Learn how to use ilgili in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu da seninle ilgili gerçek.
Translate from Turkish to English
Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var.
Translate from Turkish to English
Bir süredir onunla ilgili bir şey görmedim.
Translate from Turkish to English
Onun konuşması hükümetin politikalarıyla ilgili etkili bir özürdü.
Translate from Turkish to English
Biz gelecekle ilgili planımızı tartıştık.
Translate from Turkish to English
Bununla ilgili olarak öğretmenini bilgilendirdin mi?
Translate from Turkish to English
Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır.
Translate from Turkish to English
Onun bu konuyla ilgili yorumu çok tek-taraflıdır.
Translate from Turkish to English
Bu konu ile ilgili olarak söyleyeceğin bir şey var mı?
Translate from Turkish to English
Bu dava ile ilgili gerçekten bilgim yok.
Translate from Turkish to English
Bu işle ilgili daha iyi bir referans veremeyeceğim için özür dilerim.
Translate from Turkish to English
Bu konuyla ilgili seninle tekrar temasa geçeceğim.
Translate from Turkish to English
Bu konuyla ilgili alabildiğin tüm bilgiyi bana getir.
Translate from Turkish to English
Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Lockheed skandalı büyük Amerikan uçak üreticisi Lockheed ile ilgili dünya çapında bir rüşvet skandalıdır.Şubat 1976 da su yüzüne çıktı ve esas olarak yolcu uçaklarının sözleşmelerinin kabulüne odaklandı.
Translate from Turkish to English
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
Translate from Turkish to English
Skandalla ilgili yapacak bir şeyleri var.
Translate from Turkish to English
Çalmayla ilgili olarak benden şüphelenmiş olmalılar.
Translate from Turkish to English
Televizyonda, yüzünde ciddi bir görünümü olan birisi ülkemizin geleceği ile ilgili sorunlar hakkında konuşuyor.
Translate from Turkish to English
Cinayet davasıyla ilgili duyduklarına şaşırdı.
Translate from Turkish to English
O, cinayet davası ilgili gerçeği ortaya çıkardı.
Translate from Turkish to English
Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
Translate from Turkish to English
Hiçbir gözün ona acımadığı ve hiçbir sıcak elin onun ağrıyan bacaklarını yatıştırmadığı cezaevinin gizli bölümündeki hayranlık uyandıran genç bir kadına yapılan insanlık dışı zulümlerle ilgili ilginç bir kayıt hâlâ korunuyor.
Translate from Turkish to English
Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.
Translate from Turkish to English
Eğer yapmadığım bir şey için ailem beni cezalandırdıysa , onlara doğruları söylerdim ve benim masumiyetle ilgili onları ikna etmeye çalışırdım.
Translate from Turkish to English
Grup, gelecek turla ilgili çok heyecanlı.
Translate from Turkish to English
Darbeyle ilgili sadece ikinci el bilgiye sahibiz.
Translate from Turkish to English
Teklifimle ilgili patronumun yaptığı ağır eleştiriden sonra, burada çalışmayı ne kadar süre sürdürmek istediğimden emin değilim.
Translate from Turkish to English
Öğretmen onun itibarsız araştırmasıyla ilgili raporuna dayandırarak ona başarısız notu verdi.
Translate from Turkish to English
Çocukluğumla ilgili hikayeme dayandırıyorum.
Translate from Turkish to English
O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı.
Translate from Turkish to English
Bu şehirle ilgili gezi turlarınız var mı?
Translate from Turkish to English
Su yasası bir kaynak olarak suya sahip olma, kontrolü ve kullanımı ile ilgili hukuk alanıdır.
Translate from Turkish to English
Onların Yeni Zelanda'dadaki tüneller ile ilgili çok sayıda sorunları olduklarını duydum.
Translate from Turkish to English
Onun kendisi şiir olmadıkça, şiirle ilgili hiçbir tanım yeterli değildir.
Translate from Turkish to English
Onu mahkûm etmek için suçla ilgili yeterli kanıt yoktu.
Translate from Turkish to English
O Japon diniyle ilgili iyi bir bilgiye sahiptir.
Translate from Turkish to English
O, senin ne kadar değerli olduğunla ilgili değil fakat sana sahip oldukları için ne kadar ödeyecekleri ile ilgilidir.
Translate from Turkish to English
Bay White konuşmamla ilgili birkaç yorum yaptı.
Translate from Turkish to English
Onların sorunlarıyla ilgili yapacak bir şeyim yok.
Translate from Turkish to English
Ben bu küçük odayla ilgili en iyisini yapmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Tom'un zebralarla ilgili çok şey bildiğine dair bir fikrim yoktu.
Translate from Turkish to English
Lütfen, babanızın ölümüyle ilgili baş sağlığı dileklerimi kabul edin.
Translate from Turkish to English
O şirketin yeni bilgisayar mimarisi ile ilgili bir sorun vardı. Onlar şimdi bir iptal çılgınlığını gözden geçirecekler.
Translate from Turkish to English
Tom ve ben seninle ilgili konuşuyorduk.
Translate from Turkish to English
Onun yabancı işçilerin çalıştırılmasıyla ilgili çok sayıda fikirleri vardır.
Translate from Turkish to English
Ekoloji tüm çevremizde yaşayan şeylerle ilgili çalışmadır.
Translate from Turkish to English
Evlilik ile ilgili bir karar vermeden önce, ebeveynlerine danışmalısın.
Translate from Turkish to English
Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır.
Translate from Turkish to English
O, makineyle ilgili bir açıklama yaptı.
Translate from Turkish to English
Onun soygunla ilgili yapacak bir şeyi var.
Translate from Turkish to English
Bizim masumiyetinle ilgili belirli bir kanıtımız var.
Translate from Turkish to English
Bu raporla ilgili olumlu musunuz?
Translate from Turkish to English
Konu ile ilgili ne yapmak zorundasın?
Translate from Turkish to English
O, öğretmenle ilgili bir soru sorabilirsin.
Translate from Turkish to English
Bilgisayarlarla ilgili iş yaparım.
Translate from Turkish to English
Barack Obama, nükleer silahlarla ilgili uluslararası bir yasaklamayı hedefliyor, fakat tüm savaşlarda onlara karşı değil.
Translate from Turkish to English
O, orada ne olduğu ile ilgili güzel bir açıklama yazdı.
Translate from Turkish to English
Son zamanlarda Bay Kimura ile ilgili bir şey görmedim.
Translate from Turkish to English
O bilimsel bir enstitüde çalışır, ki orada dilbilimciler, edebiyat bilim adamları, tarihçiler, sosyologlar, ekonomistler ve diğer bilim adamları cücelerle ilgili yapılması gereken her şeyi araştırıyorlar.
Translate from Turkish to English
Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.
Translate from Turkish to English
O benim onunla ilgili fikrim değil.
Translate from Turkish to English
Onun kazayla ilgili ifadesi sizinkiyle uyuşuyor.
Translate from Turkish to English
Daha makul bir öneri Emmet'in teorisi ile ilgili Leech'in sunduğudur.
Translate from Turkish to English
Haberle ilgili hayal kırıklığından dolayı iç çekti.
Translate from Turkish to English
Üç kişi kazayla ilgili üç farklı açıklama yaptı.
Translate from Turkish to English
Savaşla ilgili duygularını ifade etti.
Translate from Turkish to English
O, yetenekleri ile ilgili yüksek bir görüşe sahipti.
Translate from Turkish to English
Eski arkadaşım bana yazdı, yurt dışından dönüşü ile ilgili bilgi verdi.
Translate from Turkish to English
Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
Translate from Turkish to English
Annemin yazarla ilgili iyi bir fikri var.
Translate from Turkish to English
Biz herkesi tehlikeyle ilgili uyarmak için bağırdık.
Translate from Turkish to English
Diktatörün tüm yardımcıları ile ilgili mutlak sadakatı vardı.
Translate from Turkish to English
Sorunla ilgili gerçekleri dinleyin.
Translate from Turkish to English
O stajyerlere talimatları verdi fakat onlar talimatlarla ilgili karar veremediler.
Translate from Turkish to English
Böyle bir sözlükte " buzdolabı " ile ilgili en az iki cümle olmalıdır.
Translate from Turkish to English
Şüpheli suçla ilgili masumdu.
Translate from Turkish to English
Aramızda kalsın, onunla ilgili fikrin nedir?
Translate from Turkish to English
Medyanın onun sözleşmesi ile ilgili bir söylenti rüzgarı vardı ve hızlı geldi.
Translate from Turkish to English
Adam suçla ilgili masum olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English
Durumla ilgili ayrıntılı açıklaman benim anlamamı sağladı.
Translate from Turkish to English
Onun sonunda konuşma sanatı ve mantık ile ilgili , Socrates metodunda herhangi bir anlaşmazlık örneği ile biten ikincisinin sonunda iki küçük skeç vardı.
Translate from Turkish to English
Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler.
Translate from Turkish to English
Pazar öğleden sonra yağmurlu bir günde kendileriyle ilgili ne yapacaklarını bilmeyen milyonlarca insan ölümsüzlük için can atıyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom balıkçılık ile ilgili ilk şeyi bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin çocuklarıyla ilgili yaşadığı problem hakkında John'la konuşmasını istedi.
Translate from Turkish to English
Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı.
Translate from Turkish to English
Tom'un anne-babası onun nişanı ile ilgili onu tebrik ettiler.
Translate from Turkish to English
Tom'un ailesi onun cenazesinde onun hayatıyla ilgili bir video gösterdi.
Translate from Turkish to English
Tom onlara onun ne istediği ile ilgili genel bir fikir verdi.
Translate from Turkish to English
Bu sorunu ele alma biçimimizle ilgili Tom gerçekten ne düşünüyor?
Translate from Turkish to English
Tom yeni arabasıyla ilgili küçük bir sorun yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary, bununla ilgili ne yapacaklarından pek emin değildir.
Translate from Turkish to English
Tom okçulukla çok ilgili olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English
Polis soygunla ilgili olarak bir şüpheliyi tutukladı.
Translate from Turkish to English
Tom'un niçin geç kalacağıyla ilgili bir neden düşünemedim.
Translate from Turkish to English
Delegeler konuyla ilgili oy kullandı.
Translate from Turkish to English
Soruyla ilgili oy kapalıydı.
Translate from Turkish to English
Kongre, konuyla ilgili altmış kez oylandı.
Translate from Turkish to English
Sağlığınızla ilgili endişeliyiz.
Translate from Turkish to English