Aprende a usar kaldı en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.
Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.
Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.
Obtén Mate gratisInstálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.
Obtén Mate gratis
Ay bulutların üzerinde kaldı.
Translate from Turco to Español
O, üç hafta New York'ta kaldı.
Translate from Turco to Español
Taro üç gün boyunca Tokyo'da kaldı.
Translate from Turco to Español
Oğlan sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
O, kardan dolayı geç kaldı.
Translate from Turco to Español
Görünüşe göre, otobüs geç kaldı.
Translate from Turco to Español
Birçok tehlikelere maruz kaldı.
Translate from Turco to Español
Birkaç gün hava sıcak kaldı.
Translate from Turco to Español
Sorun konusunda sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
Bu dersin bitmesine 10 dakika kaldı.
Translate from Turco to Español
O, Brezilya'ya gitti ve orada kaldı.
Translate from Turco to Español
İki gün boyunca otelde kaldı.
Translate from Turco to Español
Bir müddet sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
Büyük bir örümcek görünce donup kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom akşam yemeğine geç kaldı.
Translate from Turco to Español
O, prensibine bağlı kaldı.
Translate from Turco to Español
O, bir süre burada kaldı.
Translate from Turco to Español
Bir süre sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
O, bir süre sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
Ona bir köpek aldı. Ancak, o köpeklere alerjisi vardı, bu yüzden birine vermek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Jim dışarı gitti, ama Mary evde kaldı
Translate from Turco to Español
Bir hafta boyunca hastanede kalmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O her zaman orada kaldı.
Translate from Turco to Español
Onlar, altı fit yüksekliğinde bir duvara tırmanmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Jefferson sakin kaldı.
Translate from Turco to Español
Babası öldükten sonra, o tek başına çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O çoğu zaman okula geç kaldı.
Translate from Turco to Español
O, tatilde hastalandı ve bir doktor bulmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Kemikler buzda donmuş olarak kaldı.
Translate from Turco to Español
Partinin sonunda, sadece iki misafir kaldı.
Translate from Turco to Español
Babam alışveriş yaparken annem arabada kaldı.
Translate from Turco to Español
Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Kendi başına evde kaldı.
Translate from Turco to Español
O bütün gün evde kaldı.
Translate from Turco to Español
Sadece biraz süt kaldı.
Translate from Turco to Español
Herkes onun cesaretine hayran kaldı.
Translate from Turco to Español
O sadece Çizmeli Kedi görüntüsünü kullanmak zorunda kaldı. Ben onun sadık uşağıydım.
Translate from Turco to Español
Askerler düşman ateşine maruz kaldı.
Translate from Turco to Español
Otobüs on dakika geç kaldı.
Translate from Turco to Español
Otobüs geç kaldı gibi görünüyordu.
Translate from Turco to Español
Denizaltı yüzeye doğru ince bir buz tabakasını yarıp geçmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Öğretmen tüm öğrencileri değerlendirmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Yüzlerce alan sel suları altında kaldı.
Translate from Turco to Español
Sokaklar ve evler sel altında kaldı.
Translate from Turco to Español
Dün Mary bütün gün evde kaldı.
Translate from Turco to Español
Philip ve Sheila geç kaldı. Ben de geç kaldım mı?
Translate from Turco to Español
O, orada en fazla dört gün kaldı.
Translate from Turco to Español
Gerisi size kaldı!
Translate from Turco to Español
Sabaha sadece birkaç saat kaldı.
Translate from Turco to Español
Param az kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom uygulama sırasında sol dizini incitti, bu yüzden John oyunu yerinde oynamak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom hasta olduğu için iş dönüşü evde kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom bir acil durum çağrısı aldı ve işi terk etmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom testin birinden geçti fakat diğerinden kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom arabasını yanlış yere park ettiği için ceza ödemek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom iş için Boston'a gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom Mary ile Boston'a gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom Yaz boyu Boston'da kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom Boston'a geri dönmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O günlerce yiyeceksiz idare etmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O yıllarca sefil bir hayat sürdürmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O yaz boyunca Nagano'da kaldı.
Translate from Turco to Español
O, evden istasyona çok fazla yük taşımak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O, evine giden on milin tamamını yürümek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O kısa bir süre orada kaldı.
Translate from Turco to Español
O, kısa bir süre o bölgede kaldı.
Translate from Turco to Español
Dün Tom bütün gün evde kaldı.
Translate from Turco to Español
Hükümet, dış politikasında değişiklikler yapmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom hayatı boyunca fakir kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom yaya geçidinden geçmediği için ceza ödemek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Amerikan askerleri 1933 yılına kadar Nikaragua'da kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom uyuya kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom her şey için kendisi ödemek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O, yurtdışında eğitim almak için part-time çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Dün birkaç çocuk okuldan erken ayrılmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O dün bütün gün boyunca evde kaldı.
Translate from Turco to Español
Geçen yılın kömür çıktısı standardın gerisinde kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom tüm yaşamı boyunca bekar kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom Mary'nin cesaretine gerçekten hayran kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom sadece işleri olduğu gibi kabul etmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom üç hafta boyunca hastanede kalmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom otobüsü yakalamak için koşmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom bir iş için koşmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom hastaneye gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom geldiği yoldan geri dönmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom bir kolera aşısı yaptırmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom Mary'nin haklı olduğunu kabul etmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Savaşın bir sonucu olarak, çok sayıda mağdur kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom bir trafik sıkışıklığında saplanıp kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom, yurdunun dışında kilitli kaldı.
Translate from Turco to Español
Waseda dünkü oyunda Keio ile berabere kaldı.
Translate from Turco to Español
O, kaderini kabul etmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
O, sözlerini dikkatle seçmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Taro tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı ve istifa etti.
Translate from Turco to Español
O, ne söyleyeceğini bilmediği için, sessiz kaldı.
Translate from Turco to Español
O sonunda çekilmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español
Arkadaşlarına ayak uydurmadığı için, o sonunda geride kaldı.
Translate from Turco to Español
Bu ayın başına kadar bizimle kaldı.
Translate from Turco to Español
Sık sık olduğu gibi, Mike, bu öğleden sonra toplantı için geç kaldı.
Translate from Turco to Español
Tom oylamada çekimser kaldı.
Translate from Turco to Español
Nancy ve Jane beş buçukta eve gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español