Learn how to use ödeme in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Bir sürü insan faturalarını ödeme konusunda endişeleniyor.
Translate from Turkish to English
Bana ödeme yapılmasını reddettim.
Translate from Turkish to English
Ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.
Translate from Turkish to English
Ben hasar için ödeme yaptım.
Translate from Turkish to English
İtalyan, Almanya'da kahvesi için Yunan euro parası ile ödeme yaptı.
Translate from Turkish to English
Öğle yemeğin için ödeme yapmana gerek yok.
Translate from Turkish to English
Şu ayakkabılar için ödeme yaptınız mı?
Translate from Turkish to English
Onlar bana ödeme yaparsa, onu yaparım.
Translate from Turkish to English
Kitap için ödeme yaptın mı?
Translate from Turkish to English
Ben, gerçekten ödeme için hazırım.
Translate from Turkish to English
Ödeme için kredi kartı kullanabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Ödeme altı kişilik bir aile için yeterli değildir.
Translate from Turkish to English
Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar.
Translate from Turkish to English
Ben size mi yoksa kasiyere mi ödeme yapayım.
Translate from Turkish to English
Kamu hizmetleri için ödeme yapmak zorundasın.
Translate from Turkish to English
Bana haftalık ödeme yapılır.
Translate from Turkish to English
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
Translate from Turkish to English
Çek ile ödeme yapabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Çek ile ödeme yapmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Çek birine para ödeme yöntemidir.
Translate from Turkish to English
ABD'de, insanların nakit ödeme yerine bir çek yazmaları yaygındır.
Translate from Turkish to English
Tom daha iyi ödeme yapan bir işe başvurmayı düşünüyor.
Translate from Turkish to English
31 Martın ödeme tarihi olduğunu sana tekrar hatırlatayım.
Translate from Turkish to English
Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.
Translate from Turkish to English
Tom zamanında ödeme yapan tek kişidir.
Translate from Turkish to English
Tom her şey için ödeme yapmak zorunda.
Translate from Turkish to English
Tom oğlunun eğitimi için nasıl ödeme yapacağı hakkında endişelenmeye başladı.
Translate from Turkish to English
Sana yaptığın işin miktarına göre ödeme yapılacak.
Translate from Turkish to English
Seyahat çeki ile ödeme yapabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Ben kredi ile ödeme yapabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Tom daha sonra ödeme yapmak istedi.
Translate from Turkish to English
Araba için ödeme yapamam.
Translate from Turkish to English
Tom hâlâ bana ödeme yapmadı.
Translate from Turkish to English
Benzin için nerede ödeme yapacağım?
Translate from Turkish to English
Onun için ödeme yapmak zordu.
Translate from Turkish to English
Onlar bana ödeme için bastırıyorlar.
Translate from Turkish to English
Bu bilgisayar için nasıl ödeme yaptın?
Translate from Turkish to English
O, akşam yemeği için ödeme yapacağını söyledi.
Translate from Turkish to English
İş için ödeme yapıldığını hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English
Ödeme yapmadığım için memnunum.
Translate from Turkish to English
Öğrenciler yarı zamanlı işlerde çalışıyorlar. Bu da onlara öğrenim ücretlerini ödeme olanağı sağlıyor.
Translate from Turkish to English
Tom hesabı ödeme konusunda ısrar etti.
Translate from Turkish to English
4, 6 ya da 12 ödeme yapabilirsin.
Translate from Turkish to English
Hangi ödeme seçenekleri mevcut?
Translate from Turkish to English
Elbisesi için terziye ödeme yaptı.
Translate from Turkish to English
Tom'a yaptığı iş için iyi ödeme yapılmaktadır.
Translate from Turkish to English
İlk ders için zaten ödeme yaptım.
Translate from Turkish to English
Tesisatçılara emekleri için iyi ödeme yapılır.
Translate from Turkish to English
Adam ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye bakıcıya ödeme yapmasına yardım etmeyi önerdi.
Translate from Turkish to English
Üniversite eğitiminiz için ödeme yapmanıza kim yardım etti?
Translate from Turkish to English
Ödeme yetersiz.
Translate from Turkish to English
Sana ödeme yapmalı mıyım?
Translate from Turkish to English
Bugün Tom'a ödeme yapamam.
Translate from Turkish to English
Sanırım bunun için ödeme yapmamı istiyorsun.
Translate from Turkish to English
Sanırım bizim için yaptığı için Tom'a ödeme yapmayı önermeliyiz.
Translate from Turkish to English
Tom onun için ödeme yapmadı.
Translate from Turkish to English
Tom için ödeme yapmayacağım.
Translate from Turkish to English
Burada Kontaktlos ile ödeme yapabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Ben bir geri ödeme talep ediyorum.
Translate from Turkish to English
Dün ödeme aldım.
Translate from Turkish to English
Sana ödeme yapamam.
Translate from Turkish to English
Size ödeme yapıldı.
Translate from Turkish to English
Sana kim ödeme yapıyor?
Translate from Turkish to English
Geri ödeme zamanı.
Translate from Turkish to English
Bana ödeme yapıyorsunuz.
Translate from Turkish to English
Tom ön ödeme yaptı.
Translate from Turkish to English
Bunun için ödeme alıyor musun?
Translate from Turkish to English
Bana yeterince ödeme yapılmıyor.
Translate from Turkish to English
Bana bunun için ödeme yapılmıyor.
Translate from Turkish to English
Ben fakir bir öğrenciyim ve sana ödeme yapamam.
Translate from Turkish to English
Tom'a yüklü ödeme yaparım.
Translate from Turkish to English
Bunu yaptırmak için ödeme yaptım.
Translate from Turkish to English
Bunun için ödeme yapmıyorum.
Translate from Turkish to English
Bu defa ödeme sırası bende.
Translate from Turkish to English
Çalışan bir adama yaşına göre değil maharetine göre ödeme yapılmalı.
Translate from Turkish to English
Tom'a yaptığı tüm iş için ödeme yapılmadı.
Translate from Turkish to English
Yeteneğine göre ödeme yapılacak.
Translate from Turkish to English
Tom da ödeme yaptı mı?
Translate from Turkish to English
Ödeme yapmak için kimin sırası?
Translate from Turkish to English
Tom henüz Mary'ye ödeme yapmadı.
Translate from Turkish to English
Onlar kendilerine ödeme yapmadan MP3 Çalar satan şirketlere dava açıyorlar.
Translate from Turkish to English
Kendilerine ödeme yapmadan MP3 Çalar satan şirketlere dava açarlar.
Translate from Turkish to English
Geri ödeme istedim.
Translate from Turkish to English
Sana ödeme yapabilmemin başka bir yolu var mı?
Translate from Turkish to English
O bana hala geri ödeme yapmadı.
Translate from Turkish to English
Ödeme yapmayı kabul etmedi.
Translate from Turkish to English
Ödeme sırası bende mi?
Translate from Turkish to English
Onlara nerede ödeme yaptın?
Translate from Turkish to English
Bunun için peşin mi yoksa çekle mi ödeme yapıyorsun?
Translate from Turkish to English
Bakkal, manav, ekmekçi, sütçü ve başkalarına da ödeme yapmalıyım.
Translate from Turkish to English
Ödeme yapmadan internetten müzik indirmenin yanlış olduğunu biliyorum ama ben yine de yapıyorum.
Translate from Turkish to English
Bu ücretsiz, bunun için ödeme yapmak zorunda değilsiniz.
Translate from Turkish to English
Size ne kadar ödeme yapacağımız, yeteneğinize bağlıdır.
Translate from Turkish to English
Tom ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.
Translate from Turkish to English
Ne kadar ödeme alacağından emin değilim.
Translate from Turkish to English
Onlar bize çok iyi ödeme yapmadılar.
Translate from Turkish to English
Bunun için ödeme yapamayacağım.
Translate from Turkish to English
Onlar iyi ödeme yapan bir iş bulabileceklerini umuyorlar.
Translate from Turkish to English
Ağacı kesmesi için birine ödeme yaptık.
Translate from Turkish to English
Sana bugün yerine yarın ödeme yapabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: gerekirse, güvenilmez, Irene, Pepperberg, Alex, adını, taktığı, papağanın, önünde, yuvarlak.