Turkish example sentences with "sırada"

Learn how to use sırada in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sırada bir elma var.

Tam o sırada parktaki işçiler bazı küçük oyun kartları getirdiler.

Bilet alacağım sırada çantama göz kulak ol.

Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.

Tom her zaman ön sırada oturmak ister.

Bilet almak için sırada durmalısınız.

Arkadaşımız yarışı ikinci sırada bitirdi.

Tom ve Mary genellikle ön sırada oturmaktan hoşlanırlar.

Tom sırada üçüncü idi.

Bay Miyake Kurashiki'de kaldığım sırada bana bir sürü yer gösterdi.

Mary sırada oturuyor.

O sırada birinci.

Sırada bekleyin lütfen.

O, arada sırada oraya gider.

Onlar bir sırada duruyorlardı.

Onlar sırada otobüs beklediler.

Lütfen sırada yerimi tutun.

Tam o sırada aklıma iyi bir fikir geldi.

Tam o sırada, otobüs durdu.

Tam o sırada, telefon çaldı.

Otobüs durağında,insanlar düzgün bir şekilde sırada beklediler.Filhakika otobüs durur durmaz sıra bozuldu.

Birçok kişi sırada bekliyordu.

Termometre o sırada 30'u gösteriyordu.

Tanık duruşmada konuştuğu sırada gergin görünmüyordu.

Onunla Meksika'da kaldığım sırada tanıştım.

Genç bir adam onu görmek için sırada bekledi.

Tom terfi için sırada bir sonrakidir.

O her zaman ön sırada bir koltuk aldı.

Arada sırada oğluna yazar.

Hindistan'da kaldığım sırada param bitti.

O sırada kız kardeşi ile oynuyordu.

Tom'un üçüncü sırada oturduğunu gördüm.

Sence arada sırada sana ve arkadaşlarına neden yalan söylüyorum?

Sırada kal.

Sırada ne var?

O sırada neredeydi?

O sırada o neredeydi?

Tom ilk sırada oturdu.

Tom her zaman ön sırada oturur.

Tom sırada bekliyor.

Sırada beklemekten nefret ederim.

Ön sırada oturalım.

Sadece arada sırada beni düşünmeni istiyorum.

Kendimi aniden kötü hissettiğim sırada, iki saattir çalışıyordum.

Tom ve Mary o sırada arkadaş değildiler.

İşsizlik sıralamasında, üniversite mezunları ilk sırada yer alıyor.

Çıkmak üzere olduğumuz sırada deprem başladı.

İkinci sırada mısın?

Londra'da kaldığı sırada kuzenini ziyaret edecek.

Bana bunu söylemeniz için mi iki saat boyunca sırada bekledim?

Tom üç saattir sırada bekliyor.

Kışın arada sırada buraya geliyorum.

Müşteriler sırada bekledi.

O sırada yalnızdın değil mi?

Tom, o sırada üç yaşındaydı.

Annem yemek ile uğraşıyorken ben de bu sırada televizyon izliyordum.

Sana ön sırada bir koltuk ayıracağım.

Sırada beklemeyi sevmiyorum.

Pencerenin yanında olan ön sırada Tom'un yanına oturmayı tercih ediyorum

Sırada kim var?

O, yarışta beşinci sırada geldi.

En ön sırada oturma şerefine nail oldum.

Tom'un annesi, geçenlerde ölümden döndüğü sırada yaşadığı olağanüstü bir beden dışı deneyim hikayesi anlattı.

Arada sırada seni görüyorum.

Tom birinci sırada oturuyor.

Tom genellikle arka sırada oturur.

Listende birinci sırada kim var?

İkinci sırada yer alan kimdi?

Adın listede ilk sırada.

Sırada beklemek zorunda değilsin.

Arada sırada artık yaşamayan annemi düşünüyorum.

Tom üçüncü sırada oturdu.

Bir koltuğu sağlama almak için yapman gereken bütün şey sırada beklemektir.

Arada sırada bunu gene yapalım!

Tom ikinci sırada tamamladı.

Bu kalem seninki. Benimki sırada.

Sırada dur.

O sırada Bay Brown hastaydı.

Ona ihtiyacımız olduğu sırada bizi terk etti.

Lütfen sırada kalın.

Sırada Tom vardı.

Tom sırada beklemek zorunda değildi.

Tom sırada sonuncuydu.

Sırada duruyordu.

Sırada bekliyordu.

Tom'u ön sırada otururken gördüm.

Tom şu anda onuncu sırada.

Tom şu anda dokuzuncu sırada.

Tom sırada duruyordu.

O, toplam 56 koşucu arasında dördüncü sırada yer aldı.

Arada sırada birlikte alışverişe gittiler.

İngiliz kuvvetleri bu sırada zaferler kazanıyorlardı.

Tom'un adı, listede ilk sırada.

Tom ikinci sırada bitirdi.

Tom üçüncü sırada tamamladı.

İlk sırada resim çizen kız benim yeğenim.

Tam o sırada o odama geldi.

Sırada beklemek zorundasın.

Tom sırada birinciydi.

Adınız listemde ilk sırada.

Tom sırada üç saat durdu.

Also check out the following words: Nasılsınız, parlayan, altın, kılıcım, Singapurluyum, Banyo, Okulun, Büyükbaban, Deden, Aşağıdaki.