Learn how to use yerine in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Lütfen yerine otur.
Translate from Turkish to English
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine pachinko oynayarak tüm vaktini harcıyor.
Translate from Turkish to English
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
Translate from Turkish to English
Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.
Translate from Turkish to English
Doğru olan cümleleri değiştirmeyin. Yerine doğal görünen alternatif çeviriler ekleyebilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al.
Translate from Turkish to English
Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
Translate from Turkish to English
Görevi yapabildiğiniz kadar iyi yerine getirin.
Translate from Turkish to English
İşe gitmek yerine bütün gün evde kaldım.
Translate from Turkish to English
Onu aptal yerine koyma.
Translate from Turkish to English
Çocuğum "Kinpira style sauteed Gobo" diyemiyor, her zaman bunun yerine "Pinkira style sauteed Bogo" diyor.
Translate from Turkish to English
Onun emirlerini yerine getirmeliyiz.
Translate from Turkish to English
Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy.
Translate from Turkish to English
Köpek yerine bir kedi bakmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Yabancı ürünler yerine yerli ürünler almayı için tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Dışarı çıkmak yerine evde kaldım.
Translate from Turkish to English
Gerçek yemek yeme yerine, sadece tüm gün abur cubur yedik.
Translate from Turkish to English
Sebzeleri yeme yerine, o, onları bir doğrayıcıya koyar ve onları içer.
Translate from Turkish to English
Başkan gelmedi ama, yerine başkan yardımcısını gönderdi.
Translate from Turkish to English
Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.
Translate from Turkish to English
Filozoflar tarafından aydınlatılmamış bir toplum şarlatanlar tarafından aptal yerine konulurlar.
Translate from Turkish to English
Tom elbiselerini yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Bayanların huzurunda onu aptal yerine koydular.
Translate from Turkish to English
Yarın meşgulüm, senin yerine gelemem.
Translate from Turkish to English
Ev yerine bahçede dinlenelim.
Translate from Turkish to English
Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı.
Translate from Turkish to English
Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
Translate from Turkish to English
Mum söndürülmek yerine söndü.
Translate from Turkish to English
Çoğu kişi yağla yemek pişirmek yerine tereyağıyla yemek pişirmeyi tercih eder.
Translate from Turkish to English
Söz vermek bir şeydir, ve diğeri yerine getirmektir.
Translate from Turkish to English
Süt yerine şarap içer misin?
Translate from Turkish to English
Tarihçinin rolü daha az keşfetmek ve onları çevirmek ve açıklamak yerine belgelerin kataloğunu hazırlamaktır.
Translate from Turkish to English
TV izleme yerine dışarıda oynayın.
Translate from Turkish to English
Ben kendim gitmek yerine oğlumu göndereceğim.
Translate from Turkish to English
Bana gelince, uluslararası klas bir insan olmaya çabalamak yerine açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Burroughs B5500 gibi bazı sistemler sanal bellek uygulamak için sayfa numaralama kullanmazlar.Onun yerine segmentasyon kullanırlar, bu sanal adres alanlarını değişik uzunluktaki segmentlere böler. Bir sanal adres bir segment numarası ve segment içinde bir ötelemeden oluşur.
Translate from Turkish to English
Televizyon izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al.
Translate from Turkish to English
TV izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al .
Translate from Turkish to English
O, Alex'e her konuşmasında bir ceviz verme yerine, onu sadece özellikle "ceviz" dediğinde verecekti.
Translate from Turkish to English
Doğru olan cümleleri değiştirmeyiniz. Bunun yerine, doğal-görünen alternatif çeviriler önerebilirsiniz.
Translate from Turkish to English
ABD'de, insanların nakit ödeme yerine bir çek yazmaları yaygındır.
Translate from Turkish to English
Bunu senin yerine yapmamı bekleme. O senin bebeğin.
Translate from Turkish to English
Benim canım çalışmak istemiyor. Onun yerine bir sinemaya gitmeye ne dersin?
Translate from Turkish to English
Babam hava yoluyla dünyanın her yerine seyahat etti.
Translate from Turkish to English
Para yerine zaman istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
Translate from Turkish to English
O her zaman başkalarını bir aptal yerine koyar.
Translate from Turkish to English
Tom uzaktayken onun yerine kim çalışacak?
Translate from Turkish to English
Tom Boston'a transfer edilecekti fakat onun yerine onu kovmaya karar verdiler.
Translate from Turkish to English
Tom ödünç aldığı ve kaybettiği kameranın yerine koymak için Mary'ye yeni bir kamera satın aldı.
Translate from Turkish to English
Tom şemsiyesini yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Parayı ona verdiğim için beni enayi yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye onun yerine park ettiği için kızgındı.
Translate from Turkish to English
Tom çocukları ile yürüme yerine evde kalmayı ve dinlenmeyi istedi.
Translate from Turkish to English
Tom her zamanki yerine parketti.
Translate from Turkish to English
O, babasının yerine geçirildi.
Translate from Turkish to English
O, babasının yerine geçti.
Translate from Turkish to English
Tom sürücünün yerine oturdu ve uzaklaştı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi yerine tekrar arabayla götürdü.
Translate from Turkish to English
Tom kendini aptal yerine koymak istemedi.
Translate from Turkish to English
Sen hastanede iken Tom geçici olarak senin yerine baktı.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle hepimizi enayi yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle beni aptal yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Tom kesinlikle Mary'yi aptal yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Senin adına birini göndermek yerine, sen gitsen ve şahsen konuşsan daha iyi olur.
Translate from Turkish to English
Ya sen ya da ben onun yerine gitmeliyim.
Translate from Turkish to English
Bazı şirketlerin resepsiyonda resepsiyonist yerine korumaları var.
Translate from Turkish to English
Makasla kesmek yerine kumaşı niçin yırtıyorsun?
Translate from Turkish to English
Bir alternatif olarak tereyağı yerine margarin kullanabilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Onu sonsuza kadar kaybetmek yerine, bir arkadaşına karşı sabırlı ol.
Translate from Turkish to English
Senin yerine çalışacak birini bulacağım.
Translate from Turkish to English
O, kitaplarını evin her yerine bıraktı.
Translate from Turkish to English
Lafı dolandırmak yerine, Jones doğrudan konuya girdi.
Translate from Turkish to English
Paul babasının yerine partiye gitti.
Translate from Turkish to English
Bilinci hâlâ yerine gelmedi.
Translate from Turkish to English
Tom, annesi yerine babası ile yaşamayı seçti.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin beklentilerini yerine getiremedi.
Translate from Turkish to English
O onu enayi yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Aptal yerine konuldun.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi aptal yerine koydu.
Translate from Turkish to English
Kendinizi aptal yerine koymayın.
Translate from Turkish to English
Kitaplarını yerine koy.
Translate from Turkish to English
Eşyalarını yerine koy.
Translate from Turkish to English
Seni aptal yerine koymak zor mu?
Translate from Turkish to English
Senin yerine geleceğim.
Translate from Turkish to English
Görevini yerine getirmeye çalış.
Translate from Turkish to English
Onun yerine kart oynayalım.
Translate from Turkish to English
O, senin yerine gidecek.
Translate from Turkish to English
Onun yerine gideyim.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin yerine işe bakmak zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English
Ben bir aptal yerine konuluyorum.
Translate from Turkish to English
Görevini yerine getirmelisin.
Translate from Turkish to English
Tom kendini aptal yerine koydu.
Translate from Turkish to English
O görevini yerine getirdi.
Translate from Turkish to English
Askerler emirlerini yerine getirmek zorundadır.
Translate from Turkish to English
Onun yerine, arabayı iade edebilir miyim?
Translate from Turkish to English
O, şeker yerine bal kullanır.
Translate from Turkish to English
O, mutlu şekilde ricamı yerine getirdi.
Translate from Turkish to English
Lütfen onu tekrar yerine koy.
Translate from Turkish to English
Oraya senin yerine gideceğim.
Translate from Turkish to English
O, sözünü yerine getirmedi.
Translate from Turkish to English