Learn how to use kağıt in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Sadece beyaz kağıt yeterli.
Translate from Turkish to English
Ben mektup kağıdı, birkaç pul ve birkaç kağıt mendil alıyorum.
Translate from Turkish to English
Yazıcıya kağıt lazım.
Translate from Turkish to English
Benim bir kağıt bardağım var.
Translate from Turkish to English
Kağıt torbaları tekrar tekrar kullanmalısın.
Translate from Turkish to English
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
Translate from Turkish to English
Yazmak için hiç kağıt yok.
Translate from Turkish to English
Lütfen bana bir yaprak kağıt verin.
Translate from Turkish to English
Sırası gelmişken, bu odada klimaya benzer bir şey yok. Onun sahip olduğu tek şey elle tutulan kağıt yelpaze.
Translate from Turkish to English
Benim için bu kağıt üzerine bir eskizini çizebilir misin lütfen?
Translate from Turkish to English
On kağıt tabağın maliyeti bir dolar eder.
Translate from Turkish to English
Bir kağıt parçasına onun telefon numarasını not aldım.
Translate from Turkish to English
Tom cebinden bir parça kağıt çıkardı.
Translate from Turkish to English
Daha fazla kağıt para kullanımını girdiği için değeri düştü.
Translate from Turkish to English
Hiçbir hükümet arazisi kağıt para ile satın alınamıyordu.
Translate from Turkish to English
Tom gömlek cebinden bir parça katlanmış kağıt çıkardı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye kağıt bir bardakta nasıl su kaynatacağını gösterdi.
Translate from Turkish to English
Tom caddede yüz dolarlık kağıt para buldu.
Translate from Turkish to English
Şirket, çeşitli kağıt ürünleri üretmektedir.
Translate from Turkish to English
Lütfen bana bir parça kağıt getir.
Translate from Turkish to English
Bir kağıt torba alabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Ben bir kağıt uçak yaptım.
Translate from Turkish to English
Kağıt uçak yavaş yavaş yere düştü.
Translate from Turkish to English
Uyuşturucu ile ilgili suçlar konusunda Doyle'nin çalışmasında sunulan argüman bir beyaz kağıt olarak ilk kez yayımlandı.
Translate from Turkish to English
Bana boş bir sayfa kağıt verin.
Translate from Turkish to English
Tom kağıt öğütücüyü nasıl kullanacağını hatırlayamıyor.
Translate from Turkish to English
Kağıt kolayca yakar.
Translate from Turkish to English
Bu kağıt pürüzlü.
Translate from Turkish to English
Kağıt hızlı yanar.
Translate from Turkish to English
Biraz kağıt kullanabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Kağıt bir torba alabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Kağıt ağaçtan yapılır.
Translate from Turkish to English
Kağıt beyazdır.
Translate from Turkish to English
Bana bir kağıt verin.
Translate from Turkish to English
Bana bir parça kağıt ver.
Translate from Turkish to English
Kağıt kolaylıkla tutuşur.
Translate from Turkish to English
O, bir parça kağıt çıkardı.
Translate from Turkish to English
O, ona bir parça kağıt verdi.
Translate from Turkish to English
Bir miktar kağıt istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu kağıt mürekkep emmez.
Translate from Turkish to English
Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?
Translate from Turkish to English
Lütfen bana bir tomar kağıt getir.
Translate from Turkish to English
Çok az kağıt kaldı.
Translate from Turkish to English
O, arkadaşına üç kağıt yaptı.
Translate from Turkish to English
Kağıt ağaçtan üretilir.
Translate from Turkish to English
Lütfen yazmak için bana bir parça kağıt ver.
Translate from Turkish to English
Herhangi bir kağıt işe yarar.
Translate from Turkish to English
Bana kağıt mendili getir.
Translate from Turkish to English
Lütfen bana bir kağıt getir.
Translate from Turkish to English
Kağıt ilk kez Çin'de icat edildi.
Translate from Turkish to English
Kağıt Çinliler tarafından icat edildi.
Translate from Turkish to English
Torbayı yapmak için koca bir parça kağıt kullandı.
Translate from Turkish to English
Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.
Translate from Turkish to English
Taş, Kağıt, Makas
Translate from Turkish to English
Tom yemeklerinin çoğunu kağıt tabaklarda yedi.
Translate from Turkish to English
Yapıştırıcı ile iki kağıt yaprağını birbirine yapıştırdım.
Translate from Turkish to English
Bu kağıt beyaz.
Translate from Turkish to English
Bir parça kağıt istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom bazı kağıt işleriyle meşgul.
Translate from Turkish to English
Biz metal, kağıt ve tahtadan tabaklar satarız.
Translate from Turkish to English
Metal, kağıt ve tahta tabaklar satarız.
Translate from Turkish to English
Bir kağıt mendile ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English
Tom'a bir kağıt mendil ver.
Translate from Turkish to English
Yazıcının içinde bir kağıt parçası sıkıştı ve artık çalışmıyor.
Translate from Turkish to English
Taş, makası ezer. Makas, kağıdı keser. Kağıt, taşı kaplar.
Translate from Turkish to English
Bana bir kağıt poşet verebilir misiniz ?
Translate from Turkish to English
Tom kağıt uçaklar yapmayı seviyor.
Translate from Turkish to English
Okulda dört çöp kutusu vardır: kağıt için bir, plastik için bir ve cam ve metal için iki tane daha.
Translate from Turkish to English
Tom kağıt parçasını yarı yarıya katladı.
Translate from Turkish to English
Tom birkaç kağıt havlu aldı ve ellerini sildi.
Translate from Turkish to English
Çok fazla kağıt kalmadı.
Translate from Turkish to English
Yazmak için bana bir parça kağıt ver.
Translate from Turkish to English
İhtiyacımdan fazla kağıt kullanmamaya çabalıyorum.
Translate from Turkish to English
Bana beyaz bir kağıt parçası ver.
Translate from Turkish to English
Masanın üzerinde bir kitap, bir kalem ve bir kağıt var.
Translate from Turkish to English
Bana biraz kağıt getir.
Translate from Turkish to English
Kağıt beyazdır; kar da beyazdır. Kağıt ve kar beyazdır.
Translate from Turkish to English
Kağıt beyazdır; kar da beyazdır. Kağıt ve kar beyazdır.
Translate from Turkish to English
Kağıt beyaz.
Translate from Turkish to English
Tom kahverengi kağıt bir çantada Mary'ye 1000 dolar verdi.
Translate from Turkish to English
Öğretmen her kağıt üzerine kısa bir yorum yazdı.
Translate from Turkish to English
Ona bir yaprak kağıt verdi.
Translate from Turkish to English
Bu kağıt parçasına telefon numaranızı ve adresinizi yazmanızı istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom cebinden bir parça katlanmış kağıt çıkardı.
Translate from Turkish to English
Bir sayfa kağıt alın ve yazın!
Translate from Turkish to English
İşte bir parça kağıt.
Translate from Turkish to English
Taş, kağıt, makas oynayalım mı?
Translate from Turkish to English
Mandallı kağıt altlığını kim icat etti?
Translate from Turkish to English
Plastik bir torba mı yoksa kağıt bir torba mı istiyorsunuz?
Translate from Turkish to English
Bana bir kağıt mendil verebilir misin?
Translate from Turkish to English
Sana bir kağıt mendil alayım.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye klipsli kağıt altlığını uzattı.
Translate from Turkish to English
Bu kağıt ithal.
Translate from Turkish to English
Bu sadece bir kağıt parçası.
Translate from Turkish to English
Bana bir parça kağıt getir, lütfen.
Translate from Turkish to English
Masa kağıt ile kaplıydı.
Translate from Turkish to English
Bana bir kağıt vinci nasıl katlayacağımı öğret. Bunu yapmayı unuttum.
Translate from Turkish to English
Tom asla kağıt havlu kullanmaz.
Translate from Turkish to English
Lütfen bana biraz üzerine yazı yazabileceğim kağıt ver.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin kendisine verdiği kağıt parçasını açmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Tom yerde bir parça buruşuk kağıt buldu.
Translate from Turkish to English