Turkish example sentences with "geldin"

Learn how to use geldin in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Hoş geldin!

Eve hoş geldin.

Bugün tek başına mı geldin?

Neden Japonya'ya geldin?

Nereden geldin?

Neden buraya geldin?

Evimize hoş geldin!

Evime hoş geldin!

Buraya neden bu kadar erken geldin?

Sen, ne zaman onu tanımaya geldin?

Tom ve Mary önümüzdeki cuma akşamı bir hoş geldin partisi verecek.

Tam zamanında geldin.

Niçin Japonya'ya geldin?

Niçin erken geldin?

Erken geldin.

Sen çok erken geldin.

Buraya nasıl geldin?

Sen 05:00'te eve geldin.

Buraya yalnız geldin mi?

Restoranda "Hoş geldin" partisi yapıldı.

Sadece sen zamanında geldin.

Japonya'ya ne zaman geldin?

Okula nasıl geldin?

Ne için buraya geldin?

Saat kaçta eve geldin?

Bugün niçin buraya geldin?

Onun için bir hoş geldin partisi düzenledik.

Niçin buraya çok erken geldin?

Çok erken geldin.

Niçin eve çok geç geldin?

Bu tablo ile nasıl geldin?

Sen beşte geldin.

Sen çok geç geldin.

Kasabaya geldin mi?

Tam doğru zamanda geldin.

Niçin bugün beni görmek için geldin?

Müziksever bir aileden mi geldin?

Niçin bu sabah buraya geldin?

Tekrar hoş geldin, Tom. Seni özledik.

Buraya trenle mi yoksa otobüsle mi geldin?

Ne zaman geldin?

Eve geç geldin.

Buraya erken geldin.

Eve erken geldin.

Hayatıma hoş geldin.

Kurallara karşı geldin.

Peki nasıl oldu da Boston'a geldin?

Trenle mi geldin?

Kiminle geldin?

Paris'e ne zaman geldin?

Java dünyasına hoş geldin.

Tekrar hoş geldin, Tom.

Zamanında geldin.

Geri geldin.

Çin'e hoş geldin!

Neden geldin?

Dün buraya geldin mi?

O özel sorunun çok iyi üstesinden geldin.

O özel durumun çok iyi şekilde üstesinden geldin.

Ne zaman Boston'a geldin?

Ne zaman Boston'dan geri geldin?

Neden Boston'a geldin?

Tartışmak için mi buraya geldin?

Bana Özbek gibi geldin.

Sen bulunduğun konuma torpille mi geldin?

Akşam yemeği için tam zamanında geldin.

Yeni ve daha anlamlı bir gerçekliğe hoş geldin.

Nerelisin ve buraya nasıl geldin?

Bu yüzden mi buraya geldin?

O yüzden mi geldin?

Neden bu kadar erken geldin?

Neden böyle erken geldin?

Buraya ilk kez ne zaman geldin?

Geç geldin.

"Merhaba, Bay ve Bayan Müller! Adım Tom. Ben bir Marslıyım." "Oo, hoş geldin, Tom! İçeri gir ve bir fincan çay için bize katıl!"

Ne iş için geldin buraya?

Buraya yalnız mı geldin?

Neyi görmeye geldin?

Odama geldin.

Cehenneme hoş geldin!

Niçin Malezya'ya geldin?

Şimdi mi geldin?

Koşarak buraya geri geldin.

Birlikte otobüsteyken neden beni görmezden geldin?

Cehenneme hoş geldin, Muammer!

Doğru yere geldin.

Sen niye geldin?

Buraya niçin geldin peki?

Boston'dan bunun için mi geldin?

Tom'la birlikte olmak için geri geldin, değil mi?

Neredeyse zamanında geldin.

Japonya'dan geri geldin mi?

İyi ki geldin.

Sen niye bu hâle geldin?

Avustralya'ya ne zaman geldin?

Buraya yüzmeye geldin, değil mi?

Niçin buraya geldin?

Acele etmene gerek yoktu. Çok erken geldin.

Nasıl onun üstesinden geldin?

Düğünüme geldin mi?

Bu kadar kısa sürede nasıl geri geldin?

Also check out the following words: bolca, okumak, taşıyacak, ödünç, hiçbirini, buldu, Perry, değerli, öğrencinin, sırası.