Bu bilet iki kişinin girmesine olanak tanır.
Translate from Turkish to English

Pekala, evet, fakat herhangi bir kişinin haberdar olmasını istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Onlardan biri, birini katil eden kişinin rolünü oynayacak bir aktör.
Translate from Turkish to English

Onu yapacak son kişinin o olacağından eminim.
Translate from Turkish to English

Bir devenin bir iğnenin deliğinden geçmesi bir zengin kişinin Tanrı'nın krallığına girmesinden daha kolaydır.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin karakterini tanı ve saygı duy.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin hayatı geçici bir şeydir.
Translate from Turkish to English

Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
Translate from Turkish to English

Açıkçası, bu bir kişinin işi olamaz. Tatoeba'nın işbirlikçi olmasının nedeni budur.
Translate from Turkish to English

Onlar kişinin mütevazı ya da tembel olduğunu düşünürdü.
Translate from Turkish to English

Suyla vaftiz etmem için beni gönderen kişinin bana söylediğinin haricinde...
Translate from Turkish to English

Bu üç kişinin aralarında 50 lirası vardı.
Translate from Turkish to English

Onun gibi bir kişinin başkan seçilme sorunu olmazdı.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse tam olarak kaç kişinin kendilerini hippi kabul ettiklerini bilmez.
Translate from Turkish to English

Tom kaç kişinin daha asansöre sığabileceğini merak etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un sağlam delili yoktu, fakat o, annesinin elmas yüzüğünü çalan kişinin Mary olduğunu düşünüyordu.
Translate from Turkish to English

Birçok kişinin, insan etinin tadının nasıl olduğuna dair bir merakı vardır
Translate from Turkish to English

Bir kişinin nasıl biri olduğunu onun arkadaşlarına bakarak söyleyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Birkaç kişinin iki arabası var.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin bir şeye bakış şekli onun durumuna bağlıdır.
Translate from Turkish to English

Partime o kadar çok kişinin geleceğini asla düşünmedim.
Translate from Turkish to English

Az sayıda kişinin daktilosu var.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin kazanabileceği en değerli beceri, kendini düşünebilme yeteneğidir.
Translate from Turkish to English

Çok kişinin katılmasını beklemiyorduk.
Translate from Turkish to English

O hasta kişinin hayatı tehlikede.
Translate from Turkish to English

Şu kişinin evi metroya yakındır.
Translate from Turkish to English

Kaç kişinin katılacağını saymayı unutma.
Translate from Turkish to English

Göklerden ve yerden korkmayın fakat Wenzhou'lu bir kişinin kendi dilini konuştuğunu duymaktan korkun.
Translate from Turkish to English

Bir boşanma duyduğumuzda biz bunun o iki kişinin temel ilkeler üzerinde anlaşmaya varma yetersizliğinden kaynaklandığını varsayıyoruz.
Translate from Turkish to English

Diğer kişinin sizi aynı şekilde sevip sevmediği belli değilse, birini sevmek zordur.
Translate from Turkish to English

Geçen yıl Flipinlerde, depremler ve deprem dalgaları 6000'den fazla kişinin ölümüne sebep oldu.
Translate from Turkish to English

Parayı çalan kişinin Tom olduğundan kuşkulanıyorum.
Translate from Turkish to English

Mary'yi öldüren kişinin Tom olduğuna dair bir kanıtım var.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin alkol sorunlarının olduğunu ne zaman söyleyebiliriz.
Translate from Turkish to English

Burada hâlâ kaç kişinin olduğunu merak ediyorum.
Translate from Turkish to English

Tatoeba ilkeleri altında, üyelerin sadece kendi anadillerinde cümleler eklemeleri ve/veya anlayabilecekleri bir dilden anadillerine tercüme yapmaları önerilir. Bunun sebebi de kişinin, anadilinde doğal olan cümle kurmasının çok daha kolay olmasıdır. Anadilimiz dışında bir dilde yazdığımızda ise kulağa tuhaf gelen cümleler oluşturmamız çok kolaydır. Lütfen cümleyi sadece ne anlama geldiğini bildiğinizden eminken tercüme ettiğinizden emin olunuz.
Translate from Turkish to English

Bu odadaki kaç kişinin Tom'un soyadını bildiğini düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom şapka giyen bir kişinin resmine bakıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom kalan ve yardım eden birkaç kişinin arasındaydı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini çalan kişinin ben olduğumu öğrendi.
Translate from Turkish to English

Bir kişinin konuşma tarzından nereli olduğunu genellikle söyleyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Shiritori oyunu senden önceki kişi tarafından konuşulan kelimenin son sesinin alınmasıyla ve sonra bir sonraki kişinin o sesle başlayan bir kelime aramasıyla oynanır.
Translate from Turkish to English

Divan, dört kişinin oturmasına yetecek genişlikte.
Translate from Turkish to English

Saçını taramaya ihtiyacı olmayan kişinin saçları yoktur.
Translate from Turkish to English

Bu kişinin ismini artık hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English

O gece pek çok kişinin gelebileceğini sanmıyorum. Örneğin, ben Londra'da olmalıyım.
Translate from Turkish to English

Bu ülkede adalet isteyen hiç kimse, yanlış yere bir kişinin dahi mağdur edilmesini istemez.
Translate from Turkish to English

Beklediğim kişinin orada durduğunu gördüm.
Translate from Turkish to English

O kazada kaç kişinin öldüğünü bulmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tiyatroda çok uzun bir kişinin arkasında oturdum.
Translate from Turkish to English

O kişinin yerinde olsaydınız, ne hisseder ve ne yapardınız acaba?
Translate from Turkish to English

Bu raporu yazan kişinin Tom olduğunu sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Aradığınız kişinin ben olduğumu sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Aradığınız kişinin ben olmadığıma eminim.
Translate from Turkish to English

Yardıma ihtiyacı olan kişinin Tom olduğunu düşünmüyorum.
Translate from Turkish to English

Bunu yapan kişinin ben olmadığımı nereden biliyorsun?
Translate from Turkish to English

Bir kişinin hayatını kurtardığı için methedildi.
Translate from Turkish to English

Camı kıran kişinin Tom olduğunu mu söylüyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom pazartesi günü bizden iki kişinin kendisiyle Boston'a gitmemizi istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom cüzdanını çalan kişinin Mary olduğundan hiç şüphelenmedi.
Translate from Turkish to English

Özür dilemesi gereken kişinin Tom olduğunu sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Hala hayatının geri kalanını geçirmek istediğin kişinin ben olduğumu düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Birçok kişinin fıstığa alerjisi var.
Translate from Turkish to English

Saksafonunu çalan kişinin Tom olduğunu nasıl bildin?
Translate from Turkish to English

Senin gibi bir kişinin anlayacağını düşünüyordum.
Translate from Turkish to English

Tom orada bir sürü kişinin olacağından şüphe etmiyordu.
Translate from Turkish to English

On iki kişinin oturması için yeterince sandalye var mı?
Translate from Turkish to English

O birçok kişinin düşündüğünden daha zor.
Translate from Turkish to English

Tom bana hayatımı kurtaran kişinin sen olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Unutmamak için o kişinin adını yazdı.
Translate from Turkish to English

Bana bu şirkete başlayan kişinin sen olduğu söylendi.
Translate from Turkish to English

O savaşta kaç kişinin öldüğünü kimse bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Daha çok kişinin geleceğini biliyorsun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Sana yardım edebilecek tek kişinin Tom olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bana Tom'un evini yapmasına yardım eden kişinin sen olduğu söylendi.
Translate from Turkish to English

Bilet satın almak için yeterli parası olmayan tek kişinin Tom olduğunu sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Yan odadaki kişinin Tom ya da Mary olduğunu biliyorum.
Translate from Turkish to English

Aynı dert kişinin başına iki kez gelmez.
Translate from Turkish to English

Şimdi onlar Mary'yi öldüren kişinin Tom olduğunu söylüyor.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse bunu yapan kişinin sen olduğunu düşünmüyor.
Translate from Turkish to English

Bunu yapan kişinin Tom olduğuna dair aklımda hiçbir şüphe yok.
Translate from Turkish to English

Sokakta gördüğüm kişinin özel dedektif olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bisikletini çalan kişinin Tom olduğuna inanamıyorum.
Translate from Turkish to English

Aşk iki kişinin oynayabileceği ve her ikisinin de kazanacağı bir oyun.
Translate from Turkish to English

Sen ve ben her ikimizde camı kıran kişinin sen olduğunu biliyoruz.
Translate from Turkish to English

Kaç kişinin müzik kulağı olduğunu düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini çalan kişinin sen olduğunu hem sen hem de ben biliyoruz.
Translate from Turkish to English

Bunu yapan kişinin ben olduğumu düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu bir kişinin taşıması için sadece çok büyük.
Translate from Turkish to English

Bizimle birlikte kaç kişinin gitmeyi planladığını öğrenmemiz gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Bilmemiz gerekeni bize söyleyebilecek tek kişinin Tom olduğundan oldukça eminim.
Translate from Turkish to English

Bize kavgayı başlatan kişinin sen olduğu söylendi.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yapan kişinin o olduğunu sana söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Ben çocukken, bana tereyağının kişinin sağlığı için kötü olduğu söylenirdi.
Translate from Turkish to English

Onu yapan kişinin Tom olduğunu nasıl öğrendin?
Translate from Turkish to English

Bu geceki partiye kaç kişinin geldiğine dair herhangi bir fikrin var mı?
Translate from Turkish to English

Senin cüzdanını çalan kişinin o olduğunu Tom'a nasıl kabul ettirdin?
Translate from Turkish to English

Arabamı çalan kişinin Tom olduğunu biliyorum.
Translate from Turkish to English

Saatimi çalan kişinin Tom olduğundan eminim.
Translate from Turkish to English

Güzellik bir kişinin karakteri hakkında bir şey söylemez.
Translate from Turkish to English

İki kişinin bildiği sır değildir.
Translate from Turkish to English