Turkish example sentences with "çarptı"

Learn how to use çarptı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

O yanlışlıkla bana çarptı

Motosiklet bir arabaya çarptı.

Dikkatsizlik nedeniyle arabasıyla direğe çarptı.

Yaşlı adama bir araba çarptı ve derhal hastaneye götürüldü.

Ona bir araba çarptı ve hemen öldü.

Araba ağaca çarptı.

Araba bir ağaca çarptı.

Araba duvara çarptı.

Tom üçlü çarptı.

Tom odaya girdi ve arkasından kapıyı çarptı.

Tom kapıyı Mary'nin yüzüne çarptı.

Tom okula giderken Mary diye birine çarptı.

Tom nereye gittiğine bakmadığı için Mary'ye çarptı.

Bir kamyon köpeğe çarptı.

O bana çarptı, ona değil.

Onun sağ bacağına bir top çarptı.

Top onun gözüne çarptı.

Kamyon bir arabaya çarptı.

Kafasına bir taş çarptı.

O, öfkeyle kapıyı çarptı.

Araba bir telefon direğine çarptı.

O, kafasını rafa çarptı.

Araba, kamyona çarptı.

O, arabayı lamba direğine çarptı.

O, kafasını bir kayaya çarptı.

Dün bir kamyon bu duvara çarptı.

Bir uçak dağa çarptı.

Onun sürdüğü araba bir trene çarptı.

O, işarete çarptı.

O, gözüme çarptı.

Tom ayak parmağını çarptı.

Gemi kayalara çarptı.

Kamyon arabamıza çarptı.

Çocuk bardağa çarptı.

Başını bir sütuna çarptı.

Evini yıldırım çarptı.

Başını tavana çarptı.

Top ona kafasının sol tarafından çarptı.

Alandaki büyük bir ağacı yıldırım çarptı.

Bir araba Tom'a çarptı.

Bana bir araba çarptı.

Hastanedeyim. Yıldırım çarptı.

Titanik bir buzdağına çarptı.

Tom şiddetle çarptı.

Hız aracı Jack Robinson diyemeden önce kaydı ve bir kamyonun arkasına direkt çarptı.

Tom öfkeyle kapıyı çarptı.

Tom kazara Mary'ye çarptı ve özür diledi.

Düştü ve bir kayaya başını çarptı.

Tom gıcır gıcır Lexusunu çarptı.

Tom arabanın çatısına başını çarptı.

Büyük gemi bir balıkçı teknesine çarptı.

Dün bu yaya geçidinde bir yayaya kamyon çarptı.

Tom başını bir ağaç dalına çarptı.

Kafasını çarptı.

Haberlerde kalbi hızlıca çarptı.

Boks şampiyonu rakibini bir tokatla yere çarptı.

Tom'u yıldırım çarptı.

Onu yıldırım çarptı.

Beni yıldırım çarptı.

Tom kafasını çarptı.

Tom'a bir araba çarptı.

Tom bana yanlışlıkla çarptı.

Tom otururken, masaya çarptı ve kahvesi masa örtüsüne döküldü.

Tom soğuk suyu yüzüne çarptı.

Tom kaydı ve başını çarptı.

Köpeğime bir araba çarptı.

Gemi bir kayalığı çarptı.

Tom bir ağaca çarptı.

Tom dizini çarptı.

Tom odadan çıkarken kapıyı çarptı.

Tom kafasını rafa çarptı.

Tom'un arabası bir ağaca çarptı.

Tom arabasının kontrolünü kaybetti ve bir ağaca çarptı.

O bir kadına çarptı.

Uçak eve çarptı.

Duvardaki yazı Tom'un gözüne çarptı.

Onlar çarptı.

Bir şey bana çarptı.

Oğlumun ayağı takıldı ve kahve masasının köşesine çarptı.

Tom otoyolda bir geyiğe çarptı.

Dün eve giderken biri bana çarptı.

Onlara bir araba çarptı.

Ona bir araba çarptı.

Araba polise çarptı.

Araba bir korkuluğa çarptı.

Onun arabası bir ağaca çarptı.

O kırmızı araba mavi kamyonete çarptı.

Araba çite çarptı ve devrildi.

Tom kafasını arabanın çatısına çarptı.

Tom kafasını arabasının tavanına çarptı.

Sürücü dikkatsiz olduğu için araba çarptı.

Tom merdivenlerden düştü ve başını çarptı

Top çite çarptı.

Ansızın kapı Tom'un arkasından çarptı.

Otuz yıl önce saate yıldırım çarptı.

Gökyüzünde bir şey gözüme çarptı.

Tom'a bir kamyon çarptı ve olay yerinde hayatını kaybetti.

O, kız kardeşine çarptı.

O, zamanında fren yapmadı ve bir ağaca çarptı.

Tom'un kullandığı trene yıldırım çarptı.

O onun kafasına çarptı.

Also check out the following words: Amcamın, cadde, boyunca, mağazası, Auckland, Yeni, Zelanda'da, şehirdir, Elmalar, kırmızı.