.
Translate from Turco to Español

Elektro bir gitar akustik bir gitar gibi ses vermez.
Translate from Turco to Español

Tom kimsenin ona dokunmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Tom'un babası onun geceleyin dışarı çıkmasına izin vermez.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse ne düşündüğüme önem vermez.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse ne düşündüğüne önem vermez.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse onun ne düşündüğüne önem vermez.
Translate from Turco to Español

Zor iş kimseye zarar vermez.
Translate from Turco to Español