Learn how to use hayatın in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Para harca ve hayatın tadını çıkar!
Translate from Turkish to English
Çıkarabilirken hayatın tadını çıkarın.
Translate from Turkish to English
Sanat hayatın monotonluğu kırar.
Translate from Turkish to English
Ölüm hayatın tamamlayıcı bir parçasıdır.
Translate from Turkish to English
Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.
Translate from Turkish to English
Sevginin ışıltısı olmadan hayatın anlamı nedir?
Translate from Turkish to English
Pek çok insan amaçsızca hayatın içinde sürükleniyor.
Translate from Turkish to English
Hayatın tümü eğlenceden ibaret değil.
Translate from Turkish to English
Biz onun ne olduğunu öğrenmeden önce Hayatın yarısı harcanmaktadır.
Translate from Turkish to English
Çeşitlilik hayatın lezzetidir.
Translate from Turkish to English
Okul hayatın hakkında daha çok şey bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatın pahasına niçin öyle aptalca bir şey yaptın?
Translate from Turkish to English
Sağlık ve akıl, hayatın iki nimetidir.
Translate from Turkish to English
Hayatın boyunca çalışmak zorundasın.
Translate from Turkish to English
Hayatın anlamı hakkında düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatın nasıl?
Translate from Turkish to English
Bana hayatın anlamını anlat.
Translate from Turkish to English
Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır.
Translate from Turkish to English
Hayatın günlük rutininden usandım.
Translate from Turkish to English
Bilim hayatın tüm sorunlarını çözememiştir.
Translate from Turkish to English
O, hayatın bir parçası.
Translate from Turkish to English
Hayatın anlamı nedir?
Translate from Turkish to English
Dima kızgın bir sesle sordu: "Nubz? Bu bir oyun değil Saib! Bu hayatın kendisi!
Translate from Turkish to English
Bu senin hayatın.
Translate from Turkish to English
Sana faydalı olmak amacıyla sana yaklaşan bir adam görürsen, hayatın için koşmalısın.
Translate from Turkish to English
İdeal bir hayatın peşindeyiz, bunun sebebi içimizde onun için başlangıç ve olasılığa sahip olmamızdır.
Translate from Turkish to English
Hayatın tehlikede.
Translate from Turkish to English
Hayatımızın, birtakım ehemmiyetsiz teferruatın oyuncağı olduğunu, çünkü asıl hayatın teferruattan ibaret bulunduğunu görüyordum.
Translate from Turkish to English
Hayatın en büyük zevki nedir?
Translate from Turkish to English
Seks hayatın en büyük zevklerinden biridir.
Translate from Turkish to English
Sadece bir tane hayatın var. Onu mutlu ve başarılı bir şekilde yaşa.
Translate from Turkish to English
Aşksız hayatın anlamı yoktur.
Translate from Turkish to English
Yemek hayatın harika zevklerinden biridir.
Translate from Turkish to English
Yemek hayatın en büyük zevklerinden biridir.
Translate from Turkish to English
Bu, hayatın en büyük zevklerinden biridir.
Translate from Turkish to English
Tom yoldaki hayatın olacağını düşündüğü kadar kolay olmadığını öğrendi.
Translate from Turkish to English
Tom yoldaki hayatın olacağını düşündüğü kadar kolay olmadığını keşfetti.
Translate from Turkish to English
Bir zamanlar hayatın bir şaka olduğunu, her şeyin de bunu gösterdiğini düşünürdüm. Artık biliyorum.
Translate from Turkish to English
Hepimizin birer deli olduğunu anmısadığımızda, hayatın tüm gizemi kaybolup, bütün çıplaklığıyla gün yüzüne çıkar.
Translate from Turkish to English
Başka bir gezegende hayatın nasıl olacağını hayal edemiyorum.
Translate from Turkish to English
Çocuklar hayatın gerçek öğretmenleridir.
Translate from Turkish to English
Saygı, hayatın temelidir.
Translate from Turkish to English
Aşk hayatın nasıl?
Translate from Turkish to English
Hayatın amacı neydi unuttum.
Translate from Turkish to English
Tom hayatın sırrını keşfetti ama bana anlatmayacak.
Translate from Turkish to English
Hayatın yaşanılması gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Bütün hayatın senin önünde.
Translate from Turkish to English
Televizyonsuz hayatın nasıl olabileceğini hayal edebiliyor musunuz?
Translate from Turkish to English
Bana hayatın nasıl gittiğini sormayın.
Translate from Turkish to English
Hayatın kökenine dair çeşitli teoriler mevcut.
Translate from Turkish to English
Ve bu anda düğünden sonra eğlenceli bir hayatın beni beklediğini anladım.
Translate from Turkish to English
Ve bu anda düğünden sonra eğlenceli bir hayatın beni bekliyor olduğunu anladım.
Translate from Turkish to English
Tom, rahatlayıp hayatın tadını çıkarmayı bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Hayatın tadını çıkar.
Translate from Turkish to English
Mola ver, yoksa hayatın kararacak.
Translate from Turkish to English
Hayatın zevklerinden kendinizi mahrum etmeyin.
Translate from Turkish to English
Bu, hayatın bir gerçeği.
Translate from Turkish to English
Bu hayatın bir gerçeği.
Translate from Turkish to English
Çalışma ABD'de hayatın çok önemli bir parçasıdır.
Translate from Turkish to English
Senin hayatın benim ellerimde.
Translate from Turkish to English
Sadece bir sanatçı hayatın anlamını yorumlayabilir.
Translate from Turkish to English
Tom, hayatın tehlikede.
Translate from Turkish to English
Bütün hayatın boyunca bir barmen olmak ister misin?
Translate from Turkish to English
Çok fazla selfie çekmek cinsel hayatın durgun olduğunun işaretidir.
Translate from Turkish to English
Hayatı hakkındaki en iyi kitap hayatın kendisidir.
Translate from Turkish to English
Ruhun karanlık gecesi hayatın ortasındaki ölümdür.
Translate from Turkish to English
Hayatın anlamını bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatın doğası açıklanamaz.
Translate from Turkish to English
Ben günlük hayatın monotonluğu ile sıkılmıştım.
Translate from Turkish to English
Güneş; ışık, ısı ve hayatın sonsuz kaynağıdır.
Translate from Turkish to English
Hayatın buna bağlı.
Translate from Turkish to English
Çekilme hayatın ilk dersidir.
Translate from Turkish to English
Hayatın karayolunda bazen böcek olacaksın başka zamanlar ön cam olacaksın.
Translate from Turkish to English
O hayatın bir bakıma bir yolculuk gibi olduğunu düşünüyor.
Translate from Turkish to English
Hayatın tekrar eskisi gibi olmasını istiyorum.
Translate from Turkish to English
Birçok insan için hayatın anlamı üç harfe sığar: YSU — ye, sıç, uyu.
Translate from Turkish to English
Hayatın adil olduğunu kim söyledi?
Translate from Turkish to English
O, hayatın asla aynı olmayacağını biliyordu.
Translate from Turkish to English
"Hayatın nasıl?" "Hemen hemen aynı. Ve seninki?"
Translate from Turkish to English
Okumak iyi bir hayatın yaşamasında temel bir araçtır.
Translate from Turkish to English
Biz hayatın ileri dönemlerinde zengin ödüller kazanacağız.
Translate from Turkish to English
Bilim hayatın tüm sorunları çözmez.
Translate from Turkish to English
Hayatın iniş ve çıkışları vardır.
Translate from Turkish to English
Bilim hayatın sorunlarının hepsini çözemez.
Translate from Turkish to English
Aşksız hayatın benim için imkansız olduğunu anlıyorum.
Translate from Turkish to English
Çocuklar hayatın çiçekleridirler.
Translate from Turkish to English
Daha doğrusu, hayatın anlamı sorunudur.
Translate from Turkish to English
Bu yaşta, hayatın anlamı ilgimi çekmeye başladı.
Translate from Turkish to English
Seyahat hayatın en acı zevklerinden biridir.
Translate from Turkish to English
Hayatın her günü tarihte bir sayfadır.
Translate from Turkish to English
Tom'un anne ve babası ona asla hayatın gerçeklerinden söz etmediler.
Translate from Turkish to English
Seni hayatın kendisinden daha çok seviyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatın yüzde sekseni gösteriliyor.
Translate from Turkish to English
Hayatın sana öğrettiği en önemli ders nedir?
Translate from Turkish to English
Sevilen kişi olmadan hayatın hiç anlamı yoktur.
Translate from Turkish to English
Hayatın var olabileceği başka gezegenler var mı?
Translate from Turkish to English
Genellikle hayatın kısa olduğu söylenir.
Translate from Turkish to English
Senin bir hayatın yok.
Translate from Turkish to English
Hayatın geriye kalan kısmını ideallerimin peşinde koşarak geçirmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatın inişleri ve çıkışları vardır.
Translate from Turkish to English
Hayatın gizemi insan anlayışının dışındadır.
Translate from Turkish to English