Turkish example sentences with "teşvik"

Learn how to use teşvik in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder.
Translate from Turkish to English

Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.
Translate from Turkish to English

George Ellie'yi daha çok çalışması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Paranın görünüşü onu çalmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Babam her zaman onu teşvik ediyor.
Translate from Turkish to English

O, daha çok çalışması için oğlunu teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi Fransızca konuşmayı öğrenmesi için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Bu girişim, Oksitanca yazmaya teşvik etmek için çaba göstermektedir.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi sanat eğitimi alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi hemen yola çıkması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bir hibrid otomobil satın alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom dün gece Mary'yi aradı ve takıma katılması için onu teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Senin teşvik sözlerinin benim için çok şey ifade ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tüm arkadaşlarım beni elimden gelenin en iyisini yapmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Öğretmenin söylediği Mary'yi daha çok çalışmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi daha çok çalışması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

O, onu daha çok çalışması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

O, onu dikkatli sürmesi için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Bir roman yazması için onu teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tekrar denemesi için onu teşvik etmelisin.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bir roman yazması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Onları anlaşmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Profesör çalışmalarımda beni teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Öğretmen beni yurt dışında eğitim için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Babam piyano çalışmam için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Büyük bir şey yapmak için oğlunu teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi ukelele dersleri alması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

İnsanlar futbol oynamaya bile teşvik edildi.
Translate from Turkish to English

Doktor hastayı sigarayı bırakması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Kimse onu teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse onu teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı.
Translate from Turkish to English

Tatoeba Korpus'taki hataların sayısını azaltmanın bir yolu, insanları sadece kendi anadillerine çeviriler yapmaya teşvik etmek olabilir.
Translate from Turkish to English

Hiçbir şey onu kandırmama teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse Tom'u daha çok çalışması için teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Kimse Tom'u çalışmaya teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Tom'u daha çok çalışması için teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'u Fransızca öğrenmesi için teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'u daha sık egzersiz yapması için teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'u kendi olması için teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızca öğrenmemi teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tedbire teşvik ediyorum.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Eylül ayının 26'sı Avrupa Diller Günü'dür. Avrupa Konseyi, Avrupa'nın çokdilli mirasına dikkat çekip, çokdilliliğin toplum içinde gelişimini teşvik ederek vatandaşları farklı dilleri öğrenmesi için yüreklendirmek istiyor. Tatoeba, kullanımı kolay bir öğrenme aracı olarak etkin bir katılımla bu dilleri öğrenme ve bundan zevk alma olanağı sağlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom daha çok çalışmamız için bizi teşvik etti
Translate from Turkish to English

Cankurtaran henüz görevde olmamasına rağmen yüzmeye gitmeye teşvik edildim.
Translate from Turkish to English

Okuldan kaçmaya ve eve erken gitmeye teşvik edildim.
Translate from Turkish to English

Küçük kedi yavruları süt üretmeye teşvik etmek için annelerinin karnını ovarlar, bu yüzden yetişkin kediler seni ovduklarında bu seninle mutlu ve rahat oldukları anlamına gelir- tıpkı sen onların anneleriymişsin gibi.
Translate from Turkish to English

Onu teşvik etmeyin.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman çocuklarını yeni şeyler denemeye teşvik ediyor.
Translate from Turkish to English

Teşvik paketi ağır biçimde eleştirildi.
Translate from Turkish to English

Öğretmen, öğrencilerini iyi yapmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Sen hiç diyete gitmeleri için çocuklarını teşvik ettin mi?
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom'u biraz daha çok çalışması için teşvik etmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Arkadaşlarım beni teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Öğrenme zorlanılmamalı fakat teşvik edilmeli.
Translate from Turkish to English

Onu teşvik edemeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Onu yapması için Tom'u teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'un teşvik edilmesi gerekir.
Translate from Turkish to English

Tom, deneyimleri hakkında yazması için Mary'yi teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Birçok kişiyle konuşmak istiyorsan, Esperanto öğrenmelisin. Neden bu dil? Çünkü o hem güzel hem de çalışmamızı teşvik eder. Dünyanın çeşitli ülkelerinde bir sürü insan olduğundan dolayı uluslararası bir dil önemlidir. Ve bunun yanı sıra, Esperanto sadece faydalı değil aynı zamanda öğrenmesi kolaydır. Esperanto konuşuyorsan birçok ülkede seyahat edebilirsin. Gel ve onu öğren.
Translate from Turkish to English

Tom'u teşvik eden benim.
Translate from Turkish to English

Yetenek çalışanları teşvik etmede düşünülen tek faktördür.
Translate from Turkish to English

Bu kurallar öğrenciler arasında hoşnutsuzluğa teşvik eder.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse Tom'u teşvik etmedi.
Translate from Turkish to English

Beni biraz teşvik etmeye çalış.
Translate from Turkish to English

Promosyonlar çevirmenleri teşvik eder.
Translate from Turkish to English

O teşvik edici bir şekilde başını salladı.
Translate from Turkish to English

Onlar yüksek sesle teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Katılımlar teşvik edilmektedir.
Translate from Turkish to English

Demokrasi özgürlüğü teşvik eder.
Translate from Turkish to English

İki dilli gençler başvurmak için teşvik edilmektedir.
Translate from Turkish to English

Ya siz onu teşvik ediyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Ya sen onu teşvik ediyor musun?
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşimi teşvik ediyorum.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerimi teşvik ederdim.
Translate from Turkish to English

Bu çok teşvik edici.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerini teşvik ederdin.
Translate from Turkish to English

Teşvik etmeye çalışıyordum.
Translate from Turkish to English

Teşvik için teşekkürler.
Translate from Turkish to English

Herkes çok teşvik ediciydi.
Translate from Turkish to English

Tom çok teşvik ediciydi.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman beni teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Tom hep beni teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Bizim okulumuz spora teşvik ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom öğrencilerini teşvik ediyor.
Translate from Turkish to English

Onları teşvik etmiyorum.
Translate from Turkish to English

Sizi teşvik etmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onu bunu yapmaya teşvik et.
Translate from Turkish to English

Hadi oyuncuları teşvik edelim.
Translate from Turkish to English

Başarısı onu teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Onu teşvik edeceğim.
Translate from Turkish to English

Kendini daha çok teşvik edilmiş hissediyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom beni bunu tekrar yapmam için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Onu bir roman yazmaya teşvik etti.
Translate from Turkish to English

Teşvik edici tek bir kelime söylemedi.
Translate from Turkish to English

Bizi hayal gücümüzü kullanmaya teşvik ettiler.
Translate from Turkish to English

Ebeveynler çocuklarını okumaya teşvik etmeli.
Translate from Turkish to English

Onu, bunu bir kez daha yapmaya teşvik et.
Translate from Turkish to English

Oğlunu daha ciddi çalışması için teşvik etti.
Translate from Turkish to English

İnsanları Facebook kullanmaya teşvik etmeyin.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: , Şu, köpek, elimi, ısırmaya, çalıştı, Evimin, arkasında, kilise, Sam.