Turkish example sentences with "peki"

Learn how to use peki in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Peki ya sen?

İyiyim, peki ya sen?

Peki başka ne var?

Ben bir doktorum. Peki ya sen?

Peki sorunun nedir?

Peki, hangi sporları seversin?

Peki bugün buluşmaya ne dersin?

Merak ediyorum, onu bu kadar kızdıran neydi peki?

Peki sen neredeydin?

Peki sen ne yaptın?

Peki, sonra görüşürüz.

Peki şimdi ne yapacağız?

Peki nasıl oldu da Boston'a geldin?

Peki ya 28 Şubat, öğleden sonra 3:00 gibi nasıl olur?

Peki şimdi ne yapıyoruz?

Peki, İtalyan seçimlerini kim kazandı?

Peki bu ilişkilerini gerçekten etkileyecek mi?

Peki ya "hayır" dersem?

Nihai terfinizi aldığınız zaman, nihai alışverişinizi yaptığınız zaman, mükemmel evinizi satın aldığınız zaman, birikim yapıp maddi güvencenizi sağladığınız zaman ve başarı merdivenlerinin basamaklarına tırmanıp gelebileceğiniz en yüksek noktaya geldiğinizde heyecanınız da kaybolur ve kaybolacaktır. Peki ya sonra ne olacak? Yolun sonunu görebilmek için daha ne kadar çaba sarf etmek zorundasınız? Eminim anlıyorsunuzdur; hiçbir zaman yeterli olmayacak. Öyleyse kendinize şu soruyu sormak zorundasınız: Önemli olan nedir?

Size göre hatalarım olmuştur peki ya siz ne yaptınız o da önemli değil mi?

Peki bugün onu görebilir miyim?

"Peki hangi rengi istiyorsun, beyaz mı yoksa siyah mı?" "Elbette siyah."

Ben hatalarımın sonuçlarını fazlasıyla ödedim. Peki ya siz hatasız mısınız?

Dayanabileceğimden daha fazla acı çekmemi sağladın peki sen bu kadar acıya katlanabilir misin?

Peki, beni ikna ettin.

Peki, beni ikna ettiniz.

Peki, ne yapacağız?

Peki, bu gece ne yapacaksın?

Peki ya ben eşcinselsem?

Peki sence ben aptal mıyım?

Peki sizce ben aptal mıyım?

Peki gerçekten ne oldu?

Peki ya ben?

Peki sorun nerede?

Peki, bunu söylemek aptalca bir şeydi.

Peki, sizin adınız ne?

Peki o onu kıskanmayacak mı dediğinizi duydum.

Tamam ama peki ya yönetici?

Peki, sen ne öneriyorsun?

Bende hayal kırıklığına uğradın peki ya öz çocuklarında?

Peki ya hayır derse?

Peki onu yapalım.

Peki, vazgeçiyorum.

İyiyim, peki sen nasılsın?

Peki Mareşal Friedrich Paulus'a ne oldu?

Peki, nedir bunun sebebi?

Peki, hiç özeleştiri yapmıyor musunuz?

Peki, ama bunu neden yapsın?

Peki, niye söylemiş?

Peki ne olmuştu 28 Şubat’ta?

Ne yapıyorlardı peki?

Peki bu nasıl olacak?

Peki, işte flört etmeye ne dersin?

Peki niye yapıyor bunu?

Peki yalan mı?

Peki niye?

Peki bu kalleşliği niçin yapıyor?

Peki mahkemede niçin konuşmadı?

Peki bundan sonra ne olacak?

Peki, sonuçta ne oluyor?

Peki, belirsizliğin ekonomik faturası ne olacak?

Peki, elimden geleni yaparım.

Peki, elimden geleni yapacağım.

Bu farkın nedeni nedir peki?

Peki amacın nedir?

Peki, sorun ne, Tom?

Peki, ne için bekliyorsun, Tom?

Peki sizin herhangi bir sorunuz var mı?

Peki bunu niye yaptı?

Sana niye kızgın peki?

Peki yeni evimiz hakkında ne düşünüyorsun?

Peki eve nasıl döneceğiz?

Buraya niçin geldin peki?

Onu hiç anlayamıyorum, peki ya sen?

Bu metot işe yarıyor mu peki?

Peki kimdi bunlar?

Peki senin aklındaki ne?

Doğru muydu peki?

"Peki patronlar nerede?" - "Akşam yemeğinde."

Peki, kutunun içinde ne var?

Ne istiyorsun peki?

Peki, ben ne yapmalıyım?

Peki, senin için ne yapabilirim?

Peki, neden buradasın?

Peki, sizin için ne yapabilirim?

Peki, öyleyse, yapmamı istiyorsan onu yaparım.

Peki ya sen? Bu adama güveniyor musun?

Peki ya siz? Bu adama güveniyor musunuz?

Peki, nasıl Halk Parkına gidilir?

Peki ya Tom ne olacak?

Peki gerçekten nasıl hissettiniz?

Peki, ne için bekliyorsun?

Peki, niçin bekliyorsun?

Peki, başka bir şey ister misiniz?

Peki karar verdin mi?

Peki, sözünüzü söyleyin.

Peki, ne bekliyordun?

Peki, ne demek istiyorsun?

Peki, siz ikiniz ne zaman tanıştınız?

Peki, bu sorunsuzca gitti.

Peki, baban ne dedi?

Also check out the following words: içti, Bill'den, daha, zeki, Bill'in, zayıflığından, istifade, etti, Bill, kadar.