Frases de ejemplo en Turco con "yoğun"

Aprende a usar yoğun en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.

Prueba la aplicación Mate para Mac

Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.

probar gratis

Prueba la aplicación Mate para iOS

Traduce en Safari, Mail, PDFs y otras aplicaciones con un clic.

Prueba la extensión Mate para Chrome

Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.

Obtén Mate gratis

Prueba las aplicaciones Mate

Instálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.

Obtén Mate gratis

O yoğun esnedi.
Translate from Turco to Español

Hastane yoğun bakım ünitesine girebilen ziyaretçi sayısını kısıtlıyor.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafikten kaçınmak için tali yoldan gitti.
Translate from Turco to Español

Biraz daha erken çıkmış olsaydın, yoğun trafikten kurtulmuş olurdun.
Translate from Turco to Español

O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
Translate from Turco to Español

Ben trenden inerken yoğun kar yağışı başladı.
Translate from Turco to Español

Biz yoğun trafikten kaçınmak için, bir arka yoldan gittik.
Translate from Turco to Español

Dün sert rüzgarların yanı sıra, yoğun yağmur yağdı.
Translate from Turco to Español

Dün hem güçlü rüzgarlar vardı hem de yoğun yağmur yağdı.
Translate from Turco to Español

Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
Translate from Turco to Español

Biz yoğun trafik tarafından geciktirildik.
Translate from Turco to Español

Kısa sürede yola çıkmazsak, sabahleyin yoğun trafikte sıkışacağız.
Translate from Turco to Español

John, çok yoğun bir şekilde çalışıyorsun. Otur ve bir süre kendini yorma.
Translate from Turco to Español

Neredeyse yoğun saatler.
Translate from Turco to Español

Tom yoğun bir hafta geçirdi.
Translate from Turco to Español

Pazartesi benim en yoğun günümdür.
Translate from Turco to Español

Londra'da yoğun bir sisimiz vardı.
Translate from Turco to Español

Çok yoğun bir sabah geçirdim.
Translate from Turco to Español

Biz yoğun çalılıkların arasından yürüdük.
Translate from Turco to Español

Yoğun bir kar fırtınası dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Turco to Español

Trafiğin en yoğun olduğu zamanda yakalandım.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafikten dolayı geç kaldım.
Translate from Turco to Español

Bu yolda yoğun bir trafik var.
Translate from Turco to Español

Trafik çok yoğun değilse zamanında gidebilmemiz lâzım.
Translate from Turco to Español

Yoğun kar dışarı çıkmamızı engelledi.
Translate from Turco to Español

Bu caddede yoğun trafik var.
Translate from Turco to Español

Önceki gece yoğun şekilde kar yağmıştı.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafik nedeniyle geç kaldı.
Translate from Turco to Español

Tren yoğun kar yağışı nedeniyle ertelendi.
Translate from Turco to Español

Gezimiz yoğun kar yağışı nedeniyle iptal edildi.
Translate from Turco to Español

Önümde oldukça yoğun bir öğleden sonram var.
Translate from Turco to Español

Sonraki iki yıl Jackson için yoğun olanlardı.
Translate from Turco to Español

Yoğun kar treni birkaç saat geciktirdi.
Translate from Turco to Español

Bu şu ana kadar gördüğümüz en yoğun kar yağışı.
Translate from Turco to Español

Çok geçmeden önce, hayalet yoğun siste kayboldu.
Translate from Turco to Español

Yoğun bir gün geçirdim.
Translate from Turco to Español

Isı yoğun.
Translate from Turco to Español

Yoğun bir hafta geçirdim.
Translate from Turco to Español

Tom'un yoğun bir programı olduğunu anlıyorum fakat ondan bir randevu alabilsem gerçekten minnettar olurum.
Translate from Turco to Español

Yoğun yağış başlamıştı.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafiğe rağmen zamanında vardık.
Translate from Turco to Español

Tom gerçekten yoğun.
Translate from Turco to Español

Trafiğin en yoğun olduğu zaman.
Translate from Turco to Español

Pazar, en yoğun olduğum gündür.
Translate from Turco to Español

Tom'un yoğun olduğunu biliyorum.
Translate from Turco to Español

Ken, gelemeyecek kadar yoğun.
Translate from Turco to Español

Otobanda yoğun trafikte sıkıştım.
Translate from Turco to Español

Motosikletler harika. Onlar yoğun trafikte bile kolayca ilerleyebilir.
Translate from Turco to Español

Dünya güneş sisteminin en yoğun gezegenidir.
Translate from Turco to Español

Onun çok yoğun bir sakalı var.
Translate from Turco to Español

Bugün yoğun trafik var.
Translate from Turco to Español

Yardım edemeyecek kadar yoğun olduğunu söyleyen kişi Tom'dur, ben değil.
Translate from Turco to Español

Yoğun biçimde beni eleştirdi.
Translate from Turco to Español

Beni yoğun biçimde eleştirdi.
Translate from Turco to Español

Yoğun bir gündü.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafikteki zincirleme bir kazaydı.
Translate from Turco to Español

Uçağımız yoğun sis nedeniyle inemedi.
Translate from Turco to Español

Yoğun sis nedeniyle, sokağı görmek zordu.
Translate from Turco to Español

Yoğun sis nedeniyle uçuş iptal edildi.
Translate from Turco to Español

Çok yoğun değilim.
Translate from Turco to Español

Bu yoğun siste uçmak tehlikeli.
Translate from Turco to Español

Yarın yoğun bir gün olacak.
Translate from Turco to Español

Bu çok yoğun bir istasyon.
Translate from Turco to Español

Çevrede yoğun bir sis vardı.
Translate from Turco to Español

Yoğun kar yağışı nedeniyle geç kaldık.
Translate from Turco to Español

Büro bugün çok yoğun gibi görünüyor.
Translate from Turco to Español

İşleri yoğun olduğu için devamlı koşturmaca içinde.
Translate from Turco to Español

Trafik yoğun olduğu için geç kaldım.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafik yüzünden geç kaldım.
Translate from Turco to Español

Tom yarın yoğun olacak.
Translate from Turco to Español

Tom yoğun trafikten dolayı geç kaldı.
Translate from Turco to Español

Yıl sonu nedeniyle işlerimiz oldukça yoğun.
Translate from Turco to Español

Amma da yoğun bir gündü!
Translate from Turco to Español

Tom'un Mary'ye olan yoğun ilgisi, bende şiddetli bir kıskançlık hissi uyandırdı. Ama belli etmedim.
Translate from Turco to Español

Kenti yoğun bir sis kapladı.
Translate from Turco to Español

Gelecek hafta yoğun olacak.
Translate from Turco to Español

Yoğun sisten dolayı, bir tek kişi görülemedi.
Translate from Turco to Español

Yoğun kara rağmen o, istasyona kadar bütün yolu geldi.
Translate from Turco to Español

Yoğun trafiğe rağmen havaalanına zamanında varmayı başardım.
Translate from Turco to Español

Bu her zaman çok yoğun bir kavşak.
Translate from Turco to Español

Yoğun sis binaları görünmez yaptı.
Translate from Turco to Español

Bu aralar işlerim çok yoğun.
Translate from Turco to Español

İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor.
Translate from Turco to Español

Bugün yoğun bir gündü.
Translate from Turco to Español

Yoğun kar yağışına rağmen geldi.
Translate from Turco to Español

Çok yoğun görünüyorsun.
Translate from Turco to Español

Hâlâ oldukça yoğun kar yağıyor.
Translate from Turco to Español

ABD silahlı cinayet oranı diğer yoğun nüfuslu, yüksek gelirli ülkelere göre 15 kat daha yüksektir.
Translate from Turco to Español

Tom yoğun olduğunu söyledi.
Translate from Turco to Español

Tom yoğun bakımda.
Translate from Turco to Español

Tom şimdi muhtemelen benden çok daha yoğun.
Translate from Turco to Español

Tom çok yoğun değildi.
Translate from Turco to Español

Yaklaşık üç yıl süren yoğun çalışmadan sonra Tom Fransızcada çok akıcı oldu.
Translate from Turco to Español

Bu benim için yoğun bir zamandır.
Translate from Turco to Español

Tom şimdi yoğun.
Translate from Turco to Español

Tom tanıdığın en yoğun adamlardan biri.
Translate from Turco to Español

Dünyadaki en yoğun havaalanının hangisi olduğunu düşünüyorsunuz?
Translate from Turco to Español

Benim yoğun bir programım var.
Translate from Turco to Español

Sabahleyin yoğun kar yağdı ve sonra eridi.
Translate from Turco to Español

Yoğun yağmur yağdığı için okula geç kaldık.
Translate from Turco to Español

Yoğun bir sis vardı.
Translate from Turco to Español

También echa un vistazo a las siguientes palabras: elma, Atlas, Okyanusu, Amerika'yı, Avrupa'dan, ayırır, Sıkıldım, Evliyim, çocuğum, Haberler.