Turkish example sentences with "adını"

Learn how to use adını in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Irene Pepperberg, Alex adını taktığı bir papağanın önünde yuvarlak bir tepsi tutuyor.

Onun adını biliyorum.

Onun adını unuttum.

Bu hayvanın adını biliyorum.

Onun adını hatırlayamam.

Onun adını hatırlayamıyorum.

Hiç kimse onun adını bilmiyor.

Tom, köpeğinin adını Rex koydu.

Onlar kedilerine Tom ve Jerry adını verdiler.

Onun adını hatırlamak üzereyim.

Senin adını arkadaşımdan aldım.

Senin adını biliyorum.

Kedilerine Tom ve Jerry adını verdiler.

Oğlu Robert'a kendi babasının adını verdi.

Ben şimdi onun adını hatırlayamıyorum.

Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.

Uluslararası satışlarımız büyümeye, Toyo Computer adını dünya çapında iş dünyasına getirmeye devam ediyor.

Bu köpeğe Pochi adını kimin koyduğunu bilmiyorum.

Erkek çocuğu ağacın üzerine adını kazıdı.

Ben onun adını hatırlayamıyorum.

O, kayıp kız hıçkırıklar arasında adını söyledi.

Bu civardaki en başarılı askerin adını biliyor musun?

Onun adını sormamış olman iyi değil.

Onun adını herkes bilir.

Lütfen bana adını söyle.

Köpeğe Shiro adını koydular.

Adamın yüzünü hatırlıyorum fakat adını hatırlayamıyorum.

Utangaç erkek çocuğu adını mırıldandı.

Kedi yavrusuna Tama adını verdim.

Babam bana halasının adını verdi.

Babam bana teyzesinin adını verdi.

Darwin'in adını evrim teorisi ile bağdaştırıyoruz.

Adam kendi adını bile yazamadı.

Rahmetlinin adını bilen var mı?

Tom köpeğine Rex adını verdi.

Tom yaşlı adamı tanıdı fakat onun adını bilmiyordu.

O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.

Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.

Asker onun adını verdi.

Tom adını imzalamayı reddetti.

Tom kendi adını nasıl yazacağını bile bilmiyordu.

Tom, Mary'nin adını rica etti.

Mary tekrar kızlık adını kullanmaya başladı.

Dedesine hürmeten ona Thomas adını koyduk.

Mike köpeğine Spike adını verdi.

Tom adını dansa katılmak isteyenlerin listesine ekledi.

Erkek kardeşim kendi kedisine "Hanako" adını verdi.

O adını Ann olarak değiştirdi.

Çift ilk çocuklarına Mark adını verdi.

Maria onun ne adını ne de telefon numarasını biliyordu.

O, ona Charles adını verdi.

O, oğluna James adını verdi.

Kendi babasının anısına hürmeten oğluna John adını verdi.

Amcasının anısına bebeğe Graham adını koydular.

Mick bebeğe Richard adını verdi.

Onlar bebeğe Jane adını verdiler.

Onlar çocuklarına Thomas adını verdiler.

Onlar kızlarına Helen adını verdiler.

Onlar oğullarına John adını verdiler.

O bir rahibe oldu, o Rahibe Teresa adını aldı.

Tom kendine Evrenin Sahibi adını koydu.

Tom kendi adını bile yazamaz.

Tom, anaokulu öğretmeninin adını hatırlayamıyor.

Tom Mary ile tanıştığı yerin adını hatırlayamadı.

Onun adını unuturum.

Ben onun adını bilmiyorum.

Birçok çocuk onun adını bilir.

Onun adını bilmiyor musunuz?

O, köpeğine Popeye adını verdi.

Herkes onun adını bilir.

Onun adını hatırlıyor musun?

Ben onun adını düşünemiyorum.

Adını nasıl hecelersin?

Öğretmene adını söyle.

Hiç kimse onun gerçek adını bilmiyor.

Birkaç öğrenci onun adını biliyordu.

Onlar bebeklerine Jane adını verdiler.

Adını büyük harflerle yaz.

Bana adını verebilir misin?

Adını ve adresini yaz.

Benim için birinin adını anons eder misin?

Ben tesadüfen onun adını biliyorum.

Ben onun adını ve adresini aldım.

Yavaşça adını tekrarladı.

O, bana adını vermedi.

Tanık onun adını açıkladı.

Tom adını imzalamayı unuttu.

Tom Mary'nin köpeğinin adını bilir.

Onun adını listeye ekledim.

Onun adını hatırlayamadım.

Tom Mary'nin onun adını seslendiğini duydu.

Onun adını tesadüfen biliyor musun?

Adını nasıl telaffuz edersin?

O adını güçlükle yazabiliyor.

Adını imzalamayı unutma.

Adını mürekkeple yazmalısın.

Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.

Köpeğe Tim adını verdik.

Onun adını biliyor musun?

Biz kediye Mimi adını verdik.

Biz kediye Mimi adını koyduk.

Also check out the following words: gecede, yattı, onları, öldürdü, kolay, tenisçisin, çayımız, Singapur'danım, Gözümde, çalışmalısın.