Lernen Sie, wie man vermez in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Babam benim köpek bakmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Haydi, Joe. Sadece bir bardak bira zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sigara içmek çok zarar verir ama hiç fayda vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom insanların evine girmesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Benim maaşım bizim müsrifçe yaşamamıza izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
John soruya yanıt vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu otel öğle yemeği hizmeti vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom senin ona vermesini istediğin mesajı Mary'ye vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom hafifçe tavsiye vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O asla alışkanlığına ara vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, şeyleri asla ödünç almaz ya da vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam bana Bill ile dışarı çıkmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çocuklarının Mary ile oynamasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin dışarı çıkması için çok izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Umarım savaş patlak vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, bitişikte yaşamasına rağmen, bize selam bile vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, öğretmene hiç kulak vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O sana herhangi bir zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, Kate'in şarap içmesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam buna izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir öğün yemek atlamak size zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kate'nin şarap içmesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam araba sürmeme izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun gururu sorular sormasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom saat ondan sonra Mary'nin TV izlemesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam geceleri dışarıya yalnız çıkmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sanırım denemek zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çağrılarıma hiç cevap vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom onların ev ödevlerini yapmaları sonrasına kadar çocukların televizyon izlemelerine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çocuklarının şarap içmesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çocuklarının abur cubur yemesine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom hava karardıktan sonra çocuklarının dışarı çıkmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çocuklarının günde bir saatten daha fazla televizyon izlemelerine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, Mary'ye selam vermez bile.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom asla kimseye bişey vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ayı kimseden izin almaz ve tayga ormanlarını vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom akşam yemeği sırasında asla telefonuna cevap vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu savaş tesadüfen patlak vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bana asla cevap vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom zengin olduğunu herhangi birinin unutmasına asla izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, kesintilere izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bana hiçbir şey vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom sana zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam bana asla para vermez çünkü çok cimri.
Translate from Türkisch to Deutsch
Okul, kampüste öğrencilerin sigara içmelerine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir içki hiç kimseye zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Karar verir vermez size bildireceğiz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom hiç kimsenin kendisine dokunmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam sinemalara yalnız gitmeme izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom hiç kimseye asla ödünç para vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babası onun arkadaşları ile şehre gitmesine asla izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kur'an Müslümanların içki içmesine izin vermez. Onların doğal içgüdüleri ahlaki olmalarına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kur'an Müslümanların içki içmesine izin vermez. Onların doğal içgüdüleri ahlaki olmalarına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Boşuna sorma ona. O cevap vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Koşullar bana böyle bir tatil izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sokak lambaları yeterli ışık vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sorular kimseye zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom akşam 10.00'dan sonra çocuklarının TV izlemesine asla izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom ona asla izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Lezzetli görünümlü yiyecek zorunlu olarak iyi tat vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom asla birinin bir şey yapmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Arkadaşlar arkadaşlara sarhoş araba sürmelerine izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom asla bizim oynamamıza izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yılda bir kez zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ayrıca telefona da cevap vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam tek başıma sinemaya gitmeme izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O asla birine bir şey yapma izni vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Daha fazla su içmek size herhangi bir zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu makine paranı alır ve karşılığında sana bir şey vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom onu yapmamıza izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dürüstlük her zaman karşılığını vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Soğuk bu hayvanlara zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bir şey yapmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu hala bize çok zaman vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bütçe bu harcamalar için izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, rakibin ona yaklaşmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
O herhangi bir tavsiyeye kulak vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu ağaç hiç meyve vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu ağaç meyve vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam Bill ile çıkmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biraz yalan kimseye zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ara sıra gülümsemek sana zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem ve babam benim oğlanlarla flört etmeme izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem ve babam benim oğlanlarla çıkmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom asla kazanmama izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kitapları ödünç verme; hiç kimse onları geri vermez. Kütüphanemde hala kalan kitaplar diğer insanlardan ödünç aldıklarımdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çalıntı para asla meyve vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam sinemaya yalnız gitmeme izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu ot kıran insanlara zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bütün kalbinle mutluluğu çağırsan, mutluluk kulak vermez. Mutluluk seçilmiş kişileri bulur.
Translate from Türkisch to Deutsch
İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Elektro bir gitar akustik bir gitar gibi ses vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kimsenin ona dokunmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un babası onun geceleyin dışarı çıkmasına izin vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiç kimse ne düşündüğüme önem vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiç kimse ne düşündüğüne önem vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiç kimse onun ne düşündüğüne önem vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Zor iş kimseye zarar vermez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: Kedi, mi, sordu, Bazen, mıyım, merak, ediyorum, Gerçekleri, abartmayalım, Deneyelim.