Turkish example sentences with "hareket"

Learn how to use hareket in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
Translate from Turkish to English

Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
Translate from Turkish to English

Yarın öğleden sonra hareket ediyoruz.
Translate from Turkish to English

Bu pencere açılmıyor. Hareket ettirebilecek misin görelim.
Translate from Turkish to English

Tren çoktan hareket etti.
Translate from Turkish to English

Tren hangi hattan Higashi-Kakogava' ya hareket eder?
Translate from Turkish to English

Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.
Translate from Turkish to English

Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Bayan Baker çok yakında genç adamın ayrılmak zorunda kalacağını biliyordu, yatmaya gitmeden önce arabasını gece için uygun bir yere parkedebilmek için genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Ceza hukuku, ceza yasası olarak da bilinen, bir suç olarak sınıflandırılmış olan bir hareket için takibat gerektirir.
Translate from Turkish to English

Derhal istasyona hareket etmezsen, treni kaçıracaksın.
Translate from Turkish to English

Daha akıllıca hareket etmelisin.
Translate from Turkish to English

Benim havaalanı servis otobüsü, saat altıda hareket eder.
Translate from Turkish to English

Biz altıda orada olacaksak, şimdi hareket etmek zorundayız.
Translate from Turkish to English

Onun, Paris'e hareket ettiği gün yağmurlu idi.
Translate from Turkish to English

Derhal hareket etmen zorunludur.
Translate from Turkish to English

O kadar korktular ki bir santim hareket edemediler.
Translate from Turkish to English

George trenin hareket etmeye başladığını hissetti.
Translate from Turkish to English

O, yarın Tokyo'ya hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin.
Translate from Turkish to English

Biz çok dikkatli hareket etmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Yarın sabah Osaka'ya hareket ediyoruz.
Translate from Turkish to English

İstasyona varmadan önce tren hareket etti.
Translate from Turkish to English

Ben istasyona vardığımda, tren çoktan hareket etmişti.
Translate from Turkish to English

İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.
Translate from Turkish to English

Japonya'da yaşayan insanlar Japon ülkesi anayasasına göre hareket etmelidir.
Translate from Turkish to English

Kendinizi kayan kumda bulduğunuzda, hareket etmezseniz daha yavaş batarsınız.
Translate from Turkish to English

Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.
Translate from Turkish to English

Işık sesten daha hızlı hareket eder.
Translate from Turkish to English

Işık saniyede 186.000 millik bir hızla hareket eder.
Translate from Turkish to English

Onun tavsiyesi üzerine hareket etmeliydin.
Translate from Turkish to English

İnekler; uzun, yeşil çimenlerin arasından çok yavaşça hareket ediyorlardı.
Translate from Turkish to English

Oğlum gelecek hafta Fransa'ya hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Gemi öğleyin hareket edecektir.
Translate from Turkish to English

Tren on dakika içinde hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Tren hareket ettikten sonra, ben sadece istasyona vardım.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşin Tokyo'dan Londra'ya ne zaman hareket etti?
Translate from Turkish to English

Öğrencilerimize gelince, biri Bükreş'e hareket etti, ve biri yolda.
Translate from Turkish to English

O onun kulağına bir şey fısıldadığında, o sanki hipnotize olmuş gibi, tam onun söylediği gibi hareket etti.
Translate from Turkish to English

Ani hareket yapmayın.
Translate from Turkish to English

Otobüs hareket etmek üzere idi.
Translate from Turkish to English

Biz oraya varmadan önce, otobüs hareket etmiş olacak.
Translate from Turkish to English

Otobüs her on beş dakikada hareket eder.
Translate from Turkish to English

Güneş batarken, hepimiz eve doğru hareket ettik.
Translate from Turkish to English

Yaptığınız şekilde hareket etmek için gerçekten sebebiniz varsa, o halde lütfen bana söyleyin.
Translate from Turkish to English

Onlar tuşları aşağı yukarı hareket ettirdiler.
Translate from Turkish to English

O hızla hareket etti ve yangını söndürdü.
Translate from Turkish to English

Annem her zaman hareket halindedir.
Translate from Turkish to English

Adam kendi başına hareket edemeyecek kadar çok şişman.
Translate from Turkish to English

Sürücü İlk otobüsün sabah saat 6:00 da hareket ettiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

İlk otobüs on dakika geç hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Londra'ya hareket ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'un uçağı 14.30'da Boston'a hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Tom yarın Boston'a hareket edeceği için, bugün bunu ona vermek için son şansımız.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a ne zaman hareket edeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Ay'a ne zaman hareket edeceksin? Hepimizin sana ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Kamuoyu baskısı orduyu hareket etmesi için zorladı.
Translate from Turkish to English

Yaşına göre hareket etmeye çalış.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek Cuma Hindistan'a hareket edecek.
Translate from Turkish to English

O yılın yaz aylarında daha fazla Japon askeri Çin'e hareket etti.
Translate from Turkish to English

Onlar hızlı hareket etmek zorunda kalacaktı.
Translate from Turkish to English

Tren hareket ederken havaya siyah duman bulutları püskürttü.
Translate from Turkish to English

Zaman kısa, ŞİMDİ hareket etmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary kadar hızlı hareket edemez.
Translate from Turkish to English

E-posta mesajlarının mahrem olmadığını farz ederek hareket etmelisiniz.
Translate from Turkish to English

Arkadaşım Narita'dan Paris'e hareket etti.
Translate from Turkish to English

Öbür gün Yumi Osaka'ya hareket ediyor.
Translate from Turkish to English

Tavsiyeniz üzerine hareket edeceğim.
Translate from Turkish to English

Fil, bir inç hareket etmeyecektir.
Translate from Turkish to English

O bu akşam Narita'dan Hawaii'ye hareket ediyor.
Translate from Turkish to English

Ayaklarımızı sıcak tutmak için ayaklarımızı yer değiştirmek ve hareket ettirmeye devam etmek zorunda kaldık.
Translate from Turkish to English

Hokkaido'ya hareket etmeyi bir sonraki aya erteledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un evde o şekilde hareket etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Turkish to English

O, John'u vekili olarak hareket etmesi için atadı.
Translate from Turkish to English

Nancy masayı kendisi hareket ettiremedi.
Translate from Turkish to English

Başkan gelecek ay Washington'dan Paris'e hareket eder.
Translate from Turkish to English

Tom yeterince hızlı hareket etmedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin treninin istasyondan tam olarak saat kaçta hareket ettiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Hareket edemiyorum.
Translate from Turkish to English

O hızla hareket eder.
Translate from Turkish to English

Hareket etmeyin, lütfen.
Translate from Turkish to English

O, tek başına New York'a hareket etmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Olayların akışına göre hareket edelim.
Translate from Turkish to English

Onun tavsiyesi üzerine hareket ettim.
Translate from Turkish to English

O bizim rehberimiz olarak hareket etti.
Translate from Turkish to English

O hareket edemedi.
Translate from Turkish to English

Sincaplar çabuk hareket ederler.
Translate from Turkish to English

Onun hareket tarzını sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onlar çabuk hareket etmedi.
Translate from Turkish to English

Daha sakin hareket etmelisin.
Translate from Turkish to English

Yarın Paris'e hareket ediyorum.
Translate from Turkish to English

Hareket hakkında heyecanlıyım.
Translate from Turkish to English

O saat onda Tokyo'ya hareket eder.
Translate from Turkish to English

O, Kyotoya hareket etmiş olabilir.
Translate from Turkish to English

Tren hareket etmeye hazırdır.
Translate from Turkish to English

Hareket etme ve sessiz kal.
Translate from Turkish to English

Ben sizin için bir kılavuz olarak hareket edeceğim.
Translate from Turkish to English

O, Fransa'dan Amerika'ya hareket etti.
Translate from Turkish to English

O, dün Londra'ya hareket etti.
Translate from Turkish to English

O, dün Osaka'ya hareket etti.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: hoşuna, gidiyor, Gök, mavidir, Bulutlar, mavi, gökte, yüzüyor, bisikleti, gözlerim.