Turkish example sentences with "pencereyi"

Learn how to use pencereyi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Pencereyi açıyor.

Üşüyorum. Pencereyi kapatabilir miyim?

Pencereyi kapat.

Lütfen pencereyi kapat.

Bana pencereyi açık bırakmamı söyledi.

Pencereyi açar mısın?

Pencereyi açık bırakma.

Lütfen pencereyi kapatabilir misin?

Tom pencereyi kırdı.

Yatmadan önce pencereyi kapat.

Pencereyi açabilirsiniz.

O pencereyi kapatır mısınız?

Tom'un pencereyi açmasını rica ettim.

Pencereyi açmalıyım.

Pencereyi açabilirim.

Yatmaya gitmeden önce pencereyi kapat.

O yağmur korkusuyla pencereyi kapattı.

Pencereyi açmam gerekiyor mu?

Sadece pencereyi kapatmayı değil aynı zamanda süpürmeyi de unuttum.

John pencereyi kırdı.

Tom Mary'den pencereyi açmasını rica etti.

Tom Mary'den pencereyi açmasını rica etti, ama o açmadı.

Tom biraz taze hava almak için pencereyi açtı.

Tom içeriye temiz hava girdirmek için pencereyi birazcık açtı.

Tom Mary'den birkaç kez pencereyi açmasını rica etti.

Birisi pencereyi açık bırakmış olmalı.

Pencereyi kapa, Jim.

Tom bilerek pencereyi kırdı.

Pencereyi kim kırdı?

O pencereyi açar.

Ben pencereyi açabilir miyim?

Pencereyi açmayın.

Pencereyi açalım.

Lütfen pencereyi aç.

Pencereyi kapalı tut.

Pencereyi aç lütfen.

O, pencereyi açık bıraktı.

Biri pencereyi kırdı.

Tom pencereyi açık bıraktı.

Kız pencereyi kırdı.

Pencereyi aç, lütfen.

O, pencereyi kapalı tuttu.

Pencereyi kapatır mısın?

Pencereyi kapatın, olur mu?

Dolu pencereyi çatlattı.

O, pencereyi açmaya çalıştı.

Lütfen pencereyi açma.

O, onun pencereyi kırdığını gördü.

Pencereyi açık bıraktın mı?

O kasıtlı olarak pencereyi kırdı.

Ona pencereyi açmasını rica ettim.

O, bana pencereyi açmamı söyledi.

O, pencereyi kasıtlı olarak kırdı.

Pencereyi kapatmanız mümkün mü?

O, pencereyi ne zaman kırdı?

Nemli bir bezle pencereyi temizle.

Lütfen şu pencereyi kapatır mısın?

Pencereyi çocuk kırmış olmalı.

Bir kedinin pencereyi tırmaladığını duyabiliyorum.

Sanırım pencereyi kapamamın zamanıdır.

Pencereyi aç ve odaya biraz temiz hava girsin, lütfen.

Bebeğin üşütmesini istemedim, bu yüzden pencereyi kapadım.

Pencereyi aç.

Pencereyi açmanı istiyorum.

Lütfen pencereyi açın.

Pencereyi açmamın bir sakıncası var mı?

Pencereyi açabilir miyim?

Onun pencereyi açmasını rica etti.

Lütfen pencereyi açar mısın?

Lütfen pencereyi kapatır mısın?

Pencereyi açmamı ister misin?

O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.

Pencereyi kırdığını reddediyor.

Hava sıcaktı, bu yüzden pencereyi açtım.

Affedersiniz, ama pencereyi açabilir miyim?

Çocuk pencereyi kırdığını kabul etti.

Pencereyi kırmak için bir çekiç kullanıldı.

Babam pencereyi açmamı istedi.

Altı pencereyi birbiri ardına kırdı.

Pencereyi aç da içeri biraz temiz hava girsin.

Bakar mısınız! Pencereyi açabilir miyim?

Pencereyi kıran taşı bana göster.

Hırsız pencereyi kırdı.

Pencereyi bir kapatır mısın.

Lütfen pencereyi kapatınız.

İçeriye temiz hava girmesi için pencereyi açtı.

Sivrisinekleri dışarıda tutmak için pencereyi kapadım.

Jake bu pencereyi dün kırdı.

Burada hava kötü. Pencereyi açar mısın?

Üşüyorum. Lütfen pencereyi kapatır mısın?

Affedersiniz fakat pencereyi açar mısınız?

O, pencereyi kırdı.

Bu pencereyi kim kırdı bilmek istiyorum.

Birisi pencereyi açtı.

Bu pencereyi kapalı tut.

Lütfen pencereyi kapatın.

Tom pencereyi kapattı.

Ayrılmadan önce pencereyi kapat.

Bütün altı pencereyi kapattım.

Pencereyi açmak istemiyorum.

Ben pencereyi açmak istemiyorum.

Also check out the following words: durum, montlu, mantolu, paltolu, Kişisel, özgürlük, demokrasinin, ruhudur, kalenin, anahtarını.