Turkish example sentences with "korumak"

Learn how to use korumak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

İnsan ailesini korumak zorundadır.
Translate from Turkish to English

Ordu sınırı korumak için kuzeydedir.
Translate from Turkish to English

Tom yerel doğal yaşamı korumak için gücü dahilinde her şeyi yapmaya söz verdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi korumak için elinden geleni yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom kendini korumak zorunda.
Translate from Turkish to English

Güzel dünyayı kirlilikten korumak için ne yapmalıyız?
Translate from Turkish to English

Aileni korumak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Çevreyi korumak için herkes kendine düşeni yapabilir.
Translate from Turkish to English

Oğlunu korumak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Turkish to English

Tuz yiyeceği çürümekten korumak için yardımcı olur.
Translate from Turkish to English

Kendini soğuktan korumak için kazak giydi.
Translate from Turkish to English

Bütün ülkelerin sınırları dahilinde her insan grubuyla ilgili tarihi eserleri korumak ve bunları gelecek nesillere aktarmak için bir sorumluluğu vardır.
Translate from Turkish to English

Çocuğunu korumak için hayatını riske attı.
Translate from Turkish to English

Kafanı korumak için bir kask takmalısın.
Translate from Turkish to English

Gücünü korumak için gerektiği şekilde yemelisin.
Translate from Turkish to English

Yaşlıları korumak için üzerimize düşeni yapmak amacıyla, bakım çalışmalarımız sırasında müşterilerimizi eğitmeye ve onlara göz kulak olmaya çalışıyoruz.
Translate from Turkish to English

Tom'u korumak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Tom'u Mary'den korumak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Tom'u korumak için söz vermedim.
Translate from Turkish to English

Tom gücünü korumak zorundadır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi korumak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Translate from Turkish to English

Çevremizi korumak için yapabileceğimiz birkaç şey var.
Translate from Turkish to English

Siz beni korudunuz ben de sizin çocuklarınızı korumak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Sizi tehlikeden korumak benim görevim.
Translate from Turkish to English

Ulusal bütünlüğü korumak gereklidir.
Translate from Turkish to English

Savaşçı kendini korumak için savaşıyor.
Translate from Turkish to English

Uyku, yaşamı korumak için gereklidir.
Translate from Turkish to English

O seni korumak için burada.
Translate from Turkish to English

Vatanımızı korumak için sonuna kadar savaşacağız.
Translate from Turkish to English

Barışı korumak için resmi bir kuruma ihtiyacımız yok.
Translate from Turkish to English

Tom'u korumak benim görevim.
Translate from Turkish to English

Şimdi onu korumak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Tom soğukkanlılığını korumak için mücadele etti.
Translate from Turkish to English

Seni korumak için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Translate from Turkish to English

Tom'u korumak için elimden geleni yaptım.
Translate from Turkish to English

Altın golemleri hazineyi korumak için kullanılan gardiyanlardır.
Translate from Turkish to English

Eti uzun süre korumak istiyorsanız onu dondurun.
Translate from Turkish to English

Bu sizi korumak için.
Translate from Turkish to English

İnsanlar kendilerini korumak için sığınaklar tasarladı.
Translate from Turkish to English

Ben korumak için bir üne sahibim.
Translate from Turkish to English

Onları korumak ister misin?
Translate from Turkish to English

Orijinal fikrini kopyalanmaktan korumak için, Henry suskunluğa başvurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi korumak istiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi korumak istiyor.
Translate from Turkish to English

Çevreyi korumak kendimizi korumak anlamına gelir.
Translate from Turkish to English

Çevreyi korumak kendimizi korumak anlamına gelir.
Translate from Turkish to English

Çevreyi korumak için herkes katkıda bulunmak zorunda kalacak.
Translate from Turkish to English

Greenpeace çevreyi korumak için büyük bir mücadele veriyor.
Translate from Turkish to English

Sanırım doğayı korumak için herkes çaba göstermek zorunda.
Translate from Turkish to English

Şu kana susamış köpeklerden kendilerini korumak için onlar bahçeye koştular.
Translate from Turkish to English

Onun seks skandalı serpintisi sırasında yüzünü korumak için saçma bir girişimde bulundu.
Translate from Turkish to English

Çevreyi korumak için kendi hükümetimizle dövüşmek zorunda olmamız korkunç.
Translate from Turkish to English

Tom beni korumak istiyor.
Translate from Turkish to English

Sağlığını korumak için sigara içmekten vazgeçmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Onları korumak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Onu korumak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Seni korumak benim görevim.
Translate from Turkish to English

Onları korumak benim görevim.
Translate from Turkish to English

Onu korumak benim görevim.
Translate from Turkish to English

Onları korumak için buradayız.
Translate from Turkish to English

Onlar seni korumak için burada.
Translate from Turkish to English

Onlar onu korumak için burada.
Translate from Turkish to English

Onları korumak için buradayım.
Translate from Turkish to English

Onu korumak için buradayım.
Translate from Turkish to English

Onları korumak zorunda mıyız?
Translate from Turkish to English

Onu korumak zorunda mıyız?
Translate from Turkish to English

Onları korumak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Onu korumak zorundaydım.
Translate from Turkish to English

Seni korumak için elimden geleni yaptım.
Translate from Turkish to English

Onları korumak için elimden geleni yaptım.
Translate from Turkish to English

Onu korumak için elimden geleni yaptım.
Translate from Turkish to English

Ormanı korumak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Bunca zamandır seni korumak için yalan söyledim.
Translate from Turkish to English

Ükemizi yabancı saldırısından korumak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Tom kendini korumak için Mary'yi vurduğunu iddia ediyor.
Translate from Turkish to English

Ben Tom'u korumak için buradayım.
Translate from Turkish to English

Beni korumak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Kendimizi korumak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Suyu korumak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Tom beni korumak için burada.
Translate from Turkish to English

Başınızı korumak için bir kask takmanız gerekir.
Translate from Turkish to English

Tom suyu korumak istedi.
Translate from Turkish to English

Bu, şehri işgallerden korumak için güçlü bir yapıdır.
Translate from Turkish to English

Herkes seni korumak ister.
Translate from Turkish to English

Tom masumu korumak istedi.
Translate from Turkish to English

Hayvanları korumak için gerekli birkaç yasa vardır.
Translate from Turkish to English

Gözlerimi güneşten korumak için güneş gözlüğü taktım.
Translate from Turkish to English

Bunu kendini korumak için bilmelisin.
Translate from Turkish to English

Bunu kendini korumak için bilmelisiniz.
Translate from Turkish to English

Gözlerini güneşten korumak için koyu renk gözlük taktı.
Translate from Turkish to English

Seni korumak istedim.
Translate from Turkish to English

Sizi korumak istedim.
Translate from Turkish to English

Seni sadece korumak istedim.
Translate from Turkish to English

Sadece seni korumak istedim.
Translate from Turkish to English

Tom'u korumak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bizi korumak için ne istiyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Onu senden korumak için elimden gelen her şeyi yaptım.
Translate from Turkish to English

Tom'un beni korumak zorunda olduğunu düşünmesini istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Onu korumak istemediğinden emin misin?
Translate from Turkish to English

Eugenia yüzü temizlemek ve cildi korumak için en sevdiği yağları bizimle paylaştı.
Translate from Turkish to English

Kendini bu suçlamalara karşı korumak için buraya gelmedi.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: burayı, imzalayın, Zamanda, geçmişe, seyahat, etmenin, imkansız, olduğu, düşünülüyor, otobüs.