Learn how to use kalacaksın in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Londra'da kaç gün kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Bu gece evde mi kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Acele et. Okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bu sınavda başarısız olursan, kursu tekrar etmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Derhal git, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı.
Translate from Turkish to English
Yarın sabah altıda kalkmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Yarın sabah erken kalkmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Burada ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Sen evde kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bunu kabullenmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Yaptığını sandığım başarı türünü elde etmek istiyorsan, öyleyse daha çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Derhal başla, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Derhal başlamak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Derhal git, yoksa okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Derhal kalk, yoksa okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Erken kalk, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Erken kalk, yoksa okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Yarın dişçiye gitmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Yarın gelmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Hızlı koş, yoksa okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Ne yemek zorunda kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Burada ne kadar süre kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Acele et, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Onsuz gitmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Tokyo'da ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Kyoto'da ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Başka birine sormak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Japonya'da ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Hoşlansan da hoşlanmasan da onu yapmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Burada mı kalacaksın yoksa gidecek misin?
Translate from Turkish to English
Ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Hakone'de ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Bir müddet beni düzenli olarak ziyaret etmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Projeye katılmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Daha çok yemek pişirmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Gazete bayiinde sormak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Saat kaçta yatmak zorunda kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Gelecek yıl daha çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Onunla ilgilenmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Şu andan itibaren daha çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Oxford'ta ne kadar süre kalacaksın?
Translate from Turkish to English
En fazla, sadece otuz dakika geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele et; yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bilmiyordum saat kaç ancak biliyordum ki eğer durup birine sorarsam o zaman kesin geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Burada kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Hayatta kalacaksın.
Translate from Turkish to English
İşe geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bence çok memnun kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bence memnun kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Ne kadar süre Oxford'da kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Yemek pişirmeyi öğrenmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Boston'da ne kadar süre kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Boston'da kaç gün kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Bütün gün yatakta mı kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Yaptığınla yaşamak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Daha çok denemek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Dersleri atlamayı bırakmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele etmezsen muhtemelen işe geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bundan daha iyisini yapmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Onu kendin yapmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
İşleri bizim usulümüzle yapmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Gelecek hafta Tom'la buluşmak için Boston'a gitmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Çağırılıncaya kadar burada kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Nerede kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Boston'da ne kadar kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Sonunda Tom'a söylemek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Kesinlikle buna alışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Kaç kez dişçiye gitmek zorunda kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Geç kalacaksın ve durum daha da kötü olacak!
Translate from Turkish to English
Bana gerçeği söylemek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele et, aksi halde öğle yemeğine geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele etsen iyi olur, aksi takdirde randevun için geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele etsen iyi olur, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Şimdi gitsen iyi olur, yoksa geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Sen gözümde daima suçlu kalacaksın.
Translate from Turkish to English
İşi hazirandan önce bitirmek istiyorsan çok daha iyi çalışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bir süre burada bizimle kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Acele etmezsen okula geç kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bizimle mi kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Burada kalacaksın Tom.
Translate from Turkish to English
Bu akşam burada kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bunu kendi başına yapmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Boston'da iken hangi otelde kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Boston'a gittiğinde nerede kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Boston'da nerede kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Tom'u aramak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bunu Tom'dan rica etmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bütün tarihleri ezberlemek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Eğer özgürlük istiyorsan, ebeveynlerinle yüzleşmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bir tane istiyorsan, kendininkini bulmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Cevabı bilmek istiyorsan Tom'a sormak zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Seçilmek istiyorsan kamusal imajını geliştirmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bununla yüzleşmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Sadece bana güvenmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Sahip olduğunla yetinmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Bizimle uzun zaman kalacaksın diye umuyorum.
Translate from Turkish to English
Onlar dönünceye kadar burada kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Tom'a dikkat etmek zorunda kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Ne zamana kadar Japonya'da kalacaksın?
Translate from Turkish to English
Başka bir talimata kadar sessiz kalacaksın.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: çalışabilirsin, Pedro, konuşabilir, Gifu'ya, gittik, diskete, format, atmamalısın, şeye, ihtiyacın.