Ben ona biraz nasihat vermeye çalıştım fakat o bana şiddetle kötü davrandı.
Translate from Turco to Español

Kısa sürede karar vermeye çalış.
Translate from Turco to Español

Şu anda sipariş vermeye hazır mısınız?
Translate from Turco to Español

Onu dışarı götürerek ona moral vermeye çalıştık.
Translate from Turco to Español

Koşarak kilo vermeye çalışın.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse mahkemede kendi aleyhine delil vermeye zorlanamaz.
Translate from Turco to Español

Ben ona biraz para vermeye çalıştım, ama o hiç almadı.
Translate from Turco to Español

Tom hızlı kararlar vermeye alışkındır.
Translate from Turco to Español

Tom'un Mary'ye para vermeye hiç niyeti yoktu.
Translate from Turco to Español

Tom geri çekilmeye ve bir süre işleri Mary'nin idare etmesine izin vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Tom ölünceye kadar konserler vermeye devam etti.
Translate from Turco to Español

Açıkçası, Tom'un onun olmasına izin vermeye niyeti yoktu.
Translate from Turco to Español

Sanırım sonunda Tom Mary'yi yeni bir motosiklet almaya izin vermeye ikna edecek.
Translate from Turco to Español

2. Mayıs 2011, Kanada Federal Seçimlerinin tarihi: oy vermeye gitmeyi unutmayın!
Translate from Turco to Español

Tom kilo vermeye çalışıyor.
Translate from Turco to Español

Onun onu öpmesine izin vermeye niyeti yoktu.
Translate from Turco to Español

O, onun bütün parasını ona geri vermeye hazırdı.
Translate from Turco to Español

Bir kahve molası vermeye ne dersin?
Translate from Turco to Español

Boş yere tanığa rüşvet vermeye yeltendiler.
Translate from Turco to Español

Haziranın sonuna kadar, onlar oy vermeye hazırdı.
Translate from Turco to Español

Gelecek pazar barbekü partisi vermeye ne dersin?
Translate from Turco to Español

Sipariş vermeye hazır olduğunuzda lütfen bana bildirin.
Translate from Turco to Español

Özür dilerim, o bilgiyi size vermeye izinli değilim.
Translate from Turco to Español

Tom'un arabamı kullanmasına izin vermeye karar verdik.
Translate from Turco to Español

Tom'a terfi vermeye karar verdik.
Translate from Turco to Español

Çevirmen olabildiğince çok detay ve bilgi vermeye çalışır.
Translate from Turco to Español

Ben emir vermeye hazır mıyım?
Translate from Turco to Español

Ben yapamadım deyip vermeye devam etsem mi acaba?
Translate from Turco to Español

Eğer istersen sana ikinci bir şans vermeye hazırım.
Translate from Turco to Español

Tom'a oy vermeye gidiyordum.
Translate from Turco to Español

Ona moral vermeye çalıştım.
Translate from Turco to Español

Yoluna çıkan herhangi birine rüşvet vermeye alışmış.
Translate from Turco to Español

Bana rüşvet vermeye çalıştığına inanamıyorum.
Translate from Turco to Español

Bankalar güneşli günde sana şemsiye vermeye çalışırlar ama yağmurlu günde sırtlarını dönerler.
Translate from Turco to Español

Sana zarar vermeye niyetim yok.
Translate from Turco to Español

Bana rüşvet vermeye mi kalkışıyorsun?
Translate from Turco to Español

Tom'un oğlunun tek başına seyahat etmesine izin vermeye niyeti yok.
Translate from Turco to Español

Herkese bir zam vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Tom annesini hafta sonu için arabasını ödünç vermeye ikna etti.
Translate from Turco to Español

Kavgaya son vermeye çalıştım.
Translate from Turco to Español

Madem beni korudun neden bana ders vermeye kalktın?
Translate from Turco to Español

Çaldığım bütün paraları geri vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Ne o bana ders mi vermeye çalışıyorsun?
Translate from Turco to Español

Benden aldıklarını vermeye gücün yetmez.
Translate from Turco to Español

Evrene rahatsızlık vermeye cüret eder miyim?
Translate from Turco to Español

Sana zarar vermeye hakları yoktu.
Translate from Turco to Español

Tom'un Mary'nin partisine gitmesine izin vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Biraz kilo vermeye çalışacağım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak için geri gelmene izin vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Çabuk reaksiyon vermeye alışkınım.
Translate from Turco to Español

Bana rüşvet vermeye çalışma.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'ye suni teneffüs vermeye başladı.
Translate from Turco to Español

Tom'a ona biraz borç para vermeye hazır olacağımı söyledim.
Translate from Turco to Español

Tom'un Mary'nin onu yapmasına izin vermeye hiç niyeti yoktu
Translate from Turco to Español

Ne zaman sana para vermeye çalıştım?
Translate from Turco to Español

Sana bir şans daha vermeye hazırım.
Translate from Turco to Español

Bana hukuk dersi vermeye mi kalkıyorsun?
Translate from Turco to Español

Bunu Tom'a vermeye istekli değilim.
Translate from Turco to Español

Gitmene izin vermeye karar verdik.
Translate from Turco to Español

Neye karar vermeye çalışıyorsunuz?
Translate from Turco to Español

Soruna olabildiğince çabuk cevap vermeye çalışıyoruz.
Translate from Turco to Español

Mümkün olduğunca çok soruya cevap vermeye çalış.
Translate from Turco to Español

Onlara selam vermeye gidelim.
Translate from Turco to Español

Bana emirler vermeye hakkın yok.
Translate from Turco to Español

Biz bütün bu sorulara daha sonra cevap vermeye çalışacağız.
Translate from Turco to Español

Jacksonlara selam vermeye gidelim.
Translate from Turco to Español

Bana vermeye söz vermiş olduğunuz kitabı verin.
Translate from Turco to Español

Onlar tartışmaya bir son vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Anneye bir öpücük vermeye gel.
Translate from Turco to Español

Bir şey söz vermeye cesaretim yok.
Translate from Turco to Español

Tom ona bir şans daha vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Tom'a bir şans daha vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Daha sonra ne yapacağıma karar vermeye çalışıyorum.
Translate from Turco to Español

Bunu Tom'a vermeye zaten karar verdim.
Translate from Turco to Español

O bir parti vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Tom ne yapacağına karar vermeye çalıştı.
Translate from Turco to Español

Tom'un eski arabamıza sahip olmasına izin vermeye karar verdik.
Translate from Turco to Español

Tom ve Mary işlere bir şans daha vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Bilim ödülünü kazanan ödül parasını hayır kuruluşuna vermeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Tom'un kesinlikle bir mola vermeye ihtiyacı var.
Translate from Turco to Español

Biraz kilo vermeye çalışıyorum.
Translate from Turco to Español

Tom tekrar konser vermeye başladı.
Translate from Turco to Español

Tom tekrar gitar dersleri vermeye başladı.
Translate from Turco to Español

Daha pozitif olmaya ve sahip olduğum her şeyi ona vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

İyi bir ilk izlenim vermeye çalışıyorum.
Translate from Turco to Español

O bile ona rüşvet vermeye çalıştı.
Translate from Turco to Español

Bu sorulara yanıt vermeye çalışalım.
Translate from Turco to Español

Tom bunun için bir mola vermeye çalıştı.
Translate from Turco to Español

Ben Tom'a bir şans daha vermeye karar verdim.
Translate from Turco to Español

Tom'un bana emir vermeye hakkı yok.
Translate from Turco to Español

Dan kilo vermeye çalışmadı bile.
Translate from Turco to Español

Sana sahip olduğum her şeyi vermeye istekliyim.
Translate from Turco to Español

Bir mola vermeye ne dersin?
Translate from Turco to Español

Cevap vermeye zahmet etme.
Translate from Turco to Español

Aşağıdaki sorulara cevap vermeye çalışacağız.
Translate from Turco to Español

Hükümet terörizme son vermeye kararlı.
Translate from Turco to Español

Babamın bize arabayı ödünç vermeye istekli olduğunu sanmıyorum.
Translate from Turco to Español

Cevap vermeye bile çalışmadım.
Translate from Turco to Español

Tom soruya cevap vermeye çalıştı.
Translate from Turco to Español

O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.
Translate from Turco to Español

O, onların kavgasına bir son vermeye çalıştı.
Translate from Turco to Español