Frases de ejemplo en Turco con "üzereydi"

Aprende a usar üzereydi en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.

Prueba la aplicación Mate para Mac

Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.

probar gratis

Prueba la aplicación Mate para iOS

Traduce en Safari, Mail, PDFs y otras aplicaciones con un clic.

Prueba la extensión Mate para Chrome

Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.

Obtén Mate gratis

Prueba las aplicaciones Mate

Instálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.

Obtén Mate gratis

Çocuk boğulmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Kayalıkların üstünde bir adam intihar etmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ancak Lucy evinden ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin çığlık attığını duyduğunda telefonu kapamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Jane evi terk etmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

O başlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O konuşmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, başlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, bayılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, tam uyumak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, kapıdan içeri girdiğinde o, onu aramak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tren gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Uçak kalkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ağaç düşmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Evden ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Kötü bir şey olmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ters bir şey olmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Nixon başkan olmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Onların sabrı tükenmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Çocuk göle atlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Oraya vardığımda onlar gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Adının söylendiğini duyduğunda uyumak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Telefon çaldığında babam çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tam da dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom ağlamak ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tren istasyondan ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom cep telefonu çaldığında tam dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom kapı açıldığında tam bir şey söylemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom vurulduğunda arabasına binmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Hemen geri gelmek zorundaydık çünkü okul başlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Siren çaldığında Tom oturmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Sabırları bitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Doğuda güneş doğmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Yanan bina çökmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Bir şey olmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Adının çağrıldığını duyduğunda, o uyumak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ne olmak üzereydi?
Translate from Turco to Español

Tom yaşamının en önemli telefon görüşmesini yapmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom evden ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Nakagawa onu aradığımda dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom uyumak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Telefon çaldığında babam ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom öğrencisinin iznini almak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Mary odaya girdiğinde Tom bir şey söylemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom bir şey söylemek üzereydi fakat önce Mary konuşmaya başladı.
Translate from Turco to Español

Tom konuşmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom bir şey söylemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom pencereden dışarı atlamak üzereydi gibi görünüyordu.
Translate from Turco to Español

Davalı, milletvekilinin silahını kaptığında ve yargıcı vurduğunda yargılanmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

İkisini öldürmek üzereydi!
Translate from Turco to Español

Otobüs ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Güneş batmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Mary odaya geldiğine Tom bir şey söylemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Telefon çaldığında Tom tam dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom öpülmek üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom'un hayatı sonsuza dek değişmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom şikayet etmek üzereydi ama aleyhte karar verdi.
Translate from Turco to Español

Kapı zili çaldığında Tom bir banyo yapmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Garip bir ses duyduğumda uçak havalanmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Adam onun yüzüne yumruk attığında o, özür dilemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Birisi kapıyı çaldığında o yatmaya gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom öldürülmek üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom telefonu çaldığında Mary'ye bir şey söylemek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom bir şey söylemek üzereydi ama kendini durdurdu.
Translate from Turco to Español

Tom vurulmak üzereydi ama o bunu bilmiyordu.
Translate from Turco to Español

Liisa ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, büyük planlar başarmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ev çökmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Çocuklar ağlamak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, telefon çaldığında dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O ona hamile olduğunu söylediğinde Tom Mary'den ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O kendini öldürmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Onu aradığımda Bob gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ona telefon ettiğimde Bob gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ben istasyona geldiğimde tren ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ben eve geldiğimde babam dışarı çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Bindiğimiz uçak San Fransisko'ya gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom gözyaşlarına boğulmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, yürüyüşten önce hiçbir şey yememişti, bayılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom Mary kapıyı çaldığında gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Babası onu kurtarmaya geldiğinde çocuk boğulmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Yağmur yağmaya başladığı zaman Tom çıkmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

O, konuşmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom gitmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Ben geldiğimde Tom tam ayrılmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Fadıl kasabayı terk etmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Her şey değişmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom, annesi odaya girdiğinde Mary'yi öpmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Leyla pozisyonunu kaybetmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Leyla makamını kaybetmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Sami kapı ziline basmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

Uçurumun üstünde duran bir adam boşluğa atlayarak intihar etmek üzereydi.
Translate from Turco to Español

Tom bunu yapmak üzereydi.
Translate from Turco to Español

También echa un vistazo a las siguientes palabras: rekabet, zevk, yapıyorum, Japonca, konuşamıyorum, birkaç, kişi, vaktinde, geldi, Sadece.