Apprenez à utiliser şekilde dans une phrase en Turc. Plus de 100 exemples soigneusement sélectionnés.
Traduisez dans Safari et d'autres applications macOS en un clic.
Traduisez dans Safari, Mail, les PDF et d'autres applications en un clic.
Traduction en double-cliquant pour tous les sites web et les sous-titres Netflix.
Installez gratuitementInstallez-le sur Chrome (ou tout autre navigateur) sur votre ordinateur et lisez Internet comme s'il n'y avait pas de langues étrangères.
Installez gratuitement
Onu başka bir şekilde söyle.
Translate from Turc to Français
Bir naif tilkisi yoktur. Aynı şekilde, kusursuz bir adam diye bir şey de yoktur.
Translate from Turc to Français
Naif bir tilki yoktur. Aynı şekilde, hatasız bir adam diye bir şey de yoktur.
Translate from Turc to Français
Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi.
Translate from Turc to Français
Halkın iradesi kamu otoritesinin esasıdır; bu irade, gizli şekilde veya serbestliği sağlayacak muadil bir usul ile cereyan edecek, genel ve eşit oy verme yoluyla yapılacak olan devri ve dürüst seçimlerle ifade edilir.
Translate from Turc to Français
Bir bilgisayar çok seri şekilde hesaplayabilir.
Translate from Turc to Français
Renksiz yeşil fikirler öfkeli bir şekilde uyur.
Translate from Turc to Français
Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
Translate from Turc to Français
Doğum bir şekilde ölümün başlangıcıdır.
Translate from Turc to Français
Acı şekilde ağladığını duymaya katlanamam.
Translate from Turc to Français
Korkarım ki koliyi hatalı şekilde adresledim.
Translate from Turc to Français
Sermayeni iyi şekilde kullanmalısın.
Translate from Turc to Français
O, acı verecek şekilde zayıftı.
Translate from Turc to Français
Yeteneğini göstermek için bu az bulunur fırsatı en iyi şekilde kullanmalısın.
Translate from Turc to Français
Herkes ondan iyi şekilde bahseder.
Translate from Turc to Français
Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
Translate from Turc to Français
Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.
Translate from Turc to Français
İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı.
Translate from Turc to Français
Nefes alışı kadar doğal şekilde yalan söyler.
Translate from Turc to Français
Kasıtlı bir şekilde bana baktı ve toplantı salonundan ayrıldı.
Translate from Turc to Français
Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatıldığını kontrol etti.
Translate from Turc to Français
Sevecen bir şekilde söylersek o, herkes tarafından sevilir.
Translate from Turc to Français
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
Translate from Turc to Français
Eğer beni bu şekilde tanımıyor idiysen, kısaca beni tanımamışsın demektir.
Translate from Turc to Français
Genç insanlar o şekilde davranmaya eğilimlidir.
Translate from Turc to Français
Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
Translate from Turc to Français
Evi avantajlı şekilde sattım.
Translate from Turc to Français
Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.
Translate from Turc to Français
Kapı uymuyorsa, düzgün şekilde kapanana kadar ahşabı biraz rendelemek zorunda kalabilirsin.
Translate from Turc to Français
Bu araştırma hızlı bir şekilde bitiremeyecek kadar çok uzun.
Translate from Turc to Français
O bana ayartıcı şekilde baktı.
Translate from Turc to Français
Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
Translate from Turc to Français
Başkalarıyla konuşurken, kollarınız çaprazlama bağlı şekilde onu yapıyorsunuz.
Translate from Turc to Français
O kelime onu mükemmel şekilde açıklıyor.
Translate from Turc to Français
Karlı yollarda bir kaza yapmadıysan, güvenli bir şekilde geri dönebilmen gerektiğini düşünüyorum
Translate from Turc to Français
Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
Translate from Turc to Français
O hiçbir şekilde anjelik değildir.
Translate from Turc to Français
O hiçbir şekilde kibar değil.
Translate from Turc to Français
Daha deneyimli bir avukat, dava ile farklı bir şekilde ilgilenirdi.
Translate from Turc to Français
Saat altıya kadar bir şekilde onu yaptırmalıyım.
Translate from Turc to Français
Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar.
Translate from Turc to Français
Onlar müslümanlara karşı bir müslümanın düşmanına karşı asla davranmadığı şekilde davranıyor.
Translate from Turc to Français
O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor.
Translate from Turc to Français
Onun açıklaması hiçbir şekilde tatmin edici değil.
Translate from Turc to Français
O, başka bir şekilde eve gitmiş olabilir.
Translate from Turc to Français
O, hiçbir şekilde berbat çürüyen soğan kokusuna tahammül edemedi.
Translate from Turc to Français
Herkes aynı şekilde düşünüyor.
Translate from Turc to Français
Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
Translate from Turc to Français
O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi.
Translate from Turc to Français
O, parayı en iyi şekilde değerlendirdi.
Translate from Turc to Français
Kaza bu şekilde oldu.
Translate from Turc to Français
Patrona o şekilde karşı çıkman bayağı büyük cesaretti.
Translate from Turc to Français
Şirket kazançları ilk çeyrekte keskin şekilde gelişti.
Translate from Turc to Français
New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır.
Translate from Turc to Français
Babası tarafından ona bırakılan servet onun rahat bir şekilde yaşamasını sağlar.
Translate from Turc to Français
Hızlı bir şekilde iyileştin.
Translate from Turc to Français
O bir yabancı idi ve bu şekilde tedavi edildi.
Translate from Turc to Français
Evimiz uygun şekilde konumlanmıştır.
Translate from Turc to Français
Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir.
Translate from Turc to Français
IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.
Translate from Turc to Français
Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı.
Translate from Turc to Français
İş istikrarlı bir şekilde ilerliyor.
Translate from Turc to Français
Ancak Japonya hâlâ diğer ülkeler tarafından yeterince anlaşılamamıştır, ve Japonlar, aynı şekilde, yabancıları anlamayı zor bulmuştur.
Translate from Turc to Français
Cümleyi bu şekilde ifade edebilirsin.
Translate from Turc to Français
Hiçbir şekilde böyle bir şey yapmamalısın.
Translate from Turc to Français
Profesörler, her şeyi detaylı bir şekilde açıklamalılar, kısa ve öz olmamalılar ve her zaman öğrencilere eve gitmelerini ve kitaplarını okumalarını söylemeliler.
Translate from Turc to Français
Uçak güvenli bir şekilde indi.
Translate from Turc to Français
İki genç kız mutlu bir şekilde gülümsedi.
Translate from Turc to Français
Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar.
Translate from Turc to Français
Onlar bizi sıcak bir şekilde karşıladı.
Translate from Turc to Français
İnsanoğlu birçok şekilde iletişim kurar.
Translate from Turc to Français
Benim niyetim size herhangi bir şekilde zarar vermek değildir.
Translate from Turc to Français
Belgelerin yığınını eşit şekilde böl, ve onları birer birer odanın her iki tarafına koy.
Translate from Turc to Français
Yaptığınız şekilde hareket etmek için gerçekten sebebiniz varsa, o halde lütfen bana söyleyin.
Translate from Turc to Français
Ben onu onun bana yapmamı söylediği şekilde yaptım.
Translate from Turc to Français
Tom'un yapmasını önerdiğin şekilde davranacağından şüpheliyim.
Translate from Turc to Français
Nic hiçbir şekilde ödülden memnun değil.
Translate from Turc to Français
Verimli bir şekilde çalışman gerekir.
Translate from Turc to Français
Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
Translate from Turc to Français
Tavşanın çabalarından etkilenen Buddha onu aya kadar yükseltti ve onu sonsuza kadar bu şekilde bıraktı.
Translate from Turc to Français
Daha sonra, lisede, kimyayı vitamin haplarını aldığım şekilde alacaktım.
Translate from Turc to Français
Daha önce ağrıyordu, ama asla şu andaki kadar kötü bir şekilde değil.
Translate from Turc to Français
Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir.
Translate from Turc to Français
Eğer bir hata yaparsanız, sadece düzgün bir şekilde çiziniz.
Translate from Turc to Français
Ben kendimi kötü bir şekilde ifade etmiş olmalıyım.
Translate from Turc to Français
Eğer umursamaz bir şekilde "Erkek arkadaşın var mı?" diye sorarsan, o savunmaya geçecek ve "Neden soruyorsun?" diyecektir.
Translate from Turc to Français
Paris bir şekilde, dünyanın merkezidir.
Translate from Turc to Français
Hegel'le aynı şekilde, Panovsky'nin diyalektik kavramı tarihe önceden belirlenmiş bir rotayı izlettirir.
Translate from Turc to Français
Herkes Tom'dan her zaman iyi şekilde bahseder.
Translate from Turc to Français
Tom son günlerde tuhaf şekilde davranıyor.
Translate from Turc to Français
Tom'un güzel şekilde Fransızcayı nasıl konuşacağına eğilimli olduğundan şüphe ediyorum.
Translate from Turc to Français
Tom Mary'nin konuştuğu kadar akıcı şekilde Fransızca konuşamıyor.
Translate from Turc to Français
Tom Mary'nin çok akıcı şekilde Fransızca konuştuğunu bilmiyordu.
Translate from Turc to Français
Tom Fransızcayı akıcı şekilde konuşabilir.
Translate from Turc to Français
O, ciddi şekilde kalabalığa hitap etti.
Translate from Turc to Français
Taro, oldukça hızlı bir şekilde kızıyor.
Translate from Turc to Français
Bana asla bu şekilde davranmazdın.
Translate from Turc to Français
Bu şekilde, çok fazla zamanı boşa harcarız.
Translate from Turc to Français
Onu bu şekilde yap.
Translate from Turc to Français
Bana bağırma. Seni açıkça ve iyi bir şekilde duyuyorum.
Translate from Turc to Français
Köpeğim bir kamyon tarafından ezildi, o ölmedi fakat ayağı kötü şekilde yaralandı.
Translate from Turc to Français
Consultez également les mots suivants : projenin, taşa, kazınmamıştır, benzersizliğini, evrimini, biliyorsunuz, kendimiz, hazin, kodumuz, açıktır.