Turkish example sentences with "kadının"

Learn how to use kadının in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Kadının fotoğrafını çekiyorum.

İran, Amerikalı kadının serbest bırakılmasını engelliyor.

İran Amerikalı kadının serbest bırakılmasına karşı çıkıyor.

Küçük siyah bir elbise olmadan bir kadının dolabı tam değildir.

Tom birlikte zaman geçirdiği kadının kocası tarafından öldürüldü.

Tom daha sonra parkta karşılaştığı kadının Mary olduğunu anladı.

Bir kadının çığlık attığını duydum.

O kadının iki çantası var.

Kadının saçı oldukça kısadır.

Bir kadının öğle yemeğini yediği için bir adamı bıçakladığını duydum.

Yaşlı bir kadının caddeyi geçtiğini gördüm.

Yaşlı kadının yardım edecek kimsesi yok.

Yaşlı bir kadının caddeyi geçmesine yardım ettim.

Zavallı yaşlı kadının parası çalındı.

Hırsız, kadının çantasını çaldı.

Tom çok çekici bir kadının yanında oturuyordu.

Kapının yanındaki o adamla odanın diğer tarafındaki pencerenin yanında duran o kadının fotoğrafik hafızası var.

O kadının dediğini merak etmiyor musun?

O kadının ne dediğini merak etmiyor musun?

Türkiye'de kadının kıymeti yok.

Tom'un kadının ne hakkında konuştuğuyla ilgili bir fikri yoktu.

O kadının yüzüne nasıl bakacağım?

Beni mutlu edecek olan tek şey sevdiğim kadının beni kalpten sevmesi.

Sevdiğim kadının gerçeğinin ne olduğunu çok merak ediyorum.

Etrafımda dostlarımın ve sevdiğim kadının olmaması benim kaderim olamaz.

Gerçekten sevdiğim kadının, gerçekten beni sevmesini isterdim.

Sahip olmayıp da istediğim şey, sevdiğim kadının benimle evlenmesi ve ben öldükten sonra bile beni sevmesi.

Hemşire olduğunu düşündüğüm kadının aslında doktor olduğunu öğrendim.

Tom "Bu bir kadının işi" dedi.

İster inan ister inanma, bu kadının üç çocuğu var.

Yabancı kadının bir İtalyan ismi yok.

Bu, bir kadının yapabileceği bir iş değil.

İster inan ister inanma, ama o kadının üç çocuğu var.

Kadının silahı dilidir.

Kitap, hapishanedeki bir kadının hayatı hakkındadır.

Bir kadının en duyarlı organı klitoristir.

Bir kadının saçı uzun, diliyse daha da uzundur.

Bu kadının burada ne işi var?

Bu kadının zihinsel sorunları var.

Asla bir kadının sözünü kesme.

Bir kadının sezgisini asla küçümseme.

Tom size bir kadının adı gibi görünüyor mu?

Görevimiz daha önce hiçbir kadının gitmediği yere cesurca gitmek.

O kadının oğlu hasta.

O kadının bir yelpazesi var çünkü hava sıcak.

Bir kadının yeri evdedir.

Bir kadının işi asla bitmez.

Kadının ateşi var.

Yaşlı bir kadının sesi.

Antrea güzel bir kadının adıdır.

Antrea güzel bir kadının ismidir.

Sadece kadının gitmesine izin ver.

Allende bir kadının adı ve bir soyadı.

Tom'un nişanlandığı kadının bir erkek olduğu ortaya çıktı!

Bir kadının gerçekten mutlu olup olmadığını söylemek zordur.

O kadının sürücü ehliyeti yok.

O kadının sürücü belgesi yok.

Biri bana dünyadaki en güzel kadının Boston'da yaşadığını söyledi.

Bu kadının iki tane çantası var.

Evleneceğim kadının sen olacağına dair aklımda hiçbir şüphe yok.

O kadının nesi var?

O kadının sorunu ne?

Dün tanıştığım kadının Tom'un annesi olduğunu düşündüm.

Bir kadının klitorisi aslında gelişmemiş bir penistir. Bir doktora sorun.

Tüm yaptığım bir kadının aşkı içindi.

Michael bir erkeğin adıdır ama Michelle bir kadının adıdır.

Kadının sesini açıkça işittim.

Bir kadının gözyaşları çabuk kurur.

Biz o kadının adına ihtiyaç duyuyoruz.

Edebiyattaki her kusursuz adam, her zaman bir kadının kalemi tarafından yaratıldı.

Bir kadının dili, bir kuzunun kuyruğu gibi sallanır.

Neden bu kadının hamile olduğunu bana söylemedin?

Hemşire sandığım kadının doktor olduğunu şimdi öğrendim.

O kadının iki tane çantası var.

Hemşire sandığım kadının doktor olduğunu şimdi anlıyorum.

Bir kadının tek başına seyahat etmesi günümüzde normaldir.

Birkaç kadının bisikletlerine bindiğini gördüm.

Kadının sezgisi açıkça değerli bir özelliktir.

Bunlar sadece bir kadının bilebileceği türden şeyler.

Kadının adı Sue.

Bir kadının kocası her ne emrederse uymalı.

Kadının soracak iki önemli sorusu var: Ne giyiyorum ve ne yemek yapıyorum?

Bir erkeğin sesini duydum, kadının değil.

Genç adam yaşlı kadının yiyeceklerini arabasına yüklemesine yardımcı oldu.

Tom yaşlı bir kadının yiyeceklerini arabasına yüklemesine yardımcı oldu.

Bir kadının arzusunu nasıl harekete geçirirsin?

Polis ölü kadının cesedinin yanında bir not buldu: "Aileme, beni affedin"

Adli tıp doktoru, kadının cesedinin en az üç gündür orada bulunduğunu belirledi.

Sadece o kadının beyaz olmadığını biliyorsun.

O kadının güçlü bir kişiliği var.

Hangi kadının oğlu hasta?

O kadının bir ağzı var.

O, yaşlı kadının elini tuttu ve kiliseye götürdü.

Bu kadının adını biliyor musunuz?

Bu kadının adını biliyor musun?

Virginia, bir kadının kocasından gizlisi saklısı olmamalıdır.

Bir kadının rahim nakli aldıktan sonra bir bebeği oldu.

O kadının adı Mary.

Kucağında çocukla oturan şu kadının fotoğrafik hafızası var.

Tom ve onun arkadaşları on bir erkek ve kadının boğazlarını kesti.

Çocuklar bal küpünün etrafındaki sinekler gibi çekici kadının etrafına üşüştü.

Also check out the following words: Kızın, artık, çocuk, Hava, bulutlanıyor, Pardon, ama, radyoyu, kısabilir, acaba.