Turkish example sentences with "sonsuza"

Learn how to use sonsuza in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sonsuza dek burada kalamam.

O sır sonsuza dek saklanamaz.

Seni sonsuza kadar seveceğim.

İnsanlar sonsuza kadar yaşayamazlar.

O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti.

O sonsuza kadar İngiltere'ye dönmüştü.

O, sonsuza kadar elveda dedi.

O sonsuza dek Japonya'ya terk etti.

Birbirlerine bakan iki ayna, sonsuza kadar yinelenen bir görüntü yarattı.

Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin.

Sizinle yapılan takaslar sonsuza dek sürecek gibi görünüyor.

Birçok gökbilimci evrenin sonsuza dek büyümeye devam edeceğini varsayıyor.

Tavşanın çabalarından etkilenen Buddha onu aya kadar yükseltti ve onu sonsuza kadar bu şekilde bıraktı.

Tom Mary'den onunla sonsuza kadar kalmasını istedi.

Onu sonsuza kadar kaybetmek yerine, bir arkadaşına karşı sabırlı ol.

Bu olayı sonsuza kadar hatırlayacağım.

O onu sonsuza dek sevecek.

Sonsuza kadar sizinle olacağım.

Onu sonsuza kadar sevecek.

Sonsuza kadar arkadaş olalım.

Sonsuza dek birlikte olacağız.

Bu tecrübe sonsuza kadar hafızamda kalacak.

Hiç kimse sonsuza kadar yaşamaz.

Evren sonsuza kadar genişleyecek mi?

Fosil yakıtlar sonsuza kadar var olmayacak.

Ne mutluluk ne de üzüntü sonsuza kadar sürebilir.

Sonsuza kadar saklanamam.

Sonsuza kadar bekleyemem.

Sence milletler arası dostluk sonsuza kadar sürer mi?

Sonsuza kadar burada kalalım.

Cesaret ettim fakat anlık bir hata sonsuza kadar sürecek vahameti getirebilirdi.

Her şeyi açıklamam sonsuza kadar sürer.

Sonunda hiçbir şey sonsuza kadar kalmaz.

İnsanın gerçekten yapmak istemediği bir sürü istekleri vardır, ve aksini düşünmek bir yanlış anlama olurdu.O onların istekler kalmasını ister, onların sadece onun hayalinde değeri vardır; Onların yapılması ona karşı daha şiddetli bir hayal kırıklığı olurdu. Böyle bir istek sonsuz hayat için istektir.Eğer onlar yerine getirilse, insan sonsuza kadar yaşamaktan tamamen usanırdı ve ölümü isterdi.

İnsan sonsuza dek yaşayamaz.

Gerçek dostluklar sonsuza kadar sürerler.

Gerçek bir dostluk sonsuza kadar sürecektir.

Mary'yi sonsuza dek seveceğim.

Sana sonsuza kadar kalbimi vermek istiyorum.

Sonsuza kadar arkadaş olarak kalalım.

Neden tatiller sonsuza kadar sürmez?

O sonsuza kadar sürer.

Bunu sonsuza kadar bir sır olarak tutamayacağız.

Ve onlar sonsuza kadar mutlu yaşadılar.

Bugün internette öyle şeyler okudum ki çenemi kapatıp sonsuza kadar susmam gerekir.

Gerçekten sonsuza kadar yaşamak istiyor musun?

Sonsuza dek yaşamak istiyorum.

Bu sonsuza kadar sürer.

Şerefin kadar konuş desem, sonsuza dek susacak insanlar tanıyorum!

Seni sonsuza dek seveceğim!

Bu tür soruları sonsuza kadar sürdürmek mümkündür.

İki aşık, birbirlerini sonsuza kadar sevmeye and içtiler.

Mary, beni sonsuza dek görmezden gelemezsin.

Ya şimdi konuş, ya da sonsuza kadar sessizliğini koru.

Aşkın sonsuza kadar sürmesi gerekiyor mu?

Sonsuza dek hoşça kal!

O sonsuza kadar bekar kalmak istiyor.

Anne baban bizi sonsuza kadar uzak tutamazlar.

Eğer Tom bunca zamandır ona yalan söylediğini anlarsa, onu sonsuza dek kaybedersin.

Ben sonsuza dek birlikte olacağımızı düşündüm.

Sonsuza dek burada kalamayız.

Vampirler sonsuza dek yaşar.

Sonsuza dek yaşayamazsın.

Bu sonsuza dek sürebilir.

Refahın sonsuza kadar sürmediğini anlaman gerek.

Seni sonsuza kadar severdim.

Sonsuza kadar bir fast food yerinde çalışmak istemiyorum.

Sonsuza kadar seninle olmak istiyorum.

Onun yüzünden müzik dünyası sonsuza dek değişti.

Refahın sonsuza dek sürmeyeceğini fark etmelisin.

Kesin olarak senin Japonya'da sonsuza dek kalacağını düşünüyordum.

Sonsuza dek saklanamam.

İnsanlar sonsuza dek yaşamazlar.

Sonsuza kadar bu bir sır olarak saklanamaz.

Ne mutluluk ne de sefalet sonsuza dek sürmez.

Keşke okul sonsuza kadar yok olsa!

Sonsuza kadar yaşayacakmışsın gibi hayal et. Bugün ölecekmişsin gibi yaşa.

Sonsuza dek yaşamak istemiyorum.

Gerçekten sonsuza dek genç kalmak istiyor musunuz?

Tom'un hayatı sonsuza dek değişmek üzereydi.

Sonsuza dek yaşamaya çalışma. Başaramayacaksın.

Sonsuza dek kalbimizde yaşayacak.

Tom sonsuza dek bana kızgın kalamaz.

Bu sonsuza kadar sürmeyecek.

Sonsuza kadar gizleyemezsin, Tom.

Sonsuza dek saklanamazsın.

Sonsuza dek bana kızgın kalamazsın.

Tom'un sonsuza dek yaşayacağını düşündüm.

Mary'yi sonsuza dek kaybettiğimi düşündüm.

Benden sonsuza kadar gizlenemezsin.

Bir gün, İsa bizim için geri dönecek ve biz sonsuza dek onunla olacağız.

Hayat bir nesil içindir; iyi bir isimse sonsuza kadar.

Onu sonsuza dek benden saklayamazsın.

Dan sonsuza dek Londra'da yaşamayı düşünüyor.

Gerçek dostluklar sonsuza kadardır.

Hoşuna gitsin ya da gitmesin Dan sonsuza dek burada kalıyor.

O sonsuza kadar bizim anılarımızda yaşayacak.

Seni sonsuza dek saklayamam.

Galileo'nun keşifleri astronominin yüzünü sonsuza kadar değiştirdi.

Sonsuza kadar yaşamak istemiyor musun?

O öldü ama onun anıları sonsuza kadar bizimle birlikte olacak.

Also check out the following words: duman, miktarı, hiç, fena, tanrım, görüyorum, Eve, dönerken, yağmura, yakalanmıştım.