Turkish example sentences with "üniversite"

Learn how to use üniversite in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor.

Üniversite arkadaşım terör karşıtı.

Üniversite, Mark Zuckerberg'ı veri tabanını hacklediği için disipline verdi.

Kız, ebeveynlerine Tokyo'daki üniversite hayatından bahsetti.

Erkek kardeşim bir üniversite öğrencisidir.

Mademki erkek kardeşim bir üniversite öğrencisi, o çok okumak zorunda.

O bir üniversite futbol oyuncusu oldu.

O çocuk, trafik kazasında hayatını kaybetmemiş olsaydı, şimdi bir üniversite öğrencisi olacaktı.

Üniversite sürecini rahatlıkla tamamladım.

Üniversite kütüphanesi şimdi açık mı?

Tom'un üniversite başvurusu reddedildi

O bir üniversite öğrencisi oldu ve evlendi.

Ben bir üniversite öğrencisiyim.

Dünyadaki en ünlü üniversite hangisidir?

O bir üniversite öğrencisi.

Anlık şehriyeler üniversite öğrencileri arasında temel bir yemektir.

O bizim üniversite için bir onurdur.

O, üniversite için hazırlanıyor.

O bir üniversite mezunudur.

Sözde "kış döneminin" üniversite reformunu geliştirmesi bekleniyor.

Tom üniversite derecesiyle daha iyi bir iş alacak.

Bir üniversite öğrencisi iken öyle yapardın.

Tom bu yıl bir üniversite öğrencisi olacak.

Tom odalarından birini bir üniversite öğrencisine kiralayarak ekstra para kazandı.

Tom üniversite için para tasarrufu yapıyor.

Üniversite yılların yakında sona erecek.

Bir üniversite işi çok sana daha çok istirahat zamanı verirdi.

Üniversite öğrenimime para biriktirmek için çalışıyorum.

Bir üniversite vakfı onun büyük hırsıydı.

Bir üniversite profesörü olmak onun hayali oldu.

Üniversite bu tür sınavı kaldırmaya karar verdi.

Bizim üniversite istasyondan uzaktır.

Üniversite ona bir burs verdi.

Üniversite ona fahri doktora unvanı verdi.

Üniversite eğitimi bilginizi genişletmek için tasarlanmıştır.

Üniversite kampüsünün merkezinde kurucusunun heykeli duruyor.

Üniversite günlerine dönüp baktığımda,sanki bir asır önceymiş gibi görünüyorlar.

Kız kardeşim, bir üniversite öğrencisi, konuşma yarışmasında birincilik ödülü kazandı.

Sen bir üniversite öğrencisi misin?

O bir üniversite öğrencisi olarak kabul edilmektedir.

Üniversite öğrencilerinin sayısı artmaktadır.

Genellikle üniversite öğrencilerinin lise öğrencilerine göre daha fazla boş zamanı vardır.

Üniversite öğrencilerinin sıkı çalışmaları gerekir, ama aynı derecede onların aktif bir sosyal yaşam için de zaman ayırmaları gerekir.

Üniversite hayatından en iyi şekilde yararlanın.

İşsiz üniversite mezunlarının sayısı 4000 den fazladır

Üniversite Yönetimi, New York'ta bir şube kampüs kurmaya karar verdi.

Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek.

O bu yıl bir üniversite öğrencisi olur.

David üniversite konusunu etraflıca düşündü.

Tom bir üniversite öğrencisi.

Erkek kardeşim üniversite birinci sınıf öğrencisidir.

Aslında bir üniversite öğretmeniyim.

Kız kardeşim bir üniversite öğrencisi oldu.

1960'larda Japon üniversite öğrencileri tarafından hükümete karşı yapılan gösteriler vardı.

Bu üniversite ne zaman kuruldu?

Tom'un babası üniversite hocası.

Onların çoğu üniversite öğrencileriydi.

O üniversite benim ilk tercihimdi.

Bu üniversite 1910 yılında kurulmuştur.

Üniversite günlerinde Kyoto'da yaşadı.

Bizim üniversite genellikle Nisanın 1'inde başlar.

Üniversite onu bir öğrenci olarak kabul etti.

O üniversite Bay Smith tarafından kuruldu.

O bir doktor ve bir üniversite profesörüdür.

Bizim üniversite çok fazla elektrik tüketir.

O, önümüzdeki İlkbaharda bir üniversite öğrencisi olacak.

Üniversite eğitiminiz için ödeme yapmanıza kim yardım etti?

Eğer benim oğlum trafik kazasında ölmüş olmasaydı, şu an üniversite öğrencisi olacaktı.

Üniversite ona değer mi?

Üniversite gettonun birkaç blok ötesindedir.

Lise, İngilizce High School'dur.High School ise Türkçe Yüksek Okul'dur.Yüksek Okul Üniversite midir?

Üniversite hayatta kaç kere bitirilir?

Üniversite öğrencisi mühendislik okuyor.

Üniversite eğitiminde reformu savunuyor.

Tom bir üniversite profesörüdür.

Annem üniversite mezunuydu.

Çok sayıda üniversite mezununun bile asgari ücretle çalışmak zorunda olduklarını duydum.

Tom, Mary'nin sevgisinin geçici olduğunu ve üniversite yıllarında başka bir sevgili edindiğini öğrenince umudunu yitirdi.

Bir üniversite öğrencisiyken Tom'u tanırdım.

Bir üniversite öğrencisiyken her zaman sınavlardan önce bütün gece çalışırdım.

Bir üniversite öğrencisi iken her zaman bir sınavdan önce bütün gece çalışırdım.

Britanya'da üniversite ücreti yıllık 9000 sterlin civarındadır.

Üniversite eğlenmek için değil, öğrenmek içindir.

Üniversite zaman kaybıdır.

Ben bir üniversite öğrencisiyken geç saatlere kadar uyanık kalırdım.

O şimdi üniversite öğrencisi.

Üniversite derecem vardı.

Bu sene üniversite sınavına gireceksin.

İşsizlik sıralamasında, üniversite mezunları ilk sırada yer alıyor.

Kyoto'da çok sayıda üniversite var.

Tom üniversite günlerinde, öğrenci siyasetinde aktifdi.

Onlar üniversite öğrencileri iken Tom ilk olarak Mary ile tanıştı.

Üniversite hocaları, yabancı dilleri kolay öğrenebilmenin yolunun, anadili çok güzel konuşmaktan geçtiğini söylerler.

Emily bir üniversite öğrencisidir.

Üniversite yirmi yıl önce onun babası tarafından kuruldu.

Tom Mary'nin üniversite için nereye gitmeyi planladığını merak ediyordu.

Bunu üniversite radyosunda anlatabilirsin. Her şeyden önce onlar aslında kayıtları çalarlar; ikinci olarak onları yanlış hızda çalmaya devam ederler.

Tom bir üniversite öğrencisi, değil mi?

Onun ebeveynleri onun üniversite eğitimi için para biriktiriyor.

Bir üniversite öğrencisi olarak ne zaman paraya ihtiyacım olsa, annem babam devamlı gelirdi.

Tom artık bir üniversite öğrencisi.

Also check out the following words: cebinden, anahtar, çıkardı, Floridalı, karısı, ise, Kaliforniyalı, Fransızcayı, konuşamıyor, şişe.