Turkish example sentences with "söylemeye"

Learn how to use söylemeye in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Onun iyi bir piyanist olduğunu söylemeye gerek yok
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemeye devam ettim.
Translate from Turkish to English

Başarının anahtarının dürüstlük olduğunu söylemeye gerek bile yoktur.
Translate from Turkish to English

Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
Translate from Turkish to English

Ne söylemeye çalıştığını anlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Ken o şarkıyı söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

Sigara içmenin sağlık için zararlı olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Öyle söylemeye hakkın yok.
Translate from Turkish to English

Paranın mutluluğu satın alamayacağını söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Tom, Bayan White'a gerçeği söylemeye cesaret edemedi.
Translate from Turkish to English

Karaoke'ye gittiğimizde, Tom bütün gece şarkı söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

O eski şarkılar söylemeye düşkündür.
Translate from Turkish to English

Tom, en sevdiği şarkıyı söylemeye başladı ve Mary onunla birlikte söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom, en sevdiği şarkıyı söylemeye başladı ve Mary onunla birlikte söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Zamanın para olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Tom ne söylemeye çalışıyor?
Translate from Turkish to English

Tom ne kadar zengin olursa olsun herkese yalan söylemeye devam ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom ne kadar meşgul olduğunu herkese söylemeye devam ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını anlayamadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu söylemeye hakkı yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un kesinlikle gerçeği Mary'ye söylemeye niyeti yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne söylemeye çalıştığını anladın mı?
Translate from Turkish to English

Dostluğun işten daha önemli olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Eric şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını güçlükle işitebiliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi sevdiğini ona söylemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un dışarıya gelmeye ve neye inandığını söylemeye cesareti yoktu.
Translate from Turkish to English

O şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Söylemeye gerek yok, o haklıdır.
Translate from Turkish to English

Her zaman gerçeği söylemeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemeye devam etmeliydin.
Translate from Turkish to English

Söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını anlamıyor.
Translate from Turkish to English

Bir şeye ihtiyacınız olursa bana söylemeye çekinmeyin.
Translate from Turkish to English

Yazarın ne söylemeye çalıştığını anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

Mesajınızı anlatmak bir yerlinin tam olarak söyleyeceği gibi onu söylemeye çalışmaktan çok daha önemlidir.
Translate from Turkish to English

O, yalanlar söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

O bir şey söylemeye cesaret edemedi.
Translate from Turkish to English

O yalan söylemeye çekinmez.
Translate from Turkish to English

Adam ayağa kalktı ve şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Ona gerçeği söylemeye isteksizim.
Translate from Turkish to English

Onun ne söylemeye çalıştığını anlıyorum.
Translate from Turkish to English

İnsanlar ayağa kalktı ve şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

O'nun mükemmel bir piyanist olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Delikanlı iken şarkı söylemeye başladım.
Translate from Turkish to English

Onun ne söylemeye çalıştığını anlayabiliyor musun?
Translate from Turkish to English

Ne söylemeye çalıştığını anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

O kendini kaybetti ve bana kötü sözler söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

O şarkı söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

Bunu söylemeye nasıl cesaret edersin!
Translate from Turkish to English

Böyle bir şeyi ona söylemeye nasıl cesaret edersin.
Translate from Turkish to English

Bunu söylemeye nasıl cesaret edersin ?
Translate from Turkish to English

Sana söylemeye gerek olmadığını anlıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a söylemeye gerek olmadığını anlıyorum.
Translate from Turkish to English

Bir şey söylemeye çalışmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a söylemeye gitmeliyim.
Translate from Turkish to English

Sana endişelenmene gerek olmadığını söylemeye geldim.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne söylemeye çalıştığını anlamak zordu.
Translate from Turkish to English

Tom'a söylemeye gideceğim.
Translate from Turkish to English

Şimdi şarkı söylemeye başla.
Translate from Turkish to English

Ona duyduğum sevginin yalan olduğunu kimsenin söylemeye hakkı var mı?
Translate from Turkish to English

Odada bir baskı hissi vardı; Hiç kimse krala kararının ne kadar aptalca olduğunu söylemeye cesaret etmedi.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom ilahi söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

Niçin iyi haberi Tom'a söylemeye gitmiyorsun?
Translate from Turkish to English

Gerçeği biliyorum ve siz yanlış yolda giden insanlara bunu söylemeye şimdilik niyetim yok.
Translate from Turkish to English

Tom'u doğruyu söylemeye ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Tom bir şey söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Bana ne söylemeye çalıştığını anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

Develerin Orta Doğuda çok yararlı olduğunu söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Kuşlar sabah şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Onun ne söylemeye çalıştığını anlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a ne olduğunu söylemeye niyetliyim.
Translate from Turkish to English

Bana ne söylemeye çalıştığını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Ona söylemeye cesaret edemiyorum.
Translate from Turkish to English

Aniden annem şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile birlikte şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Tom bir şey söylemeye cesaret etmedi.
Translate from Turkish to English

Ona söylememi istediğin şeyi Tom'a söylemeye kesinlikle niyetim yok.
Translate from Turkish to English

İlgilenen birine söylemeye git.
Translate from Turkish to English

Tom'a gerçeği söylemeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

Tom masum olduğunu söylemeye devam etti.
Translate from Turkish to English

Tom tam olarak ne söylemeye çalışıyor?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye önemli bir şey söylemeye çalışıyordu fakat o dinlemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ne söylemeye çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Ona gerçeği söylemeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

Şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

O, şarkı söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Belki Tom bana bir şey söylemeye çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Bir şarkı söylemeye geldi.
Translate from Turkish to English

Buraya sana Tom'u bulduğumu söylemeye geldim.
Translate from Turkish to English

Birbirimize yalan söylemeye devam edecek miyiz?
Translate from Turkish to English

Söylemeye gerek yok, her zamanki gibi okula geç kaldı.
Translate from Turkish to English

Yalnızca üzgün olduğumu söylemeye geldim.
Translate from Turkish to English

Sana ne söylemeye çalıştığımı anlamıyor musun?
Translate from Turkish to English

Yalan söylemeye eğilimli.
Translate from Turkish to English

Bence bu, Tom'un bana söylemeye çalıştığı şeydir.
Translate from Turkish to English

Öğretmenimiz bir şarkıyı çok güzel söylemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir şeyin sağlıktan daha önemli olmadığını söylemeye gerek yok.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: babama, ettim, Tanımayan, Doktorlar'ın, kurucusu, Bernard, Kouchner, Irak, Savaşı'na, çıkmadı.