Onu başka bir şekilde söyle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir naif tilkisi yoktur. Aynı şekilde, kusursuz bir adam diye bir şey de yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Naif bir tilki yoktur. Aynı şekilde, hatasız bir adam diye bir şey de yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Halkın iradesi kamu otoritesinin esasıdır; bu irade, gizli şekilde veya serbestliği sağlayacak muadil bir usul ile cereyan edecek, genel ve eşit oy verme yoluyla yapılacak olan devri ve dürüst seçimlerle ifade edilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir bilgisayar çok seri şekilde hesaplayabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Renksiz yeşil fikirler öfkeli bir şekilde uyur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğum bir şekilde ölümün başlangıcıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Acı şekilde ağladığını duymaya katlanamam.
Translate from Türkisch to Deutsch

Korkarım ki koliyi hatalı şekilde adresledim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sermayeni iyi şekilde kullanmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, acı verecek şekilde zayıftı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeteneğini göstermek için bu az bulunur fırsatı en iyi şekilde kullanmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkes ondan iyi şekilde bahseder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir.
Translate from Türkisch to Deutsch

İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nefes alışı kadar doğal şekilde yalan söyler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kasıtlı bir şekilde bana baktı ve toplantı salonundan ayrıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatıldığını kontrol etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sevecen bir şekilde söylersek o, herkes tarafından sevilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer beni bu şekilde tanımıyor idiysen, kısaca beni tanımamışsın demektir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç insanlar o şekilde davranmaya eğilimlidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Evi avantajlı şekilde sattım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapı uymuyorsa, düzgün şekilde kapanana kadar ahşabı biraz rendelemek zorunda kalabilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu araştırma hızlı bir şekilde bitiremeyecek kadar çok uzun.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bana ayartıcı şekilde baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başkalarıyla konuşurken, kollarınız çaprazlama bağlı şekilde onu yapıyorsunuz.
Translate from Türkisch to Deutsch

O kelime onu mükemmel şekilde açıklıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Karlı yollarda bir kaza yapmadıysan, güvenli bir şekilde geri dönebilmen gerektiğini düşünüyorum
Translate from Türkisch to Deutsch

Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O hiçbir şekilde anjelik değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O hiçbir şekilde kibar değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Daha deneyimli bir avukat, dava ile farklı bir şekilde ilgilenirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Saat altıya kadar bir şekilde onu yaptırmalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar müslümanlara karşı bir müslümanın düşmanına karşı asla davranmadığı şekilde davranıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun açıklaması hiçbir şekilde tatmin edici değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, başka bir şekilde eve gitmiş olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, hiçbir şekilde berbat çürüyen soğan kokusuna tahammül edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkes aynı şekilde düşünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, parayı en iyi şekilde değerlendirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kaza bu şekilde oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Patrona o şekilde karşı çıkman bayağı büyük cesaretti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şirket kazançları ilk çeyrekte keskin şekilde gelişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası tarafından ona bırakılan servet onun rahat bir şekilde yaşamasını sağlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hızlı bir şekilde iyileştin.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir yabancı idi ve bu şekilde tedavi edildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Evimiz uygun şekilde konumlanmıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

İş istikrarlı bir şekilde ilerliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ancak Japonya hâlâ diğer ülkeler tarafından yeterince anlaşılamamıştır, ve Japonlar, aynı şekilde, yabancıları anlamayı zor bulmuştur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Cümleyi bu şekilde ifade edebilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hiçbir şekilde böyle bir şey yapmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Profesörler, her şeyi detaylı bir şekilde açıklamalılar, kısa ve öz olmamalılar ve her zaman öğrencilere eve gitmelerini ve kitaplarını okumalarını söylemeliler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uçak güvenli bir şekilde indi.
Translate from Türkisch to Deutsch

İki genç kız mutlu bir şekilde gülümsedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar bizi sıcak bir şekilde karşıladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnsanoğlu birçok şekilde iletişim kurar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim niyetim size herhangi bir şekilde zarar vermek değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Belgelerin yığınını eşit şekilde böl, ve onları birer birer odanın her iki tarafına koy.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaptığınız şekilde hareket etmek için gerçekten sebebiniz varsa, o halde lütfen bana söyleyin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben onu onun bana yapmamı söylediği şekilde yaptım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yapmasını önerdiğin şekilde davranacağından şüpheliyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nic hiçbir şekilde ödülden memnun değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Verimli bir şekilde çalışman gerekir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tavşanın çabalarından etkilenen Buddha onu aya kadar yükseltti ve onu sonsuza kadar bu şekilde bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Daha sonra, lisede, kimyayı vitamin haplarını aldığım şekilde alacaktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Daha önce ağrıyordu, ama asla şu andaki kadar kötü bir şekilde değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer bir hata yaparsanız, sadece düzgün bir şekilde çiziniz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben kendimi kötü bir şekilde ifade etmiş olmalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer umursamaz bir şekilde "Erkek arkadaşın var mı?" diye sorarsan, o savunmaya geçecek ve "Neden soruyorsun?" diyecektir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Paris bir şekilde, dünyanın merkezidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hegel'le aynı şekilde, Panovsky'nin diyalektik kavramı tarihe önceden belirlenmiş bir rotayı izlettirir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkes Tom'dan her zaman iyi şekilde bahseder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom son günlerde tuhaf şekilde davranıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un güzel şekilde Fransızcayı nasıl konuşacağına eğilimli olduğundan şüphe ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin konuştuğu kadar akıcı şekilde Fransızca konuşamıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin çok akıcı şekilde Fransızca konuştuğunu bilmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Fransızcayı akıcı şekilde konuşabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ciddi şekilde kalabalığa hitap etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Taro, oldukça hızlı bir şekilde kızıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana asla bu şekilde davranmazdın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu şekilde, çok fazla zamanı boşa harcarız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu bu şekilde yap.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana bağırma. Seni açıkça ve iyi bir şekilde duyuyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Köpeğim bir kamyon tarafından ezildi, o ölmedi fakat ayağı kötü şekilde yaralandı.
Translate from Türkisch to Deutsch